"نضعه" - Traduction Arabe en Turc

• koyalım
• koysak
• koyarız
• koymalıyız
• koyabiliriz
• koyuyoruz
• koyacağız
• koyup
• yatıralım

Haydi bunu şimdi bir rafa koyalım ve bir daha asla açıp bakmayalım.
والأن دعنا نضعه على الرف ولا ننظر إليه ثانيةً

Tamam 3 e kadar sayalım ve ne varsa elimizde onu koyalım masaya formülü ya da-
حسنًا، ماذا عن هذا ؟ عند العد إلى ثلاثة مهما حصلنا على التركيبة أو لم نحصل دعنا فقط نضعه على المائدة

Bir sor bakalım, acaba bebeğin suratını penisin üstünden alıp tavşanın üstüne koysak daha hızlı olur mu.
إسأليهم إن لم يأتوا بسرعة يمكننا أن نقطع وجه الطفلة من القضيب لذا سيمكننا أن نضعه على الأرنب.

Günlük hayatta sıcak bir maddeyi ya da gazı soğutmak için onu soğuk bir ortama koyarız; mesela bir buzdolabına.
لتبريد أي مادة ساخنة أو غاز في حياتنا اليومية، نضعه في بيئة أبرد، مثل الثلاجة.

Onu bir şeyin içine koymalıyız. Böylece nehrin dibini boylarken kimse görmez.
يجب أن نضعه بشئ آخر حتى لا يراه أحد طافياً على النهر

Onu bundan enselersek onu ait olduğu yere, parmaklıkların arkasına koyabiliriz.
إن أحكمنا عليه القبضة، فإنّه يمكننا أن نضعه خلف القضبان إلى حيث ينتمي

Eğer sahte çıkarsa sitemize koyuyoruz.
إذا اتضح بأن الخبر غير صحيح فإننا نضعه على موقعنا.

Daha kalıcı bir şeyler bulana kadar onu misafirhaneye koyacağız.
نضعه في جناح الزوار حتى نعثر له على مكان دائم

- Hadi ateşe yakın koyalım çünkü oturursak kaplan tıpkı...
دعونا نضعه بقرب النار ...لأنه إذا جلسنا سيكون النمر مثل

Bunu istemiyorum... İstemiyorum... Bence sonraki kafese de onu koyalım!
يا رفاق, لا أود.. أرى أن نضعه بالأنبوب أيضًا

Neden tekrar gömmüyoruz? Senin bulduğun yere geri koyalım?
لِمَ لا ندفته مجددًا نضعه بالأرض حيثما وجدته؟

Onu giydirip duşa koyalım.
ونلبسهم له . وبعد ذلك نضعه في الحمام

Nereye koyalım?
هاي أين تودنا أن نضعه أوه بوفي القذر

Keyfimizi kaçıracak bir şey olmadan yerine koyalım mı?
-لمَ لا نضعه مكانه قبل أن يصبح الوضع مزعجاً؟

Şunu bir yastık sırasının falan altına koysak olmaz mı?
أيمكننا رجاء أن نضعه تحت بعض المفارش أو شيء كذلك ؟

Belki de uzlaşırız da senin omuzuna koyarız. Bence hoş olur.
ربما سنتفاهم , و نضعه على أكتافك سيكون هذا لطيفاً

Onu hapse koymalıyız, biraz kendi darağacından etkilensin.
أرى أن نضعه في السجن، لنساعده على أن يغير من نفسه.

Bu her şeye koyabiliriz anlamına gelmez.
لا يعني بأنّنا نحتاج أن نضعه في كلّ شيء

Kavanozlara koyuyoruz, etiket yapıştırıyoruz, acayip kârlı bir iş.
ثم نضعه بمرطبان و نضع عليه لصاقة إنه ربح صافي

Zencinin pasosu yokmuş, bu yüzden hücreye koyacağız.
أيها النقيب, لا يملك جواز سفر سوف نضعه في الزنزانة

Yaptığımız başka bir şey ise onun içine kimyasal koyup etkisizleştirmekti. Onuu bir kutuya koyup okyanusun diğer ucuna kargoladık. Yaptığımız şey tam da buydu.
الشئ الأخر الذي يمكننا فعله, في الواقع , أننا نوقفه كميائياً , نضعه فى صندوق ثم نرسله عبر المحيط , وهذا هو ما فعلناه .

- Buraya yatıralım. - Dışarıda bir çocuk daha var.
ــ حسناً ، دعنا نضعه هُنا ــ الصبي الآخر في الخارج