"ندمه" - Traduction Arabe en Turc

    • pişmanlığı
        
    • pişman
        
    • pişmanlığını
        
    • üzüntüsünü
        
    • pişmanlık
        
    Tek pişmanlığı elinde feda edebileceği pek az şey olmasıydı. Open Subtitles ندمه الوحيد هو أنه يملك القليل ليضحى بهم
    Sizden de bahsetmiş. Tek pişmanlığı sizmişsiniz. Open Subtitles فى الحقيقة قدّ كتب بها عنكِ، كنتِ ندمه الوحيد.
    Şimdi pişmanlığı azaldı ve kana susamış gibi görünüyor. Open Subtitles الان ندمه تراجع و يبدو انه يختبر شهوة الدم
    Tamam, pişman olmuş durumda. Open Subtitles باركر: حسنا, انه يظهر الندم, ان ندمه في ازدياد
    İnsanların son anlarında ölüm döşeğindeyken, yaptıklarından pişman olduklarını bazı şeyleri daha farklı yapmayı dilediklerini söylerdi. Open Subtitles أعتادت أن تقول عندما يموت الناس في أخر أنفاسهم على فراش الموت... يعبرون على ندمه
    Cinayetin etkileri ya pişmanlığını arttıracak ya da kısa sürede yeniden öldürmesine yol açacak. Open Subtitles ثم التأثيرات بعد القتل ربما يتفاقم ندمه أو يدفعه للهجوم مجدداً قريباً
    9 Mayıs Cumartesi günü, Noah Solloway üzüntüsünü ifade ederek ve son ihanetinden ötürü perişan halde eşine ve ailesine geri dönmüştür. Open Subtitles @Aggonye في يوم السبت التاسع من شهر ماي نوا سولواي رجع لزوجته وأسرته معبرًا عن ندمه واستيائه على خيانته
    Şüpheli pişmanlık duyuyor ve kendi suçluluk duygusunu ailelere yansıtıyor. Open Subtitles حسنا,اذن لدينا جانٍ يظهر الندم و من ثم يسقط ندمه على والدي الضحية
    Tek pişmanlığı elinde fedâ edecek az şey olmasıydı. Open Subtitles ندمه الوحيد بأنه يملك القليل للتضحِية.
    Bu kez temizlik yapmamış. pişmanlığı azalıyor. Open Subtitles هو لم ينظف تلك المرة ندمه تراجع
    Ama pişmanlığı gerçekten de inanmama fayda sağlamıştı. Open Subtitles ولكن ندمه كان نافعاً في أحسن الأحوال.
    Johnathan Gilbert senden nefret ediyordu. Tek pişmanlığı, senin kalbine kendi elleriyle kazığı saplayamamaktı. Open Subtitles (جوناثان غيلبرت) قدّ كرهكِ ، ندمه الوحيد أنه لمّ يغرس وتداً فى قلبكِ بنفسه.
    pişmanlığı vaziyeti benim için kolaylaştıracak mı? Open Subtitles هل ندمه سيهون الأمر علي؟
    Hayatımın en büyük pişmanlığı derdi. Open Subtitles ...قال أن ذلك كان ندمه الأكبر
    İnsanların son anlarında ölüm döşeğindeyken, yaptıklarından pişman olduklarını bazı şeyleri daha farklı yapmayı dilediklerini söylerdi. Open Subtitles أعتادت أن تقول عندما يموت الناس في أخر أنفاسهم على فراش الموت... يعبرون على ندمه
    Bilmeni isterim ki, birlikte geçirdiğimiz son saatlerde Omar sana olan davranışlarından ne kadar pişman olduğunu açıklamıştı. Open Subtitles أودك أن تعرف أنه خلال الساعات الأخيرة القليلة ونحن معاً (عمر) عبر لي عن ندمه ليس فقط عن طريقة معاملته لك
    Müvekkilim kayda açık bu görüşmeyi kabul etmiş ve hükümden önce pişmanlığını göstermek istemiştir. Open Subtitles موكلي وافق على هذا الاجتماع المسجل ويريد إظهار ندمه ما قبل الحكم.
    Ama acısını ve pişmanlığını hissedebiliyordum. Open Subtitles و لكني أشعر بألمه و ندمه عن ذلك
    Chris bu pişmanlığını babama anlatmış. Open Subtitles أوضح (كريس) ندمه على ذلك إلى أبي.
    Sevgili Pompey. - Babam, gelemediği için üzüntüsünü... Open Subtitles -المُكرم (بومبي)، أبي يرسل ندمه بأنه لن ..
    Şüpheli pişmanlık duyuyor ve kendi suçluluk duygusunu ailelere yansıtıyor. Open Subtitles حسنا,اذن لدينا جانٍ يظهر الندم و من ثم يسقط ندمه على والدي الضحية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus