Bütün bunları sat ve parayı birlik fonuna koy. | Open Subtitles | قم ببيع كل هذه الأغراض و ضع النقود فى صندوق السريه |
Bunların hepsi Japon pilotun üzerinden mi çıktı. bunları çevirin. | Open Subtitles | أعد هذه الأغراض للطيار اليابانى وترجم لى هذا |
bu eşyaları evde bıraktıklarına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق انهم تركوا كل هذه الأغراض في البيت. |
Yardım baloları düzenliyor, sonra da bu şeyleri topluyor. | Open Subtitles | انه يعطي لأسباب انسانية وبعدها يجمع كل هذه الأغراض |
Bu eşyaların sorumluluğu teslim edilene kadar sizdedir. | Open Subtitles | هذه الأغراض يجب أن تبقيها عندك في كل الأوقات، حتى التسليم |
Onun tüm eşyaları bunlar. Burada bir yerde olmalı. | Open Subtitles | في كل هذه الأغراض يجب أن يكون في مكان ما هنا |
Ben bunları yerleştirince, tamam mı? | Open Subtitles | عندما أنتهي من وضع هذه الأغراض جانبا , أوكي؟ |
Tamam, madem öyle istiyorsun bunları kendi odama alırım. | Open Subtitles | إذا كان هذا ما تريده سأضع هذه الأغراض في غرفتي |
bunları alırsam, senin daha fazla çalışman gerekecek yani evde daha az olacaksın. | Open Subtitles | إن ابتعت كلّ هذه الأغراض فستُضطر للعمل أكثر مما سيزيد من فترة غيابك عن المنزل |
Okuldan önce bunları aldığınız için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا لسماحك لي بجلب هذه الأغراض قبل المدرسة |
Bence siz gidip elinizi bir doktora gösterin ben bunları gönderirim. | Open Subtitles | أتعلم؟ عليك فعلاً أن تدع الطبيب يلقي نظرة على ذلك سأوصل هذه الأغراض |
bunları satın almak için parayı nereden buldunuz? | Open Subtitles | من أين حصلتم على النقود لشراء كل هذه الأغراض ؟ |
Bak, kız muhtemelen bu eşyaları istemiyordur bile. | Open Subtitles | . انضري , ربما هي لم تعد تُريد هذه الأغراض بعد الأن |
Tüm bu eşyaları yurt odana götürmek zorunda olmadığının farkında mısın? | Open Subtitles | أنتِ تُدركين أنّه ليس عليكِ أخذ كلّ هذه الأغراض معكِ لغرفة سكنكِ الجامعيّة؟ |
Bütün bu eşyaları alman... Bunlar Hope ile ilgili değil mi? | Open Subtitles | لشرائك كل هذه الأغراض إنه يتعلق بالأمل أليس كذلك ؟ |
Yardım baloları düzenliyor, sonra da bu şeyleri topluyor. | Open Subtitles | انه يعطي لأسباب انسانية وبعدها يجمع كل هذه الأغراض |
Belki de Bu eşyaların bazılarını atmayı düşünmelisin. | Open Subtitles | ربما يجب عليكي أن تفكري في التخلص من بعض هذه الأغراض |
Özel eşyaları bunlar mı? | Open Subtitles | هذه الأغراض الشخصية؟ |
Yanlış ellerde olsa, Bu eşyalar şehri yok edebilir. | Open Subtitles | هذه الأغراض إن وقعت بالأيادي الأثيمة فستدمر المدينة. |
Şu eşyalara bak adamım. | Open Subtitles | انظر إلى هذه الأغراض يا رجل |
Şu malzemeleri toplayıp mekiğe gidelim. | Open Subtitles | برأيى لنجمع هذه الأغراض ونتجه إلى المكوك |
Cidden kullanmış mı bu malzemeleri? | Open Subtitles | أقصد، هي استخدمت هذه الأغراض فعلاً؟ |
O kadar da kötü değil. hepsini satıyor. | Open Subtitles | أنظر, الأمر ليس بذاك السوء, إنها تبيع كل هذه الأغراض |