Ses 16: İtalyadaki tüm televizyonlar aynı şeyi gösteriyorlardı. | TED | الصوت السادس عشر: كانت كل القنوات في إيطاليا تبث نفس الشىء. |
Birçok erkek sevgilisine aynı şeyi söylemiştir. | Open Subtitles | من المؤكد أن الكثير من الاولاد قالوا نفس الشىء لفتياتهم |
Ama düşünseydim, yine aynı şeyi yapardım. | Open Subtitles | حتى اذا كنت فكرت فى ذلك ونحن هناك كنت سأفعل نفس الشىء لانه فرصتنا الوحيده |
Seni seviyorum ama anla şunu bu aynı şey değil | Open Subtitles | اصغ,أنا أحبك ولكن عليك أن تفهم هذا ليس نفس الشىء |
aynı şey değil, tamamen estetik sorunu. | Open Subtitles | ، لا , ليس نفس الشىء . إنها مسألة جمالية |
Aman ne tuhaf. Ben de aynısını yaparım. Ben. | Open Subtitles | هذا غريب ، انا افعل نفس الشىء انا ، النافذه ، انظر من خلالها |
Belki bazı aktör dostlarını da aynı şeyi yapmaları için ikna edersin. | Open Subtitles | و ربما يمكنك أن تقنع بعض أصدقائك فى صناعة السينما بعمل نفس الشىء |
Belki bazı aktör dostlarını da aynı şeyi yapmaları için ikna edersin. | Open Subtitles | و ربما يمكنك أن تقنع بعض أصدقائك في صناعة السينما بعمل نفس الشىء |
Michael da ailesinin ilgili üyelerine aynı şeyi yaptı. | Open Subtitles | مايكل فعل نفس الشىء مع الأعضاء المهتمين من عائلته |
Geçen hafta buradayken, neredeyse aynı şeyi yapmıştın bana. | Open Subtitles | شهرا صعبا.. لقد فعلت نفس الشىء الأسبوع السابق |
Üst üste iki gece aynı şeyi yiyemem. | Open Subtitles | لا استطيع ان اكل نفس الشىء ليلتين متتاليتين |
THE UPDATE Hayalet avcıları? Diğer 40.000'le aynı şeyi yapamaman ne kötü. | Open Subtitles | لايمكنك فعل نفس الشىء مع اربعون الف نسخه اخرى |
20 dakika önce karısı da aynı şeyi söylemek için aradı. | Open Subtitles | لقد اتصلت زوجته منذ عشرين دقيقه لتفعل نفس الشىء |
Ama şimdi biliyorum ben de olsam aynı şeyi yapardım. | Open Subtitles | لكن الأن أعرف. كنت سأفعل نفس الشىء بالضبط. |
Belki bazı aktör dostlarını da aynı şeyi yapmaları için ikna edersin. | Open Subtitles | و ربما يمكنك أن تقنع بعض أصدقائك فى صناعة السينما بعمل نفس الشىء |
Çünkü aynı şey geçen hafta da odada okurken olmuştu. | Open Subtitles | لأن نفس الشىء حدث الأسبوع الماض بينما كنت أقرأ |
- Eskiden seni döverdim. - İkisi aynı şey. | Open Subtitles | ـ لقد كنت اضربك بإستمرار ـ إنه نفس الشىء |
Vasiyettede de aynı şey var.... ve ayrıca sizin hayatındaki tek erkek olduğunuzu söylüyor. | Open Subtitles | وهى تقول نفس الشىء فى الوصيه وهى تقول أيضاً بأنك كنت الرجل الوحيد في حياتها |
Onu aldatmışsın. aynı şey. | Open Subtitles | قالت انك كنت تعبث مع فتاه اخرى نفس الشىء حسنا نحن لن نترك الانتركم |
Ben de aynısını yapardım. O gösterime kim olsa yapardı. | Open Subtitles | ان كنت قد فعلت نفس الشىء كان يجب ان تعلق عليه |
Aynısından bendede var çok kötü bişey değil. | Open Subtitles | لدى نفس الشىء انه لا شىء.إنها مثل نقشة الشجره |
Evet, anlıyorum. Bana da aynısı olmuştu. | Open Subtitles | نعم, أعرف, لقد كان نفس الشىء بالنسبة لى |