"هذه المهمة" - Traduction Arabe en Turc

• Bu görev
• bu işi
• Bu iş
• bu görevin
• bu göreve
• bu görevde
• bu görevden
• bu görevle
• bu işe
• Bu işin
• bu görevi
• bu işte
• görev bu
• bir görev
• bu misyon

Eh, Bu görev için daha iyi bir adam düşünemiyorum.
لا أفكّر في رجل أفضل منك من أجل هذه المهمة.

Bu görev çok önemli, fazla bir zaman da yok.
هذه المهمة غاية في الأهمية لذا، ليس لدينا وقت كثير

Sizden bu işi ne pahasına olursa olsun yapmanızı bekliyorum.
أتوقع منكم القيام بكل ما يلزم لتأكيد نجاح هذه المهمة

Evet, Bu iş için en iyi adamlarınızı istiyorum.
نعم، أريد بعض من أفضل الرجال الخاص بك على هذه المهمة. جريمة؟

Eğer bu görevin arkasındaki gerçek nedenle ... bana gelmiyorsan, tamam.
لو لم تخبرني بالهدف الحقيقى من هذه المهمة ففي هذه الحالة

CA: Birkaç yıl önce, bunlardan birinin fotoğrafını çekmek için bu göreve baş koydunuz.
ك.أ: منذ بضع سنوات، باشرت هذه المهمة لمحاولة تصوير أحد هذه الأشياء.

Evet, ama gözetleme işi değildi. bu görevde gözetleme gerekmiyor.
لكن ليس فى مراقبة هذه المهمة لا تحتاج إلى مراقبة

Başta Bu görev basit görünüyor olabilir, ama düşündüğün kadar kolay olmayacak.
هذه المهمة قد تبدو سهلة من البداية ولكنها ليست سهلة كما تعتقدين

Bugün burada olan herkes Bu görev için her riski almaya hazırlıklı geldiler.
كل من أتى إلى هنا كان مستعداً للمخاطرة بكل شيء لإنجاح هذه المهمة

Belki de size verdiğim Bu görev bana yardımcı olabilecek bir şeye çıkar.
ربما تكون هذه المهمة التي لدي من أجلك قد تقود لشيء قد يساعدني.

Bu görev senin kendini bana ve krallıktakilere kanıtlaman için,
هذه المهمة هي اخر فرصة لتثبت لي أنا و للمملكة

bu işi bitirdikten sonra, size yeterli miktarda para getireceğim.
بعد أن أنهي هذه المهمة سأحضر بعض النقود لترتيب أموركم

bu işi aldıktan hemen sonra, kendimi bir sinir bozukluğunun eşiğinde hissettim.
فور أن قبلت هذه المهمة شعرت وكأني كنت على وشك الانهيار النفسي

Bu iş bittiğinde, bu yüzü alıp... yakmanı istiyorum.
عنما تنتهى هذه المهمة أريدك أن تاخذ هذا الوجه و تحرقه

Bu iş için uygun kişi o olabilir.
ربما يكون هو الشخص المناسب لأداء هذه المهمة

Oradan ayrılmadan önce bana bu görevin her şeyi değiştireceğini söylediniz.
قبل رحيلى لقد أخبرتنى أن هذه المهمة قد تغير كل شئ

bu görevin güzelliği nereye değil ne zaman gideceğimize karar vermemiz gerektiği.
يكمن جمال هذه المهمة في أن السؤال الحقيقي ليس أين، بل متى

Onları bu göreve yollayan kişiyi biliyor olmalılar.
لابد ان يعرفوا اسم الرجل الذي ارسلهم في هذه المهمة

Walt'i bu göreve kimse yollamadı.
لم يأمر والت احدٌ ان يذهب في هذه المهمة.

Bu tecrübeyi kullanma zamanı gelince, bu görevde yer almak istiyorum. - Janet sana katılıyor mu?
حينما يأتي الوقت لاستعمال هذه الخبرة سوف أقود هذه المهمة

- O zaman neden... Dinle. Sabah bu görevden alındığım bildirildi.
اسمعى, لقد طلبت اعفائى من هذه المهمة هذا الصباح.

Eğer siz de diğer insanlar gibiyseniz, bu görevle felç olacaksınız.
اذا كنت مثل أغلبية الناس فإنك ستعجز عن اتمام هذه المهمة.

İçinde kapalı kalan tüm duyguları bu işe kanalize ediyordu.
استجمع الشعور المكبوت في داخله واستعان به لتنفيذ هذه المهمة.

Bu işin sana mantıklı geldiğini biliyorum.
أعرفُ أنَ هذه المهمة منطقيَة بالنسبةِ لك

bu görevi bir kayıpla tamamlamaları onlar için bir mucize.
إنه لمن المعجزة أن تنتهي هذه المهمة بـ إصابة واحدة

bu işte yanımda olmanı isterdim ama senin buradaki görevin daha ağır gibi.
كنت أود أن تكون معى فى هذه المهمة لكن يبدو ان لديك مهمة أصعب هنا.

Bundan sonra, gizli görev bu zannedin!
كي أكون دقيقاً هذه المهمة يجب أن تكون سرية

bir görev değişikliği yapabilir misiniz? Hayır mı? !
هذه المهمة خطيرة جداً ارسلوا بديلاً عني لا أريد الموت

Nihayetinde onlar bu misyon için hazırlanan asker değiller.
وهؤلاء ليسوا جنودا مهيئين لأداء هذه المهمة على الإطلاق.