"نحيل" - Traduction Arabe en Turc

• zayıf
• sıska
• ince
• cılız
• sıskasın
• zayıfsın

Dinle. Benim koçum babamdı. Ona zayıf olduğum için oynayamayacağımı söylediler.
اسمعي، أبي كان مدربي الفتيان أخبروه أني نحيل جداً على اللعب

Henry gibi zayıf biri lakabı "Hayvan" olan bu adama karşı ne yapabilir ki?
أي رجل نحيل بدون فهم عمق ضدّ الرجل لقّب الحيوان؟ أنا لا أعتقد لذا.

Şu ayaklı penise bakın. Oğlum, ne sıska bir zencisin.
انظر إلى هذا الأحمق المُتنقل يا ولد، أنت زنجي نحيل

Tamam. Gelen bir yük var. Hey, Paulie, sıska görünüyorsun.
حسنا،لدينا حموله الان بولى،انت تبدو نحيل نوعا ما

Yeteri kadar tecrübe sahibi olduğumuzda... ...bu şekildeki fosilleri kazmaya başladık, burada ince burunlu bir timsah...
ولقد تمكنا من الحفريات، عندما بلغنا عمرا مناسبا، بقايا متحجرة مثل هذه، تمساح بأنف طويل نحيل

Senin gibi cılız birisi var karşımda. Benim için ne yapabilirsin acaba?
،شخص نحيل ومريض مثلك ماذا يمكنك أن تفعل لأجلي؟

Ve dediğim gibi ikincisi sen çok sıskasın.
... كما قلت ثانياً ككل .. أنت نحيل جداً ...

Minibüsün şoförü zayıf, ön dişleri olmayan bir adam.
يقود الشاحنة سائق نحيل فاقد لأسنانه الأمامية

Ponpon kıza ihtiyacım var zayıf bir ponpon kıza.
أَحتاجُ رئيس مشجعين. أي رئيس مشجعين نحيل.

Zanlı 1.80 boylarında, zayıf, görünüşe göre Avusturyalı ve en son lâcivert renkli VW Golf marka bir araç kullanıyordu.
المجرم 180 سم نحيل و يبدو انه نمساوي و يقود عربة جولف زرقاء قاتمة

Sana, kimsenin bakmadığı zayıf bir vücuttan fazlası olduğunu fısıldar.
تخبرها بأنها أكثر من مجرد جسد نحيل و لا أحد ينظر لها

Madem zayıf birini istiyorlar niçin zayıf birini seçmiyorlar?
إذا يريدون شخص نحيل لما لا يأتون فحسب بشخص نحيل؟

Mesela seni sevdiğini biliyorum. zayıf, itaatkar.
على سبيل المثال، أعلم أنك ستروقها فأنت نحيل وخنوع

Ah, şu yürüyen penise bakın. Evlat sen sıska bir zencisin.
انظر إلى هذا الأحمق المُتنقل ولد، أنت زنجي نحيل

Benim adım Carbone, silahı olan sıska beyaz çocuk anlamına gelir.
اسمي كاربوني، الذي يعني ولد أبيض نحيل ببندقية.

...ama geldikleri gibi daha sıska ve aptal olmaları daha iyi, bilirsin işte.
لكن من الأفضل ان يظلوا بجسد نحيل كما بدأوا

sıska bir piliç arıyoruz, büyük bir ceket giyiyor.
نحن نبحث عن طائر نحيل قصير ، يرتدي معطفا كبيرا ، والكثير من بحار.

Hey, Earl, Arka koltukta uzun, sıska bir köpek yatıyor.
ايرل، هناك كلب نحيل وطويل ممدّد على المقعد الخلفي

Bir keresinde dönmesini sağlamak için belinin ne kadar ince, saçlarırının ne kadar güzel olduğunu söyledim.
عندما قلت له كم خصره نحيل كم شعره جميل فقط لأجعله يستدير

Bu, ona böcek yakalama olanağını veren ince ve narin bir gagaya sahip.
لهذا الطائر منقار نحيل رقيق يستخدمه لصيد الحشرات. ‏

20 kiloluk cılız bir insan yaVrusu beni aptal yerine koydu.
لقد تفوق علي طفل نحيل يزن أربعين رطلاً

Benim için fazla sıskasın.
أنت نحيل جدا عني

Güzel, sağlıksızsın ve çok zayıfsın,
لا يمكن الاعتماد عليك و أنت نحيل للغاية