"نحاس" - Traduction Arabe en Turc

    • bakır
        
    • Brass
        
    • pirinç
        
    • tunç
        
    • parlamazsa
        
    • ısıtıcısı
        
    Orada yaşayan insanlar sakladıklarından iki bakır çıkaracak olsalar derini yüzerler. Open Subtitles من يعيشون هناك لسلخوك حيًا لو استطاعوا صنع نحاس من جلدك
    Yine, bu maden bir zamanlar dünyadaki en büyük bakır madeniydi. TED ومرة أخرى .. الى المنجم وقد كان هذا اكبر منجم نحاس في العالم
    Bölgenin en büyük bakır madenine sahip olduğu konuşuluyordu. Open Subtitles الكلام على انه يملك اكبر حصة نحاس في المقاطعه.
    Patlama burayı büyük ve sert bir bakır çanağa dönüştürecek. Open Subtitles سيؤدي الانفجار والحرارة إلى تحويل هذا المكان إلى قطعة نحاس كبيرة
    Belki de Brass bu yüzden onun kaydını bulamamıştır. Open Subtitles لَرُبَّمَا لِهذا نحاس لا يَستطيعُ أَنْ جِدْ سجلَ التسجيلَ.
    Fakat ketçap ve un karışımından ev yapımı pirinç cilası yapabilirsin. Open Subtitles لكنّكِ يمكن أن تصنعي تلميع نحاس محلي من خليط الصلصة والطحين
    İnceleme Birimi, az önce giysilerinde oksitlenmiş bakır tanecikleri buldu. Open Subtitles .. الطب الشرعي وجد للتو جزيئات نحاس مؤكسدة بملابسها
    Merminin bakır yüzeyinde bir akım oluşturup namlunun içinde genleşmesine neden olur ve silahlarınızı işlemez hale getirir. Open Subtitles التي تهيج سطح نحاس الرصاصة و تسبب اتساعا في فوهة البندقية أسلحتكم غير نافعة
    Mermiler çelik kaplama, yüzeyleri bakır değil. Open Subtitles رصاصات من غلاف فولاذي لا يوجد نحاس على السطح
    Alüminyum, pirinç, çelik, paslanmaz çelik ve bakır hangisi baskı altında kırılıyor test ediyorum şey, şimdiye dek, sadece eğildiler. Open Subtitles صلب و نحاس وصلب مقاومان للصدأ أنا اختبر إن كان أحدهم إنكسر جراء الضغط
    XRF'e göre bakır ve çinko karışımı. Hala kaynağını bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles تحليل الاشعة السينية وضح انه من نحاس وفلزات الزنك، وما زلنا نتعقب المصدر
    Bir bakır levha alıp kimyasalları sürüyorlar. Open Subtitles يأتون بطبق نحاس ويعالجونة بالمواد الكيماوية
    Bunlar bakır ve özelleştirilmiş bir şok tabancasına aitler. Open Subtitles إنهم نحاس وهمّ يأتون من بندقية صاعقة متخصصة.
    Tahtadan yapılmış, bakır rengine boyanmış. Open Subtitles إنها خشبية، إنها مصنوعة من الخشب و مصبوغة ليبدو أنه نحاس
    Evet, onu bir alarmlı saat karşıdaki tepelerden çıkardığım biraz bakır ve bir çay kaşığı ile kendim yaptım. Open Subtitles بلى صنعته بنفسي من ساعة منبهه قطعة نحاس وضعتها بالأعلى مع ملعقة شاي
    - Evet, onlara göre bakır falan yokmuş. Open Subtitles نعم، طبقاً لما قالوا، لم يروا أي قطعة نحاس
    bakır şarapnel elmacık kemiğine ve göz kenarına saplanmış. Open Subtitles شظية نحاس تأتي من قوس الوجنة والهامش الدائري
    pirinç yok, bakır ve demir ile günümüzde bu yapılabilir. Open Subtitles لا الات معدنيه , نحاس او فولاذ تلك التي تستخدم في الوقت الحالي.
    Evet. .02 milimetrenin içinde, siyah asetilen poliizopren, halobütil, sülfür naylon, bakır, kükürt ve çelik partikülleri buldum. Open Subtitles ,ـ0.02 ملم لقد وجدت الاستيلين الاسود ,بوليسوبرين,هالوبوتيل ,كبريتيد ,نايلون,نحاس,كبريت وجسيمات صُلبه
    Bunu Brass Crosby gibi ilginç bir ada sahip bir kişinin ceseratine ve parlemantoya savaş açmasına borçluyuz. TED وكان هذا الواقع راجعًا إلى شجاعة رجل ذي إسم غير عادي وهو "براس (نحاس) كروسبي"، الذي تحدى البرلمان.
    Bir meleğin diliyle konuşsanız bile, merhamet yoksa, pirinç bir heykel kadar sesiniz çıkar. Open Subtitles حتى لو تكلمتم بلسان الملائكة ولم تكنوا لي المحبة فما انتم سوى نحاس يرن
    Ve Tubal-kain tunç ve demir dövenlerin hocası idi. Open Subtitles و توبال قايين أيضا الضارب كل آلة من نحاس و حديد
    ♪ Parlak bakır su ısıtıcısı, parlak bakır su ısıtıcısıOpen Subtitles إبريقنحاسبرّاق إبريق نحاس برّاق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus