lvy, seni sonsuza dek kaybettim sandım.Neden kaçtın? | Open Subtitles | أيفي ، ظننت أني فقدتك للأبد لماذا هربتِ ؟ |
-Hangi tımarhaneden kaçtın sen? | Open Subtitles | من أي مجموعة منزلية هربتِ تجعلكِ تتجرئين لتتحدثي إلي |
Seni kontrol ediyorlardı, ve sende kaçtın. Ve sende şimdi ailen yokmuş gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | لقد كانا يتحكمان بكِ و لهذا هربتِ و الآن أنتِ تتصرفين و كأنهما غير موجودان |
Eğer kaçarsan sence ne yaparlar? | Open Subtitles | ماذا تظنين أنهم سيفعلون إن هربتِ برأيك ؟ |
Eğer insanlar bir şekil değiştiren ile kaçtığını öğrenirse intikam almak isteyecekler. | Open Subtitles | إذا عرفت جماعتكِ أنكِ هربتِ مع متغير سيبحثون عن رد الدين |
Bir süre sonra, 1969 yılında, Hiddensee Adasından Danimarka'ya kaçtınız. | Open Subtitles | بعدها بقليل، في 1969، هربتِ من جزيرة "هيدنزي" نحو "الدينمارك" |
Polisten kaçtın, iki ajanın hayatını tehlikeye soktun. | Open Subtitles | لقد هربتِ من الشرطة وعرّضت حياة عميلتين للخطر |
Demek istediğim, oğlumu da yanına alarak başka bir adamla kaçtın. Bazı güven sorunlarım var. | Open Subtitles | أعني ، لقد هربتِ مع رجُل آخر وأخذتِ ابني |
Önce sen. Bölüm'den nasıl kaçtın? Takip cihazını nasıl çıkarttın? | Open Subtitles | أنتِ أولاً، كيف هربتِ من "الشعبة" كيف أزلتِ جهاز التعقب؟ |
Her sene bir şekilde bundan kaçtın. Sıra sende. | Open Subtitles | لقد هربتِ من هذا كل عام لكن هذه المرة هو دورك |
Bir takım bazı kötü şeyler yaptın, bu yaptıklarınla yaşayamayacağın şeyler o yüzden buraya kaçtın. | Open Subtitles | لقد فعلتِ أشياء،أشياء فظيعة لم تستطيعى أن تتعايشى معها. لذلك هربتِ إلى هنا. |
6 ay bile olmadı daha, Henry idamını istediği için kuleden kaçtın ve ortadan kaybolmaya hazırdın. | Open Subtitles | منذ ستة شهور فائتة ، هربتِ من البرج وكنتِ على أستعداد للأختفاء بسب أن هنري يريدكِ ميته. |
Hastaneye yatıp dinlen demiştim. Neden kaçtın? | Open Subtitles | لقد طلبت منكِ أن تأخذي أيام للراحة ، لما هربتِ ؟ |
12 yaşında oradan kaçtın, ve o zamandan beridir sokaklarda yaşıyorsun. | Open Subtitles | هربتِ بعمر الـ 12، وتعيشين بالشوارع منذئذٍ. |
- kaçtın. - Orayı terk ettim. Seni haklamıştım. | Open Subtitles | ــ لقد هربتِ ــ لقد غادرت, لقد تمكنت منك |
- kaçarsan, ya da önce beni öldürür ve sonra kaçarsan, başka bir görüşme olmaz. | Open Subtitles | , لو هربتِ , أو لو قتلتِني ثم هربتِ لن تكون هناك محادثة مثل ذلك |
- kaçarsan, ya da önce beni öldürür ve sonra kaçarsan, başka bir görüşme olmaz. | Open Subtitles | , لو هربتِ , أو لو قتلتِني ثم هربتِ لن تكون هناك محادثة مثل ذلك |
Çocukları terkedip, Meksika'ya kaçtığını düşündüm. | Open Subtitles | ظننتُ أنّكِ هربتِ للمكسيك وهجرتِ الأطفال. |
Teyzemin evinden gece yarısı kaçtınız. | Open Subtitles | هربتِ من منزل عمتي في منتصف الليل. |
Genelevden kaçmıştın ve o zamandan beri de kaçıyorsun. | Open Subtitles | لقد هربتِ من بيتِ الدعارة ومن ذلك الحين وأنتِ تهربين. |
Dün akşam seninle söyleşi yapamadan Altın Küre Ödülleri'nden kaçıp gittin. | Open Subtitles | لقد هربتِ من حفل الغلوب الليلة الماضية قبل أن أتمكن من الحصول على اقتباس |
Ama bunun yerine kendi düğününden kaçmayı seçtin. | Open Subtitles | لكن بدل ذلك، لقد هربتِ .في حفل زفافك |
Bugün kaçtığın zaman "Bu kadarını ben bile ummuyordum" diye düşündüm. | Open Subtitles | عندما هربتِ اليوم... توقعت، حتى أنا لمَ تمنيتُ لأكثر من هذا. |
Sen bu cehennemden kaçtıktan sonra, evine döndüğün anda her şey tekrar baştan başlayacaktır. | Open Subtitles | كل هذا الجحيم الذي هربتِ منه للتو سيبدأ مجدداً في اللحظة التي ستعودين فيها للوطن |
kaçtıysan bize giriş ve çıkış yolunu gösterebilirsin o halde. | Open Subtitles | أجل، ولكن إذا هربتِ فيمكنك أن تبيني لنا طريق الدخول والخروج |
Bu yüzden o adamla birlikte kaçmışsın. | Open Subtitles | لهذا هربتِ بعيداً لتبقين مع تلك القذارة. |