Görünüşe göre, bir erime tanıklık. Hiç tedavi düşündüm? | Open Subtitles | نشهد على الذوبان كما يبدو هل فكرت أن تتعالج ؟ |
Öyle demedim. Bilmiyorum, ama bildiğim, dinî olaylara tanıklık ettiğimiz. | Open Subtitles | لم اقل ذلك ، أنا لا اعرف لكننا نشهد حدثا صعبا وخطرا |
Mafya suikastçisine karşı tanıklık yapmamızı istiyorsunuz. | Open Subtitles | لحظة, تريدنا ان نشهد ضد قاتل مؤجور للمافيا |
Şimdi, şahit olmak üzereyiz Yeni dünyanın ilk yeni yaşamı. | Open Subtitles | نحن على وشك أن نشهد أول حياة جديدة لعالمنا الجديد |
Görünen o ki Afrika'nın enerji alanında bir bozulmaya tanık oluyoruz. | TED | وكما تبين، فإننا نشهد الآن بعض الاضطرابات المثيرة في فضاء الطاقة الأفريقية |
Giderek parçalanıyorlar ve bunların çok daha fazlası olacak, bunun sonuçlarının başlangıcını henüz görmedik bile. | TED | وهي تتشرذم في أجزاء أصغر، ولسوف يبلغ الأمر معدلًا غير مسبوق. ونحن لم نشهد حتى البداية للعواقب التي ستحصل جراء ذلك. |
Şiddet suçlarının azalmasına tanıklık ettik, | Open Subtitles | نحن نشهد على نقطة تحول هائلة بشأن جرائم العنف و القتل |
Bugün burada hepimiz sizin evlilik yemininizi yenilemenize tanıklık etmek için toplanmış bulunuyoruz. | Open Subtitles | نحن مجتمعون هنا اليوم كي نشهد إحياء مواثيق نكاحكما |
Bugün tanıklık ettiğimiz şey, adaletsizlik ve gücün kötüye kullanımı. | Open Subtitles | الظلم وسوء استخدام السلطة التي نشهد آثارها حتى اليوم |
Tüm bu olanlara her zaman tanıklık edemeyiz ama hepsi aynı şekilde gerçekleşir. | Open Subtitles | ونحن قد لا نشهد تلك النتائج، ولكن حدوثها كلها متشابهة |
Bushwick'in hemen dışında canlı olarak yeni ve görülmemiş bir şeye tanıklık ediyoruz. | Open Subtitles | حياً ألآن , وخارج الشارع نحن نشهد شيء جديد لم يرى من قبل كان هذا مذهل أنا فخور بك إنه رائع |
Bugün bir partinin zaferine değil özgürlüğün kutlamasına tanıklık ediyoruz. | Open Subtitles | إنّنا نشهد اليوم ليس انتصار حزب، بل احتفال بالحرية. |
Ben diyorum ki en azından iki, belki de üç kişiliğe şahit olduk. | Open Subtitles | أَقُولُ بأنّنا نشهد على الأقل إثنان، رُبَّمَا حتى ثلاثة، شخصيات خفيه |
Sanki Anakin'in baba oluşuna şahit oluruz. | Open Subtitles | الأمر كما لو أننا نشهد تحول أناكين إلى أب |
Bugün burada Düşes Yoko Hashiba ve Baron Yoko Hashiba'nın evlilik sözlerinin ve nişan hediyelerini karşılıklı olarak verilmesine şahit olmak için toplanmış bulunuyoruz. | Open Subtitles | نحن اليوم مجتمعون كى نشهد تبديل هدايا الخِطبة والتى تعبّر عن عهد الزواج |
Hiç bir insan ya da k öpeğin görmediği göksel olaylara tanık oluyoruz. | Open Subtitles | نحن نشهد أحداث سماوية لا شخص، أو كلب، رأها من قبل |
Hanımlar ve beyler, çok romantik bir hikayeye tanık oluyoruz. | Open Subtitles | السيدات والسادة، إننا نشهد بدايات قصةرومانسيةجدا. |
Sorun da bu ya zaten, hiçbirimiz zarar görmedik. | Open Subtitles | هذا ما أقصده تحديدًا، لم نشهد حصيلة للطقوس. |
Tarihteki en büyük banka soygununu gördük. Yaklaşık bir milyar dolar. | Open Subtitles | إنّنا نشهد أعظم سرقة مصرف في التاريخ حول 1 بليون دولار |
Ve, kriz sonrası tüketicilerde gördüğümüz dördüncü eğilim ise aile ocağına dönmek ile ilgili. | TED | النوع الرابع لإستهلاك ما بعد الأزمة هو اننا نشهد هذه الحركة للرجوع إلى الحظيرة |
Bütün ülke başarı ve galibiyeti daha önce hiç görülmemiş şekilde kutlamak için hazırlıklarını tamamlamış durumda.. | Open Subtitles | يلعب البرازيل من اجل الفوز و المدينة كلها اغلقت محالها تهيئا للاحتفالات على نطاق واسع لم نشهد له مثيل |
Ama yakında çocuk felcinin de bitişini görebiliriz. | TED | لكن ربما نشهد قريباً القضاء على شلل الأطفال. |
Isırıklar bilinen hiçbir canlıyla uyum göstermedi. Daha önce böyle bir şey görmemiştik. | Open Subtitles | أثار العض لا تتطابق مع أيّ مخلوق ولم نشهد شيء كهذا, بحق |
İnsanlık tarihindeki bu sismik kaymanın tanıkları olabiliriz. | Open Subtitles | سوف نشهد تحول رهيب للتاريخ البشري |