"هدفها" - Traduction Arabe en Turc

    • amacı
        
    • hedefi
        
    • hedefini
        
    • amacına
        
    • amaçları
        
    • hedef
        
    • hedefine
        
    • amacını
        
    • amacının
        
    • hedefleri
        
    • hedefiydi
        
    • hedeflerini
        
    • nişan
        
    Öncelikli amacı uzay seyahati olmayan bir organizasyon için çalışıyorum. Open Subtitles أنا أعمل لدى منظمة هدفها الرئيسي ليس السفر في الفضاء.
    Bu mesaj beyine geri bildirim yapar, beyin amacı anlar: bizi hareket ettir. TED وعندما أعادت هذه الرسالة التغذية الراجعة إلى الدماغ، أدرك الدماغ هدفها: تحريكنا.
    Sırbistan da Slav devletlerini kurarak, hedefi için başlattığı savaşın bittiğini fark etti. Open Subtitles وأدركت صربيا أن هدفها من بدء الحرب إنتهى بتأسيس دولتها السلافية الكبرى الخاصة
    - Hazırladığınız dava raporuna göre hırsız hedefini sosyal medyadan buluyor. Open Subtitles تبعاً لتقرير قضيتك ، السارق يستخدم وسائل التواصل الإجتماعى لإيجاد هدفها
    Harriet Tubman'ı kimse amacına, görevine ve cesaretine atamamıştı. TED لم يفرض أحد على هاريت توبمان هدفها في الحياة. أو مهمتها أو شجاعتها
    Tek amaçları pusucuları bulmak olan özel bir operasyon timi kurdum. Open Subtitles لقد أنشأتُ مجموعة عملياتٍ خاصّة هدفها الرئيس هو إيجادُ أولئكَ المُتخفّين
    İlk denizaltının yerini belirle ve ikinciye hedef olarak bunu bildir. Open Subtitles خذ موقع الغواصه الأولى وأعطه للثانيه ليكون هدفها
    Artık çevredeki en büyük yuvasında yüzlerce işçiye hükmeden galip kraliçemiz, en önemli hedefine odaklanır: üremeye. TED يسكن الآن ما يفوق مئات العمال في أكبر خلية، فتبدأ الملكة المنتصرة بمساعدة مستعمرتها لتحقيق هدفها الرئيسي: التكاثر.
    Güvenli, oldukça gizli olan, tek amacı zapt edilemeyenler dediklerimizi zapt etmek olan bir tesis. Open Subtitles إنها منطقة آمنة وسرية جداً هدفها الوحيد هو إحتواء ما لا يمكن إحتوائه
    Ve gerçek amacı habersiz kurbanların üzerinde deneyler yapmak olan bu komplo hükümetin içinde yüksek düzeydeki birisinin gizli amaçlarını ortaya çıkartmak isteyen kişileri sınırı ya da vazifesi olmaksınız ahlaksızca ve bilinçsizce yok etmeye çalışmıştır. Open Subtitles ومؤامرة هدفها تدمير أرواح.. هؤلاء الذي يمكنهم كشف هدفها الحقيقي: لإجراء تجارب على ضحايا غير معروفين..
    Bu davranış çok açıkça kapitalizmin bir yan ürünü... ve bu suç, yegane amacı diğerlerini de zehirlemek olan çok küçük bir grup tarafından işleniyor. Open Subtitles يعتبر هذا السلوك بشكل واضح نتيجة ثانوية للرأسمالية ويرتكب مِن قِبل مجموعة صغيرة هدفها الوحيد هو أن تفسد البقية
    Bildiğiniz gibi, Zatarc dedektörünün orjinal amacı yalanı ortaya çıkarmaktır. Open Subtitles كما تعلمون ، فوحدة الزيتراك هدفها الأساسى هو رصد محاولات الخداع
    hedefi, iş bulmak, yaşayacak bir yer kiralamak ve çocuklarını yanına almak. TED هدفها هو أن تجد وظيفة وأن تستأجر بيتًا لتعيش فيه ولتحتضن أبنائها معها مرة أخرى
    Hayır, savaş başlığı belirtilen hedefi vurmadan infilak etmemesi için özel olarak dizayn edildi. Open Subtitles لا، الرأس مصممة ألا تنفجر إلا عندما تصيب هدفها
    Aşk tanrısının okunun hedefini vurduğunu bilmek sizi sevindirir. Open Subtitles ستكونون سعداء لمعرفة أن أسهم الحب قد أصابت هدفها
    Eğer değilse, her an hedefini vurabilir. Open Subtitles لو لم تكن، فإنها يمكنها أن تصيب هدفها في أي وقت.
    Birinci Dünya Savaşı Almanya ve Avusturya'nın askeri zihniyetini içeren temel amacına ulaşmıştı. Open Subtitles أنجزت الحرب العالمية الأولى هدفها الأساسي وهو إحتواء العسكرية الألمانية والنمساوية
    Buradaki temel amaçları, benim genç çocuklarım gibi.. yemek ve büyümektir. TED هدفها الرئيسي هنا، مثل أبنائي المراهقين، الأكل والنمو.
    Solucanın hedefini vurmasını engellemeyiz ama ona yeni bir hedef verebiliriz. Open Subtitles -لايمكنا وقف الدودة عن ضرب هدفها ، -إذن نعطيها هدف جديد
    Ama, boşver, eğer uçak hedefine varmış olsaydı da her halükarda ölmüş olacaklardı. Open Subtitles لكنهم كانوا سيموتون على أية حال لو وصلت تلك الطائرة إلى هدفها
    Ya da bunun gibi fotoğraflar -- hem karanlık hem renkli, ama gerçekçilik düzeyini yakalamanın ortak amacını taşıyan. TED أو صور مثل هذه مظلمة وملونة لكن هدفها واحد وهو الحفاظ على مستوى من الواقعية
    Bu yüzden, amacının küçük bir çocuğun ebeveyni olarak karşılaştığım bazı hayal kırıklıklarını karşılamak olduğunu düşünmüştüm. TED لذا توقعت أن يكون هدفها معالجة بعض مشاعر الإحباط التي عايشتها بصفتي أمًّا لطفل صغير.
    Onun işi, hedefleri ve hayattan bekledikleri dünyanın en iyi tuvalet temizleyicisi olmak değildi. TED ان مهمتها، هدفها و رسالتها لم تكن ان تصبح اعظم منظفة مراحيض في العالم
    Bunun anlamı katili aynı zamanda hedefiydi. Open Subtitles -هذا يطرح احتماليّة كون قاتلها هو هدفها .
    Pek çok küçük molekül ilaç olmayı başaramadı çünkü insan bedeninin karmaşık çevresinde hedeflerini bulmakta yeterli olamadılar. TED فالعديد من الجزيئات الصغيرة فشلت أثناء تطويرها كأدوية وذلك لأنها ليست نوعيّة بما فيه الكفاية لتجد هدفها في البيئة المعقدة للجسم البشري.
    Bir dahaki sefere çok daha isabetli nişan alacak. Open Subtitles المرة القادمة ، هدفها سيكون أفضل بكثير هيا يا جماعة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus