Bu insanlar bir anlık aşk sonucu evlenmiş. | Open Subtitles | هؤلاء الأناس تزوجوا على أساس نزوة رومانسية مجنونة |
Bu insanlar, senin düşündüğün gibi değiller. | Open Subtitles | هؤلاء الأناس ليس من تعتقدين أنهم كذلك |
Bu insanlar tasarımı yaparken okullara bakıyorlar ve okulu bırakacak çocukların sayısına göre ne kadar hücre inşa edileceğine karar veriyorlar. | Open Subtitles | و هؤلاء الأناس ينظرون إلى مدرستنا, و يحالون أن يعرفوا أيّ أوالاد سيخرجون من هذه المدرسة، حتى يتسنى لهم معرفة كم زنزانة، عليهم بناءها. |
Masum insanları ölmesine izin veremezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكنك أن ترك هؤلاء الأناس الأبرياء يموتون |
Sorun sizin bu insanları çıkarlarınız için sömürmeniz. | Open Subtitles | المشكلة هي أنك تستغل هؤلاء الأناس البسطاء لتربح |
Hiç bu insanların burada yaşamak isteyeceğini düşünür müydün? | Open Subtitles | هل فكرت من قبل بشأن هؤلاء الأناس الذي يودون ان يعشوا هنا؟ |
Dean, Bu insanlar bir yakınını kaybetmiş ve ailenin başsağlına ihtiyacı var. | Open Subtitles | دين", هؤلاء الأناس مفجوعون وهم بحاجة إلى عائلة لتعزيهم |
Bu insanları ikna etmek istiyorsan,.. | Open Subtitles | اذا كنت تريدين شراء هؤلاء الأناس يتوجب عليك ان تجميعهم كلهم او لا تحصلي عليهم اطلاقاً |
Yin Chek Ha o masum insanları da kurtarabilecek misin? | Open Subtitles | (يان تشك ها) هل ستنقذ هؤلاء الأناس الأبرياء؟ |
Demokratik olarak seçtikleri hükümeti savunmaya çalışan insanların. | Open Subtitles | هؤلاء الأناس يحاولون الدفاع عن حقهم الديمقراطي في انتخاب الحكومة |
Gördüğünüz insanların hepsi bir işe yaradıkları için buradalar. | Open Subtitles | كل فرد من هؤلاء الأناس هنا لأنه يخدم غاية |
Bu güzel insanların istediği bilgiyi vermeyecek kadar bok heriflik mi yapıyorsun? | Open Subtitles | أأنت هو الأحمق الذي يرفض إعطاء المعلومات إلى هؤلاء الأناس الفاضلين؟ |