Ama tek düşünebildiğim şey... Bunun senin için ne kadar zor olduğu... | Open Subtitles | .. لكن كل ماأفكر فيه هو مدى صعوبة هذا بالنسبة لك |
- Tatlım, Bunun senin için ne kadar zor olduğunu tahmin bile edemem.. | Open Subtitles | أنت تعلم؟ لا أستطيع حتى تخيل مدى صعوبة يجب أن يكون هذا بالنسبة لك... |
Bak, Bunu sana aldım. | Open Subtitles | هنا، وأنا حصلت على هذا بالنسبة لك. |
Selam, Bunu sana aldım. | Open Subtitles | مهلا، أنا حصلت على هذا بالنسبة لك. |
Bu senin için fazla mı teorik? | Open Subtitles | هل هذا بالنسبة لك غير منطقي ، هاه ؟ |
Dostum, Bunu senin için bırakmış olmalı. | Open Subtitles | المتأنق، وقال انه يجب أن يكون ترك هذا بالنسبة لك. |
Bunun senin için ne kadar zor olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أنا أفهم مدى صعوبة هذا بالنسبة لك |
Bunun senin için nasıl olduğunu düşününce... | Open Subtitles | عندما أفكر كيف كان هذا بالنسبة لك |
Bunun senin için ne denli zor olabileceğinin farkındayım. | Open Subtitles | أنا أعلم مدى صعوبة هذا بالنسبة لك |
Bunun senin için ne kadar acı verici olduğunu görebiliyordum. | Open Subtitles | كم كان مؤلم هذا بالنسبة لك |
Bunun senin için ne kadar acı verici olduğunu görebiliyordum. | Open Subtitles | كم كان مؤلم هذا بالنسبة لك |
H.R. Bunu sana yapmış. | Open Subtitles | جعلت H.R. هذا بالنسبة لك. |
Bu senin için. | Open Subtitles | هذا بالنسبة لك. |
Bu senin için. | Open Subtitles | هذا بالنسبة لك. |
Bunu senin için yaparsam, ölmeme müsaade etmeyeceğine dair söz ver bana. | Open Subtitles | وعد مني أذا أنت تركتينى أموت سأفعل هذا بالنسبة لك. |
- Bunu senin için yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أفعل هذا بالنسبة لك. وأفعل ذلك من أجلك. |