"هناك أمور" - Traduction Arabe en Turc

    • şeyler var
        
    • şey var
        
    • şeyler vardır
        
    • Bazı şeyleri
        
    • şeyler vardı
        
    • bir şeyler
        
    • bazı şeyler
        
    • fazlası var
        
    • meseleler var
        
    • bazı şeylerin
        
    Belli zamanlarda gerçekleşmesi gereken şeyler var. Gerçekleşmelerini sağlamak için buradayım. Open Subtitles هناك أمور يجب أن تحدث بوقت محدد، أنا هنا لأظمن حدوثها
    Dosyada olsa bile mantıksız olan bir şeyler var ama. Open Subtitles ،لكن هناك أمور تبقى بدون تفسير .حتّى لو كنتُ كذلك
    Galiba hakkımda hâlâ bilmediğin şeyler var. Open Subtitles أعتقد لا يزال هناك أمور عني لا تعرفينها.
    Tek dediğim, Lana hakkında bilmediğin bir sürü şey var. Open Subtitles ما أقوله هو أن هناك أمور كثيرة تجهلها عن لانا
    Ahbap, bu akşam yapabileceğimiz bir sürü güzel şey var, baksana. Open Subtitles هناك أمور شيقة و عديدة بإمكاننا فعلها الليلة يا صديقي, أنظر
    Patronlarımızdan biri olan Gideon, asla kurtulamayacağınız, size bağlı olan şeyler vardır, derdi. Open Subtitles غيديون احد رؤسائنا ان هناك أمور تلتصق بك بحيث لا يمكنك إزالتها ابدا
    Ve Bazı şeyleri bilmemen senin için daha güvenli, tamam mı? Open Subtitles وتعرفين أن هناك أمور لا يمكنك معرفتها حرصا على سلامتك، صحيح؟
    - Düşünecek başka şeyler var. - Ne gibi? Open Subtitles هناك أمور أخرى يجب النظر فيها مثل ماذا ؟
    Seni hoşlanmanyacağın, ama benin söylemem gereken bazı şeyler var. Open Subtitles هناك أمور بشأني أنا بحاجة لأن أخبرك بها وهي لن تروقك.
    Anlıyorum. Fakat hâlâ halledilmesi gereken şeyler var. Open Subtitles مفهوم، ولكن هناك أمور أخرى لابد من متابعتها
    Sana hâlâ söylemem gereken bazı şeyler var. Open Subtitles لفترة أطول لازال هناك أمور أريد أن أخبركِ بها
    aa, ailemle ilgili bazı şeyler var ve gerçekten gitsem iyi olur. Open Subtitles هناك أمور مع والداي وعائلتي ربما يجب ان اذهب
    Hayatta basketboldan daha önemli şeyler var. Open Subtitles هناك أمور في الحياة أكثر أهمية من كرة السلة
    ..hayatımda hoşuma gitmeyen şeyler var, ama hoşuma giden pek çok şey de var. Open Subtitles هناك أمور لا أحبها في حياتي و هناك الكثير من الأشياء الجيدة
    Ona söylemeyeceğim ama Bay Eagles'ın söylediklerinde katıldığım bir kaç şey var. Open Subtitles لن أخبره بذلك لكن هناك أمور في موقف السيد إيغلز أوافقه فيها
    Dinle, kişisel algılama ama asıl senin düşünmediğin çok şey var. Open Subtitles لا تعتبرها مسألة شخصية ولكن هناك أمور كثيرة لم تفكر بها
    Ve o noktaya gelebilmemiz için, bence yapmamız gereken bir kaç şey var. TED ولكي نتمكن من الوصول إلى تلك النقطة، أعتقد بأن هناك أمور عدة يجب علينا فعلها
    Fakat, ana yıldız hakkında, alınan toplam ışık miktarından başka bilmeniz gereken daha fazla şeyler vardır. TED على كل حال، هناك أمور أكثر لمعرفتها حول النجم الأم من فقط مقدار الضوء الذي تستقبله إجمالا.
    Şimdi, yıllar boyunca bir gazeteci o ya da bu sebeple öğrendiği Bazı şeyleri haber yapamıyor. Open Subtitles الآن ، خلال سنوات من حياتي كمراسل عرفت أن هناك أمور لا يجب أن أعلنها
    Annenin ve benim senden saklama kararı aldığımız bazı şeyler vardı. Open Subtitles لقد كانت هناك أمور محددة قررت أنا ووالدتك ألا نخبرك بها
    Öyle. Ama hayatımda bazı şeyler oldu, göz ardı etmek istemediğim işaretler. Open Subtitles أنا كذلك، لكن هناك أمور حدثت في حياتي، إشارات لا أريد إهمالها
    İyi,fazlası var. Open Subtitles هناك المزيد هناك أمور تتعلق بكثيرين غيري
    Acilen ilgilenmeniz gereken ciddi meseleler var. Open Subtitles هناك أمور خطيرة تستلزم اهتمامكِ العاجل.
    Bundan biraz daha önemli bazı şeylerin olabileceğini düşünmeye başladım. Open Subtitles بدأتُ أفكّر بأنَّ هناك أمور أكثر أهمية بقليل من ذلك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus