"نغفل" - Traduction Arabe en Turc

• gözden kaçırıyoruz
• ardı
• Gözümüzden
• Kaçırmadık
• kaçırdığımız
• kaçırmadığımızdan

İnsanların içindeki iyiliği görmeye kendimizi öylesine kaptırıyoruz ki bazen içlerindeki en kötüyü gözden kaçırıyoruz.
لا، لكننا نريد أن نرى الأفضل في الآخرين بشدة أحياناً نغفل عن الخطأ

Ancak, ciddi bir nokta var, ve bence günlük hayatın delice akışı içinde çoğu zaman bu, cadde koşucusu tarzı yaşamın bize verdiği zararı gözden kaçırıyoruz.
ولكن هناك نقطة خطيرة جدا ، وأعتقد أن في الاندفاع المتهور في حياتنا اليومية ، نحن كثيرا ما نغفل عن الأضرار التي تنتج من هذا الشكل السريع جداً للمعيشة.

Ayrıca bizim tarafımızdan gözden kaçırılmış en küçük bir detay olmayacak diyorsa o zaman biz en küçük detayı bile göz ardı edemeyiz.
وإذا قال أننا لا ينبغي لنا أن نغفل هذه التفاصيل الصغيرة فعلينا أن لا نغفل أيّاً منها

Gözümüzden bir şey kaçmış mı diye geri dönüp her şeyi yeniden kontrol edeceğim.
حسناً، سأعاود مراجعة كافة التفاصيل لأتأكد أننا لم نغفل شيئاً

Kaçırmadık. Onu öldüren şey dışında tabi.
لم نغفل شيئاً فيما عدا ما قتله بالطبع

Gözden kaçırdığımız bir şey var. Sadece cesetler için buraya gelmezsin.
إنّنا نغفل أمرًا هنا، لا يأتي أحد لهنا من أجل الجثث فقط.

Dibala'nın dosyasını inceliyorduk. Bir şey kaçırmadığımızdan emin oluyoruz.
نحن فقط نراجع ملف (ديبالا)، نتأكّد من أنّنا لم نغفل شيئاً

- Aramaya devam edin, bir şeyleri gözden kaçırıyoruz.
واصل البحث، نحنُ نغفل عن شيءٍ ما

- Bir şeyleri gözden kaçırıyoruz.
نحن نغفل شيء ما

Bir şeyleri gözden kaçırıyoruz.
نحن نغفل عن شيء ما

Ama bilirisiniz, daha küçük karakterleri göz ardı etmek çok kolay -Maalesef.
ولكن ، كما تعلمون ، من السهل جدا أن نغفل أصغر الشخصيات -- عفوا --

Fakat bu örneğin nasıl berbat bir hale dönüştüğünü göz ardı edemeyeceğim.
أنا لا يمكن أن نغفل الكلب-الشد هذه الأثرية.

Gözümüzden kaçmadı. Öğreniyordu, evriliyordu.
لم نغفل عن ذلك لقد كان يتعلم، و يطور أساليبه

Bu yüzden Gözümüzden kaçırdık.
وهذا ما جلعنا نغفل عنه.

Emin ol hiçbir şeyi gözden Kaçırmadık.
تأكد أننا لم نغفل شيئاً

Kaçırmadık. Onu öldüren şey dışında tabi.
{\pos(192,220)}لم نغفل شيئاً فيما عدا ما قتله بالطبع

Gözden kaçırdığımız bir şey var. Bu adamda bir yanlışlık var. Eminim bundan.
نحن نغفل عن شيء ما هذا الشخص سيء ، أعرف ذلك

Burada kesinlikle kaçırdığımız bir şey var.
حسناً ، لابُد أن هُناك شيئاً ما هُنا نغفل عنه