"هديتنا" - Traduction Arabe en Turc

    • hediyemiz
        
    • hediyemizi
        
    • hediye
        
    • hediyemizin
        
    - Muhasebeden miktarı söyleseler yeter. - Gerek yok, sana hediyemiz olsun. Open Subtitles ـ أنّي فقط بحاجة لمعرفة المبلغ ـ لا داعي، أعتبريها هديتنا لكِ
    - Muhasebeden miktarı söyleseler yeter. - Gerek yok, sana hediyemiz olsun. Open Subtitles ـ أنّي فقط بحاجة لمعرفة المبلغ ـ لا داعي، أعتبريها هديتنا لكِ
    Bizim düğün hediyemiz de, onları bu saçmalığa inandırmak oldu. Open Subtitles و هديتنا لهم كانت جعلناهم يصدقوا ذلك الهراء.
    Hayır Ancak mütevazı hediyemizi kabul Edersen bende özrünü kabul edeceğim Open Subtitles سأَقْبَلُ اعتذاركَ فقط عندما تَقْبَلُ هديتنا االمتواضعه.
    Artık çocuklara hediyemizi vermeliyiz. Open Subtitles ربما ينبغى أن نقدم هديتنا لأطفالنا الان ؟
    Bölge yarışmasını kazandığımız için hediye edilmişlerdi. 200 çarpı 26 çarpı 4 eşittir... Open Subtitles لكل الـ26 مؤديا هذه كانت هديتنا للفوز في النهائيات تعادل أربع مرات
    Güzel, ben yalnızca hediyemizin ulaştığından emin olmak istedim. Open Subtitles لا ، فقط كنت اتاكد انه هديتنا وصلت
    Gösterdiğiniz sadakat ve sabra karşılık lütfen elbiseyi hediyemiz olarak kabul edin. Open Subtitles رجاءً، إحتفظي بالزي على أنه هديتنا لأجل ولائك وصبرك.
    hediyemiz neymiş görmek için mektubu açmadık hâlâ. Open Subtitles لم نفتح المظروف لنرى ما هي هديتنا
    Kutunuzun içinde 21 günlük hap, tam bir bilgi paketi ve bedava özel hediyemiz ve Adipose Endüstrileri kolyesi. Open Subtitles يأتي الصندوق بحبوب تكفي لـ21 يوما حزمة كاملة من المعلومات و هديتنا الخاصة المجانية "قلادة لصناعات أديبوز"
    Lütfen küçük bir hediyemiz olarak bu Kuşun Dili Çayı'nı kabul edin. Open Subtitles رجاءً تقبّل هديتنا الصغيرة من شاي "لسان الطير".
    Bu General'e bizim hediyemiz. Open Subtitles ذلك هديتنا إلى الجنرال
    Bakın, size hediye gelmiş. İlk hediyemiz. İnanamıyorum. Open Subtitles هديتنا الأولى لا أصدق ذلك
    O Washington'a hediyemiz. Open Subtitles انه هديتنا الصغيره لواشنطن
    "Arkadaşlarımız bizi şaşırttı ve sıvıştı Planladığımız düğün için daha fazla bekleyemeyiz. hediyemizi ay hilâl iken teslim edebiliriz." Open Subtitles اصدقائنا فاجئونا وهربوا لا يمكننا ان ننتظر حتى يتم الزفاف يمكننا ان نوصل هديتنا عند الهلال القادم
    Prense vereceğimiz özel hediyemizi. Hiçbir yerde bulamıyorum. Open Subtitles هديتنا الخاصة للأمير لا استطيع أنا أجدها في أي مكان
    Böylece hem küçük davetiye hatamızı telafi etmiş hem de vereceğimiz düğün hediyemizi bulmuş oluyoruz. Open Subtitles اذن، لن نعوضهم فقط عن التباسنا الصغير مع الدعوات، اخيرا اكتشفنا هديتنا لزفافهم:
    Konuştuğumuz gibi İsviçre Ordu Çakımla hediyemizi açıyorum. Open Subtitles انا اقوم بفتح هديتنا , بينما نتحدث مع الخنجر الروسية.
    Biliyor musun, sadece hediyemizi attığınız için kırılmıştım. Open Subtitles أتعلم إنها لإهانه أن ترمي هديتنا
    Tüpte döllenme ve taşıyıcı bir rahim kullanarak dölümüz ile insanlığa bir hediye vermek. Open Subtitles استخدام الإخصاب الأنبوبي ورحم بديلة من أجل هديتنا للبشريّة
    Sonrasında da seni evine, kendi imalarımız olan lavantalı fırçamızdan hediye ederek uğurlayacağız. Open Subtitles ثم نعيدكم للمنزل مع هديتنا الخاصه من مسحوق اللافندر الذي نصنعه هنا
    Benim için hediye; işleri yürütmek, para biriktirmek falandır. Open Subtitles هديتنا.. هي إدارتي للأعمال وتوفير النقود..
    Bu Vali Schwarzenegger için hediyemizin bir parçası. Open Subtitles جزء من هديتنا لـ... شوارزنجر المحافظ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus