"هذان الاثنان" - Traduction Arabe en Turc

• Bu ikisi
• Şu ikisi
• Bu ikisinin
• Bu ikisini
• O ikisi
• Bu iki
• ikisi de

Bu ikisi sabahın köründe nasıl bu kadar neşeli oluyorlar anlamıyorum.
لا أرف كيف هذان الاثنان يبدوان بغاية المرح في هذا الصباح

İşte o anda şunu diyebildim: Tamam, Bu ikisi birbiriyle bağlantılı.
حفّزني ذلك تماماً لأن أقول، حسنا، هذان الاثنان مرتبطان.

Neyse, Bu ikisi ve dayı ertesi gün öğle yemeğine geldiler ve hep birlikte restorandan atıldık.
فجاء هذان الاثنان إلى الغذاء، و طردنا من المطعم.

Şu ikisi, çocukken sahip olduğum köpeklere benziyorlar.
أتعرف هذان الاثنان يذكراني بزوج من الكلاب كانت لدي عندما كنت طفلاً

Ve benim baktığım yerden, Bu ikisinin çok önemli bir geçmişi var.
، ومن ما كنت انظر إليه . هذان الاثنان لديهما تاريخ جدي

Bu ikisini bir zaman makinesinin başında bırakmak iyi bir fikir mi sence?
أمتأكد أنها فكرة جيدة لترك هذان الاثنان دون رقيب على آلة الزمن ؟

Kız bilmiyorum. O ikisi üşütükten başka bir şey değil.
لا اعلم يا اختي, هذان الاثنان لاشيء لكن ازدواج نادر

Bu ikisi arasında... kendinizi bunu kullanırken bir hayal edin.
انا اود ان اقول انه احدا هذان الاثنان ولكن هذا تصوري نفسك تخلطين بهذا

Eğer şansımız varsa, Bu ikisi yakınlaşacak, dediğimi anlarsınız.
إذا حالفنا الحظ سيتقارب هذان الاثنان إن كنتم تفهمونني

Emin olun Baron, Bu ikisi sizin paranızı hak etmiyorlar.
اقسم لك يا بارون هذان الاثنان لا يستحقان ان تدفع من اجلهما شيئا

Bu ikisi hilebazlar gibi sözler kullanıyorlar, bizimle alay ediyorlar.
هذان الاثنان يستعملان كلمات المحتالين إنهما يسخران منا

Eğer Bu ikisi bir nikah tarihi belirlerse bir avukatımız daha olacak.
سيكون لدينا محامي أخر في العائلة إذا كان هذان الاثنان

Yavaşlayayım mı? Bu ikisi bizi öldürmezlerse öleceklerinin farkındalar.
هذان الاثنان يعلمان أنّهم سينتهي أمرهما إلى الأبدِ.

Öyleyse Tae Yong ve Tae Moo, Bu ikisi birlikte benim çalıştığım yere gelmişler.
هذان الاثنان اتو الى البار الذى كنت اعمل به ؟

Ben asker değilim, Şu ikisi gibi klon değilim.
انا لست جندي انا لست مستنسخ , ليس مثل هذان الاثنان

Şu ikisi balayında. Ben biraz biliyorum. Kocam bilmiyor.
هذان الاثنان في شهر عسل. أنا أتحدثها، قليلا.

Marjorie, seninle ben maalesef Bu ikisinin düzenlediği iğrenç bir oyunun piyonlarıyız.
أننا أنا وأنتِ كنّا بيادق في لعبة مريضة يقوم بها هذان الاثنان.

Bu ikisinin epey zorlu hayatları varmış anlaşılan, dışarda epey vakit geçirmişler.
هذان الاثنان تبدو عليهما الحياة الصعبة.. قضاء فترات طويل في السجن

Bu ikisini eve götüreceğiz. Diğerleri bizimle gelsin.
دعونا نأخذ هذان الاثنان لديارهما اولا والبقية سيذهبو معنا

Bu ikisini herkes tanır. Dişi ve erkek.
هذان الاثنان معروفان لدى الجميع، الفتاة والفتى

O ikisi çoktan ölmüş olmalıydı.
هذان الاثنان كان يجب ان يقتلا من فتره طويله

Bu iki moron kırmızı ışıkta geçip bana çarptılar.
هذان الاثنان الغبيان صدموني بعد ان اجتازوا اشارة حمراء.

İkisi de birbirini korudu, neden?
هذان الاثنان كانا يحاولان حماية بعضهما البعض