"نظرك" - Traduction Arabe en Turc

• senin
• Sence
• demek
• Gözlerini
• açına
• sanıyorsun
• bak
• sizin
• gözünün
• açınızı
• gözünde
• açın
• nedir
• Sizce
• demeye

senin insanın sabrını zorlayan... boğalar hakkındaki aptalca ve cahil laflarını dinlemicem.
فلن أستمع لجهلك وحماقتك واللذان يشلان تفكيرك لإبداء وجهه نظرك بعلاقتك بالثيران

demek istediğini anlıyorum. Sence faydalı olmanın tek yolu, her savaşı kazanmaktır.
فهمت، وجهة نظرك هو أنه يجب أن أفوز بكل المعارك لأحدث تغييراً

Şimdi, Gözlerini bu beyaz noktada sabit tutarak çevresel görüşünde neler olduğuna bak.
الآن، ابقِ نظرك ثابتًا على هذه النقطة البيضاء، تحقق مما يحدث في رؤيتك المحيطية.

Bakış açına saygı duyuyorum... ..ama benim bile üstlerime karşı sorumluluklarım var.
أنا أقدر وجهة نظرك لكنني ايضاً مسؤول عن كبار السن

The New York Tımes haberini basıyor diye kendini bir halt sanıyorsun,
هل تعتقد بأن هذه السخافات بصحيفة نيويورك تايمز تعرب من وجهات نظرك

Ahbap, senin profesyonel ilişkiler konusundaki bağnaz görüşlerin beni deli ediyor.
يا رجل .. وجهة نظرك الضعيفة في الزناة المحترفين ازعجت راحتي

Hayır, anlayamam, ama onu alacak kadar senin dikkatini dağıtabildim.
لا, لايمكنني لكن بإمكاني صرف نظرك لفترة حتى آخذه منك

senin bir şakadan anladığın bu mu bilmiyorum ama, bu, komik değil.
لا أعرف اذا كانت هذه مزحة في نظرك لكن هذا ليس مضحكا

Öğretmen, söyle bana tamamen ahlaki bir açıdan, iyiliği ve uygarlığı temsil ettiğimizi unutmadan Sence yaptığım şey uygarca mıydı?
اخبرينى يا معلمه من وجهة نظرك الاخلاقيه النقيه وخذى فى اعتبارك الطيبه والتمدن

Sence bu şekilde ne kadarını bitiririm?
وما هو فى نظرك مقدار العمل الذي سوف أنجزه لديك؟

Sence resimleri birleştirmek ne kadar zaman alır?
كم سوف يستغرق في نظرك ترتيب القطع معاً ؟

Ne demek istediğini anladım ama bundan bir şey çıkmaz.
استطيع ان ارى وجهة نظرك ولكن صدقيني لاغبار على الصفقة

- Bu sizin bakış açınız. - Ne demek istiyorsun?
هذا يعتمد على وجهة نظرك , أيها الأستاذ ماذا تعنى بذلك ؟

Siz de onlarla gitmek zorundasınız ve Gözlerini kızlardan ayırmayın.
اذهب معهم ولا تدع هؤلاء البنات يغبن عن نظرك

senin bakış açına göre ne olduğunu açıklamak imkansız.
إذن من وجهة نظرك لا توجد طريقة لتفسيرما حدث

- Çocukmuşum gibi konuşuyorsun. Ne yapacağımı sanıyorsun? - Sen zaten çocuksun.
تتحدثين كما لو كنت طفلاً ماذا سأفعل في نظرك ؟

bak, diyeceğini dedin. Ama senin rolün burada son buluyor.
لقد أوضحت وجهة نظرك لكن دورك في هذه اللعبة انتهى

Ve bilirsiniz ki, burada oturduğunuz zaman sizin zemininizde bir şeyler olursa, sadece ona doğru gözlerinizi hareket ettirirsiniz.
ولهذا السبب ، وكما تعلمون ، اذا كنت جالسا هنا ويحدث شيء ما خلفك ، فستوجه نظرك مباشرة نحوه.

Dani'yi eve götür ve sakın onu gözünün önünden ayırma!
أنظرى, خذى دانى إلى بيتك ولا تدعيها تغيب عن نظرك

fakat sizle ilgili bir sorun yok. Bakış açınızı değiştirin.
لكن قد يكون ليس هناك شيء خاطئ سوى وجهة نظرك

Umarım bu beni, senin gözünde küçültmez.
أتمنى أن لا يجعلك هذا الأمر تعتقد أننى أقل من رجل فى نظرك

Üstündeki kıyafet veya insanlara karşı bakış açın dışında yok.
ليس سوى مع الدولاب الذي تضعه أو وجهة نظرك العامة

senin için önemli dava nedir, DiNozzo?
ما هي القضية المستعجلة في نظرك يا دينوزو؟

Woo Young'tansa Joo Won'a karşı gelmek Sizce daha kolay değil midir?
في نظرك , هل تعتقد بانها ستكون اسهل لتصبح ضد كيم جو من وو يونغ؟

demeye çalıştığınız şeyi tam olarak anlamadım.
لم افهم وجهة نظرك