"هذا الفتى" - Traduction Arabe en Turc

• Bu çocuğu
• O çocuk
• Bu adam
• O çocuğu
• Bu çocuğa
• bu çocukla
• Şu çocuk
• Bu adamı
• Bu herif
• Bu adamın
• O çocuğun
• Bu genç
• Çocuğun
• Bu çocukta
• Şu çocuğun

Bugün çok insan öldü. Bu çocuğu da listeye eklemeyelim.
كثير من الناس ماتوا اليوم ولن نضيف هذا الفتى للقائمة

Bahar antrenmanındaydım, ve Bu çocuğu gördüm, hemen polislik için sınava girdim.
لقد كنت في التدريب الربيعي.. و رأيت هذا الفتى.. تركت اللعب و مباشرة ذهبت لإختبار الشرطة.

O çocuk, üçüyle de mi çıkıyormuş? Çok uzun hikaye.
إذن هل يواعد هذا الفتى هؤلاء الثلاثة إنها قصة طويلة

Eğer Bu adam ben gelmeden ölürse, onu kefene sarıp gömün.
لو توفى هذا الفتى قبل أن أعود قم بتكفينه و دفنه

Elektrikli sandalyeye de oturtsalar O çocuğu öldüreceğim!
لا يهمني اذا كوني على كرسي كهربائي لكني سوف اقتل هذا الفتى

- Bu çocuğa takılmanı istemiyorum. - Ama o benim arkadaşım.
ـ لا أريدكِ أن تذهبي إلى هذا الفتى ـ إنه صديقي

Ve arkadaşına dönerek şöyle dedi: "bu çocukla aramızda derin, derin bağlantı var, derin, derin bağlantı."
والتفتَ إلى صديقه وقال بيني ويبن هذا الفتى علاقة عميقة جدًا علاقة عميقة للغاية

Bu çocuğu görene kadar bir daha hiç... kahkaha sesi duyamayacağımı sanıyordum.
لم أظن أني سأسمع ضحكة مرة أخرى حتى رأيت هذا الفتى

Bu çocuğu sen bağladın bu yüzden seni ele vermedi.
أنا لا أصدقك. لقد قيدتِ هذا الفتى حتى لا يفضح أمرك.

Theresa, Nell, Bu çocuğu tanıyor musunuz?
مرحباً ليزا,ميل .. هل تعرفون هذا الفتى ؟

Ejderha, ben Bu çocuğu seviyordum ama sen onu değiştirdin!
أيها التنين, لقد أحببت هذا الفتى وأنت من غيره

O çocuk senin yeteneklerin yüzünden ölebilirdi ve hayatta olmasının tek nedeni senin şefkatin ki bu seni korkutuyor.
هذا الفتى كان يمكن أن يموت بسبب قدرتك و السبب الوحيد انه حي هو بسبب طيبتك و هذا يخيفك

Başka bir gün O çocuk öğle yemeği olabilirdi. Merhamet gösteriyorsun.
انظر , فى اي يوم اخر لكان هذا الفتى طعام الغداء

O çocuk için acı çekmiş eminim kendini çok kötü hissetmiştir.
لقد عانت من أجل هذا الفتى أعتقد بأنّها قد شعرت بالأسف

Sence kim daha yakışıklı? Ben mi, Bu adam mı?
فمن تظن إذاً أنه أكثر وسامة أنا أم هذا الفتى

Bu adam, ne düşünüyordu bilmem ama belkide "amcığın" sözlük karşılığı bendim.
هذا الفتى كان يتأمل أنني لا أعرف ما يكون ربما أنني تعريف المهبل.

O çocuğu yensen iyi olur, yoksa fena döveriz seni.
يجب عليك أن تخرج هذا الفتى و إلا سنبرح مؤخرتك ضربا

Bu çocuğa alışmaya başladım ve her gün gittikçe daha iyi oluyor.
لكني لم أتعاون مع هذا الفتى الا للتو وهو يتحسن كل يوم

Bana öğret, bana öğret, bana öğret... bu çocukla flört etmek istiyorum, geçen sefer ondan kaçmıştım.
علِّمني، علّمني، علّمني، علّمني. وددت لو ضربت هذا الفتى في المرة الأخيرة التي تسببت برحيله فيها.

Şu çocuk hariç. Onun kim olduğunu bilmiyorum. Sen kimsin?
حسنٌ، بإسثتناء هذا الفتى لا أعلم من هو، من أنتَ؟

Her neyse, Bu adamı sadece elimizde bulunanların içinden bir örnek olarak gösteriyorum.
على كل حال لقد كنت أريك هذا الفتى على سبيل المثال بما هو متاح

Bu herif mala vuracak bu akşam! En iyi arkadaşım çünkü!
هذا الفتى سيحصل على مُضاجعةٍ هذه الليلة إنه أفضل صديقٍ لي

Bu adamın bizimle kalmasına izin vererek tarih yazıyoruz.
نحن نصنع التاريخ بجعلنا هذا الفتى يمكث معنا

Ne demek istiyorsun? Kız kardeşim için O çocuğun pes etmesini mi bekleyeceğim?
هل تقصد بذلك أن هذا الفتى الحقير سيتخلى عن شقيقتي ؟

Peki, eğer Bu genç adam sıkılırsa, burada bir çok gönüllüye ihtiyacımız olacak.
ان ضعر هذا الفتى بالضجر, نحن بحاجه للعديد من المتطوعين في المشفى هنا

Bu Çocuğun eğitime ihtiyacı var. Onun bir geleceği var.
هذا الفتى لابد أن يحصل على التعليم أن لديه مستقبل

Starbuck, Bu çocukta çıkartmamız gereken bir kurşun var ama bizden beklememizi istiyor.
فاتنة الفضاء , هذا الفتى لديه رصاصة بحاجة لإستخراجها ويطلب منا التمهٌل

Şu Çocuğun ebeveynleri on dört yaşında gösteren çocuklarına... - ...mayo giydirme ihtiyacı hissetmemiş.
ووالدا هذا الفتى لا يعتقدا بأنه بحاجة لملابس سباحة رغم انه يبدو بعمر الـ 14