"نهاية الأمر" - Traduction Arabe en Turc

    • sonunda
        
    • bitti
        
    • Sonuçta
        
    • bittiğini
        
    • konu kapanmıştır
        
    • şeyin sonu
        
    • Yolun sonuna
        
    • olsa
        
    • sonuç olarak
        
    Yine de işin sonunda bir şeyler eksik gibi hissediyorsunuz. TED لكن في نهاية الأمر كله، تشعر أن شيئا ما مفقود.
    diyordu. En sonunda, SKY'yi bir kutuya koyduk ve asker, merkezi terk edeceği zaman, onu orada bırakmayı tercih etti. TED في نهاية الأمر ،وضعنا الوجه في صندوق لاحتواء أكبر له، وعندما غادر العسكري المكان اختار أن يترك الوجه الدموي خلفه.
    sonunda hepimizin yaptığı şey kimin kimden daha değerli olduğunu yargılamak. Open Subtitles جميعنا يفعل ذلك في نهاية الأمر القاضي فقط من يصدر الحكم
    Ama ne kadar üzülsem de, olay orada bitti ! Open Subtitles و لكن كل ما يمكننى قوله أن هذا هو نهاية الأمر
    Sonuçta hıyanet suçu işledin ama biz sana özgürlüğünü yeniden vermeye hazırlanıyoruz. Open Subtitles ففي نهاية الأمر, أنتِ اقترفتي جرم الخيانة. ونحن على استعداد لإطلاق سراحكِ.
    Ve bu işin nerede bittiğini öğrenmek istiyoruz. Open Subtitles ونريد ان نعرف أين إلى من يذهب في نهاية الأمر
    Kendime karşı savunuyorum, konu kapanmıştır. Open Subtitles أناأبررهلنفسي، وهذه نهاية الأمر.
    Günün sonunda hâlâ senin yanındaysam benim için önemli değil. Open Subtitles لا بأس، ما دمت لا تزالين معي في نهاية الأمر
    sonunda telefon şirketi akıllandı ve elini ayağını buradan çekti. Open Subtitles في نهاية الأمر ، شركات الهاتف أصبحت ذكية ابقوا بعيداً
    Ve onlarınki durumu en sonunda çözebilecek tür etki. TED ويحصلون على نوع من النفوذ يقدر في نهاية الأمر على كسر الجمود في الأوضاع.
    TK: Ama sonunda, Milwaukee Sanat Heyeti üyeleri, yeni önerilerin hiçbirinin şehrin üstünde dalgalanmaya değmeyeceğine karar verdiler. TED تيد: و لكن في نهاية الأمر فإن لجنة فنون ميلووكي قررت أنه لا يوجد من ضمنها عمل يستحق أن يرفرف في سماء المدينة
    Şaşırtıcı bir şekilde Mary onu geri kabul etmiş ve sonunda her şey daha iyi hale gelmiş. TED بشكل مثير للدهشة، قبلت ماري بعودته مرة أخرى وفي نهاية الأمر تحسنت الأمور.
    Gevreğiniz midenizdeki macerasından sonra sonunda bağırsağınıza ulaşır. TED تنتقل إلى معدتك وفي نهاية الأمر إلى أمعائك.
    Su korunması sağlıyorsa, uyguladılar, sonunda çalışanların su tüketimini yarı yarıya azalttılar. TED إذا كانت ترشّد استهلاك المياه، يقومون باستبدالها، في نهاية الأمر تم تقليل استهلاك موظفيهم للمياه حتى النصف.
    O da geldi, bir şey bulamadı ve teşekkür ettik. Burada bitti. Open Subtitles لقد جاء، ولم يجد شيئاً، وشكرناه، وكانت تلك نهاية الأمر.
    Ben anlaşmanın gereğini yaptım ve işim bitti. Open Subtitles لقد فعلت ما كان مطلوباً مني وهذه نهاية الأمر
    Onun koşulları belirlemesine izin verirseniz rehineler Sonuçta ölecektir. Open Subtitles .. لوسمحتهلهأنيتخطي الظروف. الرهائن ستموت في نهاية الأمر.
    Frankie'ye dişimi muayene ettiğini, iyi olduğunu ve bu işin burada bittiğini söyleyeceksin. Open Subtitles ستخبر فرانكي أنك فحصت أسناني وأنها بخير وتلك هي نهاية الأمر
    Glass'ın dediğini yapacağız, konu kapanmıştır. Open Subtitles أننا نفعل ما يقوله (غلاس)، هذا نهاية الأمر.
    Ama "hayır" olsa bile bu her şeyin sonu değil, ...bununla yaşayabilirim. Open Subtitles ولكن أذا كانت لا فستكون نهاية الأمر وسئتقبل ذلك
    Artık Yolun sonuna geldiğini düşünmüştüm. Öyle bir evde yaşamak... Open Subtitles ظننتك ستفلسين في نهاية الأمر, وتعيشين في منتزه للمقطورات.
    Yani, bu benim sorunum değil, ne de olsa sizin diliniz. TED فهي ليست مشكلتي، لأنها لغتكم في نهاية الأمر
    Mutlu ülkeler hakkında da yeterince şey duydum ama sonuç olarak bu hala bencilce bir şey. TED لقد اكتفيت من السماع عن الدول السعيدة لأنه في نهاية الأمر ما يزال فعلا أنانيا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus