Bu dalın bir ucu tabi ki bizim en çok ilgilendiğimiz insana ırkına ait. | TED | الجزء البشري في هذا الفرع بعيداً جداً في إحدى النهايات, هو بالتأكيد أكثر جزء نهتم به. |
Burada ilgilendiğimiz bilgi, aslında ilk üç saatin içinde gizli. | TED | ما نهتم به في الحقيقة هو الثلاث ساعات الأولى |
Senin de bu işe karıştığını düşünmemin asıl nedeni ise köşeye sıkıştırılan kişinin oldukça ilgilendiğimiz biri olması. | Open Subtitles | والسبب يبدو لي أنك متورط حقاً لوجود شخص نهتم به كثيراً في الجانب الآخر يتعرض للتلاعب |
Başarımız için kullandığımız birçok ölçüt var ama temelde ilgilendiğimiz doktorlar arasındaki "sorma, söyleme" ölçütünü ve güven hissini değiştirmektir. | TED | وهناك الكثير من المقاييس التي نستخدمها للنجاح ولكن الأمر الرئيسي الذي نهتم به هو التأكد من أننا نغيّر حسّ الثقة وعقلية ” لا تخبر إن لم يتم سؤالك” بين الأطباء السريريين. |
Bizim ilgilendiğimiz müşteri dört ay önce gelmiş. | Open Subtitles | الزبون الذي نهتم به كان هنا منذ 4 أشهر |
Bizim ilgilendiğimiz konu, şimdilerde ne yaptığınız. | Open Subtitles | الذي نهتم به هو ما تفعلونه حاليًا |
Şimdi bu çıkmaza girmeyelim çünkü bizim ilgilendiğimiz buradaki modern Mini. | Open Subtitles | ...دعونا لا نكترث بذلك الآن لأن هذا الموديل الحديث هو الذي نهتم به |
Bizim ilgilendiğimiz balistik bilimi değil. | Open Subtitles | ليست الجينات ما نهتم به |
Ayrıca istiridyelerle çalışıyoruz, yukarıdaki, Güney Carolina'daki küçük bir resifin fotoğrafı. En çok ilgilendiğimiz şey birbirlerine nasıl yapıştıklarını, nasıl bağlandıklarını görmek. | TED | وأيضاً نعمل مع محار البحر، وفي الأعلى، صورة لشعاب صغيرة في ولاية (كارولينا) الجنوبية، وأكثر ما نهتم به هو رؤية كيفية تمسكها ببعضها البعض، كيف ترتبط. |