"نورمان في" - Traduction Arabe en Turc

    • Norman'
        
    Belki bir gün Norman'la balığa çıkarsınız. Open Subtitles ربما يمكنك أن تذهب للصيد مع نورمان في وقت ما؟
    Alan, Norman'la aşçılık okulunda tanıştığı zaman evliydi. Open Subtitles لكن آلن كان متزوجاً عندما التقى نورمان في مدرسة الطهي
    Geçen gün Diogenes'te bazı elemanlarının Norman hakkındaki muhabbetlerine kulak misafiri oldum. Open Subtitles سمعت البعض منهم يتحاورون حول نورمان في ديوجنس قبل أيام
    Leg-o-Lass, Norman'ın suç ortağı değil, sevgilisi çıktı. Open Subtitles ليغو-لاس-فايف ليس شريكه كما يظهر ليس شريك نورمان في الإبتزاز، لكن حبيبه
    Norman'ın personel dosyası. Open Subtitles ملف نورمان في الذاتية
    Sizin dedektif, Norman'ın annesini motelde mi görmüş? Open Subtitles هل رأى ذلك المفتش والدة (نورمان) في الفندق؟
    Babasını kaybetmek Norman'ı çok üzdü. Open Subtitles كان الأمر صعباً على (نورمان) في فقدان أبيه
    Bir de, Norman, sana sokakta selâm verirsem kaçma. Open Subtitles (نورمان) في المرة القادمة، عندما أقول لك مرحباً في الشارع لا تهرب
    Ama Norman seni istiyorsa... Open Subtitles ولكن اذا رغب (نورمان) في تواجدك -ليس لدي مانع
    Antresi, Palermo'daki Norman Şapeli. Open Subtitles (البهو مستوحى من كنيسة (نورمان (في (باليرمو
    Antresi, Palermo'daki Norman Şapeli. Sade, güzel ve zamansız. Open Subtitles (الردهة هي كنيسة (نورمان) في (باليرمو" "قاسية وجميلة ولا تقدر بثمن
    Ama Norman'ı bu işe karıştırmayacağına dair sözünü almam gerek. Open Subtitles لكن عليك أن تعطيني تأمين على أنك لن تقحم (نورمان) في هذا
    - Flash belleği vereceğim sana ama Norman'ı bu işe karıştırmayacağına dair sözünü almam gerek. Open Subtitles سأعطيك ذاكرة البيانات لكن يجب عليك أن تعطيني تأمين بأنك لن تقحم (نورمان) في هذا
    Norman bir tarlada, bilinçsiz ve kendi kendine konuşurken bulundu. Open Subtitles عُثر على (نورمان) في حقل في حالة من اللاوعي ويتحدّث إلى نفسه
    Norman'dan başka bir şeyi takamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني التفكير بأي شيء غير (نورمان) في الوقت الحالي.
    Norman, bazen her şeyin merkezinde kendinin olduğunu sanıyorsun. Open Subtitles هل تعلم, (نورمان), في بعض الأحيان تظن أن كل شيء يدور حولك
    Norman'ı bodrumda kendini Norma sanıp dayısıyla el ele tutuşmuş, bayılmış halde buldum. Open Subtitles عثرت على (نورمان) في القبو مغمياً عليه, ممُسكاً بيد عمه بينما كان يظن أنه (نورما)
    Norman'ı bodrumda kendini Norma sanıp dayısıyla el ele tutuşmuş, bayılmış halde buldum. Open Subtitles عثرت على (نورمان) في القبو مغمياً عليه, ممُسكاً بيد عمه بينما كان يظن أنه, (نورما)
    Chels, Norman tam 80 yaşında. Open Subtitles تشيلسي), (نورمان) في الثمانين من عمره)
    Pekâlâ Norman, bu kurumun ve müdavimlerinin tarzına bakarak sana ipini koparıp toga partisi vermeni öneriyorum. Open Subtitles حسناً (نورمان) في خضم شؤون المؤسّسة و رؤسائها أقترح عليك بأن تنزل إلى الوحل و تطلق حفلة شَمْلات [يلبس الحاضرون فيها زيّ الرّومان]

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus