"هذه في" - Traduction Arabe en Turc

    • bu
        
    • bunları
        
    • Bunu da
        
    • Bunlar
        
    • Bunu bir
        
    • bunlardan
        
    • için bunu
        
    HIV, bu kadar kolay idare edilmesine rağmen neden bu kadar tepki görüyor? TED لماذا يثير الفيروس ردة الفعل هذه في حين أنه يمكن التحكم فيه بسهولة؟
    Biz teknolojiyi geliştirdik ve bir dizel jeneratör gibi sabit kirlilik kaynaklarından kirlilik ele geçirecek bu versiyonu yarattık. TED طورنا التقنية وصنعنا هذه في نسختها المعدّلة التي التقطت التلوث من مصادر تنتج التلوث بشكل ثابت، مثل مولد الديزل.
    bu aslında bu hastayı tedavi etmekte kullandığımız akıllı bir bio-malzeme. TED هذه في الواقع مادة حيوية ذكية استخدمت بالفعل لعلاج هذا المريض.
    bunları sokak lambasına tutturulmuş olarak buldum da heder olmasın istedim. Open Subtitles وجدت هذه في سلة المهملات وظننت أن لا نهدر أياً منها
    Bunu da birinin çöpünde buldum, hayalet gördüğümü sandım. Open Subtitles وعثرت على هذه في قمامة احدهم إعتقدت باني قد رأت شبحاً
    Bunlar bayanların bekarlığa veda partisi ürünleri. O aslında bir "yenilebilir iç çamaşır." Open Subtitles إنها مقالب لـ حفلات توديع العزوبية هذه في الحقيقة ملابس داخلية قابلة للأكل
    bu, açıkca Allahın belası, yalancılar için yasal bir dildir. Open Subtitles هذه في اللغة القانونية من أجل كذبة عادية تردده الاخرس
    Bir kaç dakika içinde bu telefon kartının menşesini çıkartabilirim. Open Subtitles يمكنني الحصول على مصدر لبطاقة الهاتف هذه في دقائق معدودة
    bu saatten sonra bundan bir tane daha nerede bulacağım ben? Open Subtitles من أين سأحضر واحدة من هذه في هذا الوقت من اليوم؟
    Onu bıçaklamadan önce ya da sonra, bu kemikleri boğazına sokuşturdunuz mu? Open Subtitles هل أقحمت عظام الوطواط هذه في حنجرتها قبل أو بعد طعنها ؟
    bu kravatı sabah programında giyemezsin. - Ne? - Çok dikkat dağıtıcı. Open Subtitles لا يمكنك إرتداء ربطة العنق هذه في برنامج صباحي إنها ملهية، اخلعها
    bu yemek partisi aslında hepinizi buraya toplamak için bir oyundu... Open Subtitles كانت حفلة العشاء هذه في الواقع حيلة لكي أجعلكم تأتون الليلة
    Rahatsız ettiğim için kusura bakma. bunları... bunları evde unutmuşsun. Open Subtitles آسف لازعاجك تركتِ هذه في المنزل اعتقدتُ أن أسلمهم لك
    Hep beraber, bunları posta kutularına atıp güç sahibi insanların burnunun dibine sokabiliriz. TED معاً نستطيع وضع هذه في صناديق البريد و تحت نظر أصحاب النفوذ.
    Büyük hayal ise bunları su ve elektrik erişiminin olmadığı şebeke dışı yerlere farklı bir ekosistem olarak kurmak. TED الحلم الكبير هو بناء هذه في أماكن خارج التغطية، حيث لا تصل المياه والكهرباء، كنظام بيئي مستقل.
    Oradan kaçarken Bunu da çaldım. Open Subtitles متأسف لأنّي خذلتك سرقت هذه في طريق خروجي
    Al bakalım, ucube. Bunu da ailenle birlikte çöpe at. Open Subtitles تفضل، أيها المسخ، لما لا تضع هذه في القمامة التي تنتمون لها جميعاً
    Bunu da eğlence için kasaya koy. Open Subtitles ضعي هذه في الخزنة، من أجل المتعة.
    Bunlar, aslında kemikte delik açmak için kullanılırlar ve kemik iliğini veya örnek kemik lezyonlarını toplar. TED هذه في الحقيقة تستعمل في الحفر داخل العظم لتجمع أجزاء من النخاع العظمي او عينات من إصابات العظم
    Ve sonra birkaç farklı etkin nokta daha göreceksiniz, çünkü Bunlar tümör. TED بعدها سترون عددا قليلا من البقع الساخنة، و هذه في الحقيقة واقع هي الأورام.
    Bunu bir adamın etine batırınca... bunu yaptığınız için sizi alkışlayıp seveceklerdir. Open Subtitles أغرس هذه في لحم الرجل الاخر وبعد ذلك سيصقفون لك ويحبونك على ذلك
    Sanırım her masaya bunlardan birer tane koymamız gerekiyor, değil mi? Open Subtitles اعتقد انهُ يفترض ان نضعَ واحدة من هذه في كل طاولة؟
    Kiki, benim için bunu dolaba asar mısın lütfen? Open Subtitles كيكي , هل تعلقين هذه في الدولاب من أجلي , لو سمحتي ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus