"هذ" - Traduction Arabe en Turc

    • bunu
        
    • - Bu
        
    • İşte
        
    • böyle
        
    - Onlar orada değildi anlamına gelmez. - Neden bunu yapıyorsun? Open Subtitles هذ لا يعني أنهم لم يكونوا هنا لمَ تفعل هذا ؟
    Evet, sanırım bunu dile getirmediğimde kulağa daha iyi geliyordu. Open Subtitles أجل، أظن أن وقْع هذ الكلام كان أفضل فى رأسى
    Ama sana söylüyorum hayatım boyunca bunu aradım Johnny. Open Subtitles لكن صـدقـني لقد كنت أبحث عن هذ الامر طوال حياتي يا جوني
    Eric, lütfen. Bu sefer yapma. - Bu dövüş hakkında kötü hislerim var. Open Subtitles اريك , أرجوك لا تفعل هذا لدي شعور سيئ حيال هذ المرة
    İşte küresel tıkanıklığa karşı da aynı tutku ve enerjiye ihtiyacımız var. TED نحتاج لنفس هذ النوع من الطاقة والعاطفة لمهاجمة الاختناق المروري العالمي
    böyle şeyler ne kadar sürer, bilmem ama denemeye değer. Open Subtitles لا اعلم كم استطيع الاستمرار بتمثيل هذ الدور , ولكنها تستحق المحاوله بكل تأكيد
    Oğlum için bunu imzalar mısınız bay Gordon? Open Subtitles هل يمكنك ان توقع هذ الاوتوجراف من اجل ابنى سيد جوردون؟
    - bunu yapmak zorunda değilsiniz Kesinlikle götüreceğiz. Yeri sen söyle. Open Subtitles لستما مضطرا لفعل هذ بالتأكيد أنت سمي المطعم
    bunu yaptım ve tekrar yapmak istemiyorum bebeğim. Open Subtitles لقد رأيت هذ من قبل و لا أريد أن أراه مرة أخري يا حبيبتي
    Starbuck bunu nasıl yerinden kıpırdattı hiçbir fikrim yok. Open Subtitles ليس لدي اي فكرة كيف قامت فاتنة الفضاء بتشغيل هذ الشي
    Buradan nereye gidileceğini bilirim. Bizi bulmak istediğiniz takdirde bunu alın. Open Subtitles ,أنا أعرف الطريق من هنا خذوا هذ في حال أردتم أن تجدونا
    bunu nasıl yapacaksınız? Open Subtitles إذا إتى شخص ما هذ الإستوديو وأعطاك من 20 بليون دولار كيف من المفترض أن تفعل هذا
    bunu yapamayız, Bayan Malkin. Open Subtitles آسف، لا يمكننا أن نفعل هذ فحسب يا سيدة مالكين
    Geri çekil, yoksa gidemeyeceğin bir yere atarım bunu. Open Subtitles ارجع إلى الوراء , و إلا سأرمي هذ الشيء إلى مكان لا تستطيع بعد ذلك أن تسترجعه منه
    bunu gizli bir yerde yapmamalıyız her gün görebileceğimiz bir yerde yapmalıyız. Open Subtitles يجب ان لا نقوم بفعل هذا في مكان من العدم يجب ان نفعل هذ في مكان نراه كل يوم
    - Bu olay farklı. Open Subtitles ـ عندما كُنت في 16 من العمر ـ هذ مُختلف كُلياً
    - Bu noktada bence onu rahat bıraksak daha iyi olacak. Open Subtitles في هذ المرحلة، أعتقد أنّك يجب أن تتركه و شأنه.
    İşte bu, gerçek bir bilgi. Orada gördüğümüz bu şey, deriye yapılan Nanopatch uygulamasının bir çıkıntısı. Her renk ayrı bir katman. TED الآن، هذه بيانات حقيقيه وما نشاهده هنا هو اسقاط مفرد من النانوباتش التي تم وضعها على الجلد وتلك الالوان هذ طبقات مختلفة.
    İşte yaptığımız şey buydu. Bu, kargalar için bir otomat makinesi. TED إذاً ذلك ما فعلناه. هذ آلة بيع للغربان.
    Çocuklar bu harika, gerçekten. Ama krakerlere böyle ulaşamam. Open Subtitles يا رفاق, هذ رائع حقاً و لكنى لا أستطيع الوصول للكعك
    böyle karışık bir toplumdan geldiğim için bir tür belirsizlik hissettim. Open Subtitles لذا كان قدومى من هذ المكان والخلفية قد جعلنى أبدو كالدخيل والغريب

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus