Bu basit bir tavsiye gibi gelebilir, fakat bu gerçekleştiren herkes için gerçekten yararlı. | TED | قد تبدو هذه نصيحةً بسيطة، لكن القليلين جداً يعملون بها، رغم أنها مفيدة للغاية. |
Sana küçücük bir tavsiye versem sorun olur mu? | Open Subtitles | هل تمانع لو قدمت لكَ نصيحةً واحدةً صغيرة ؟ |
Akşam yemeği partisinde kimin nerede oturacağına dair tavsiye veriyormuş. | Open Subtitles | كان يعطي نصيحةً حول ترتيب المقاعد في حفلة غداء |
Sana biraz ağabey nasihati verebilir miyim? | Open Subtitles | هل لي أن أعطيكي نصيحةً أخويةً صغيرة؟ |
Aşk tavsiyesi verebilecek biri olduğumdan emin değilim. | Open Subtitles | ولا أعتقد أنني الشخص الأمثل ليعطي نصيحةً في الغرام. |
Teşekkürler, harika bir tavsiyeydi. | Open Subtitles | - شكراً، تلك كَانتْ نصيحةً عظيمةً! |
Ondan hoşlanmış. Ben de bazı tavsiyelerde bulunuyorum. | Open Subtitles | أنا ما زِلتُ أَعطيه البعض الذين يُؤرّخونَ نصيحةً. |
Küçük bir tavsiyede bulunayım, Eileen. | Open Subtitles | "دعيني أعطيكِ نصيحةً صغيرة "أيلين |
Tahminim, sen dayılanmaya başlayınca sana yaklaşmak için tavsiye almıştır. | Open Subtitles | أخمّن أنها قد تلقت نصيحةً بأن تقف إلى جانبك عندما تبدأ بالاستئساد عليها |
Ne, artık senin için yeterince iyi bir tavsiye değil mi yoksa? | Open Subtitles | ماذا، نصيحةً جيدة ليست جيدةً بما يكفي لك بعد الآن ؟ |
Baş Vekil suçlayacak kişi aramıyoruz, tavsiye istiyoruz. | Open Subtitles | وصي النائبِ، نحن لا نَتّهمُ. نُريدُ نصيحةً. |
Cenaze ojesi seçiminde tavsiye lazım. Hadi yardım et. | Open Subtitles | أحتاج نصيحةً باختيار ملمّع أظافر الجّنازة، تعالي ساعديني. |
Tamam, şimdi: NPR için bir hikaye üzerinde çalışırken, bir gökbilimciden, bakış açımı zorlayan ve açıkçası hayatımı değiştiren bir tavsiye aldım. | TED | حسناً، من هذا المنطلق: ضمن مسار عملي على مقالة لـ NPR، تلقّيتُ نصيحةً من عالم فلك والتي تحدّت نظرتي، وبصراحة، غيّرتْ حياتي. |
Hayatımda ikinci kez bir totoştan tavsiye almak üzereyim. | Open Subtitles | -سيدي ، هذه المرة الثانية, وأنا على وشكْ أن آخذ نصيحةً من شابٍ شاذْ جنسيًّا. |
Bu sabah bana çok iyi bir tavsiye verdin. | Open Subtitles | أسديتني نصيحةً جيّدة صباحَ اليوم |
- Umarım sana burada tavsiye vermiyordur. | Open Subtitles | أتمنى بأنهُ لايعطيك نصيحةً أخرى |
Yine de bir büyüğün olarak sana tavsiye vereyim. | Open Subtitles | لكنّني سأعطيكَ نصيحةً صغيرةً على أيّ حال {\pos(190,210)}.كوني |
Neden bir kıza tavsiye veriyorsun? | Open Subtitles | لماذا تعطي نصيحةً لفتاة ؟ |
Her neyse, boşandığım zaman Dana'yı aradım... Çünkü o yollardan geçmiş birilerinden tavsiye almak istedim. | Open Subtitles | بأيّ حال، عند طلاقي، اتّصلتُ بـ (دانا)، لأنّي أردتُ نصيحةً من مجرّب، |
Buraya bana kardeşçe bir tavsiye vermek için gelmedin. - Gerçekten neden buradasın? | Open Subtitles | {\pos(190,210)}لمْ تأتي لتسديني نصيحةً أخويّة لمَ أتيتِ فعلاً؟ |
Müsaadenle gitmeden evvel sana bir baba nasihati daha vereyim. | Open Subtitles | قبل أن ترحلي , دعيني أُقدّم لكِ... نصيحةً أُخرى من الحكمة الأبويّة |
Sonunda harika bir ilişki tavsiyesi verdim. | Open Subtitles | و أخيراً قدّمتُ نصيحةً رائعة عن العلاقات. |
Çok iyi bir tavsiyeydi. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | . كانت نصيحةً جيدة , شكراً لك |
Ne zamandan beri atölye hocaları hukuki tavsiyelerde bulunuyor? | Open Subtitles | ومنذ متى معلّمٌ متقاعد يعطي نصيحةً قانونية؟ |
Jordan sana bir hukuki tavsiyede bulunayım. | Open Subtitles | (جوردن)، دعني أقدم لك نصيحةً قانونية |