"هذا به" - Traduction Arabe en Turc

• Bunu ona
• Ona bunu

- Kes. Hayır, bunları duyması gerek. Bunu ona sen yaptın.
لا , انها بحاجه أن تسمع هذا لقد فعلت هذا به

Ve şimdi herhangi bir yerde olabilir, ve de Bunu ona ben yaptım.
و الآن يمكنه أن يكون بأي مكان و أنا التي فعلتُ هذا به

Hayatta bir sürü şeyin mahvına neden oldum. Bunu ona yapamam, bana ihtiyacı var.
.لقد دمرت الكثير من الأشياء في حياتي .لا يمكنني أن أفعل هذا به, فهو يحتاجني

Prosedürü biliyorum, ama Ona bunu yapamayız.
أنا أفهم ما يقول. لكن لا يمكننا أن نفعل هذا به.

Ona bunu kim yaptıysa, yavaşça öldürmek için yapmış.
أي من كان فعل هذا به أراد له أن يموت ببطء

- Bunu ona iki kez yapma. - Sağolun, Bay Kramer.
لا تفعلى هذا به مرتين شكراً, يا سيد كرامر

Bunu ona yapabildilerse demekki, aramızdan herhangi birine de bunu yapabilirler.
و لكنهم فعلوا هذا به و هذا يعنى انه باستطاعتهم فعله لأى منا

Bunu ona yapan iblis hakkında daha fazla bilgi sahibi olmadan olmaz.
ليس من دون معرفة الشيطان الذي فعل هذا به

Bunu ona ben mi yaptım diye merak ediyordum. Biraz sert davrandım.
لا، أتساءل إن كنت من فعل هذا به كنت قاسية عليه

Raj beni affetmişken... Bunu ona nasıl yaparım?
حبيبى راج , قد سامحني فكيف استطيع أن افعل هذا به

Kanka Kanunu diye bir şey var ve ben Bunu ona yapamam.
هناك قانونٌ أخويّ، و لا يمكنني فعلُ هذا به.

Kyle için çok utanıyorum, kalbimi kırdığı için Bunu ona yaptım.
ياله من عار "على "كايل يكسر قلبي ان افعل هذا به

Ben sadece Bunu ona yapanları bulmaya çalışıyorum.
إنّي أحاول إيجاد الناس الذين فعلوا هذا به.

Bunu ona yapan hileli kod, nereden geldi?
الشيفرة المؤذية التي فعلت هذا به من أين أتت؟

Gördüğünüz gibi Bunu ona çete arkadaşları yaptı.
كما ترون، أصدقائه في الجريمة المنظمة، فعلوا هذا به.

Bunu ona yapamam.
لا يمكنني أن أفعل هذا به 91 00: 03: 20,382

Bunu ona biri yapmış olmalı.
شخص فعل هذا به لابد أن أحدا قد قتله

Onun peşinden koşuyor gibi yapıp aslında Ona bunu kimin yaptığını soruşturuyor olacağız.
أود أن نتظاهر بأننا لازلنا نطارده ولكن بالحقيقه سنكون نحقق لمعرفة من فعل هذا به

Ona bunu yaptılar ve onun hayatını değiştirme fırsatımız varsa bunu değerlendirmeliyiz.
هم من فعلوا هذا به. ولو كانت لدينا فرصة لتغيير حياته, علينا أن نستغلها.

Önemi var çünkü ben onun annesiyim, ve Ona bunu ben yapmış olamam.
, مهم لانني أمه و لا يمكنني فعل هذا به

Beni ve gösterini Ona bunu yapmak için kullandın.
أنت استخدمتني و العرض من أجل فعل هذا به