Peki niçin gelişmiş ülkelerdeki milyarlarca insanın yüz yüze kaldığı küresel problemleri ele alan daha fazla girişim yok? | TED | فلماذا ليس هناك المزيد من هذه الشركات التي تعالج هذه المشاكل العالمية التي تواجه مليارات الناس في الاقتصادات النامية؟ |
Fakat eğer düşünürseniz ve organize olursanız zeminden çok daha fazla destek görürsünüz. | TED | لكن هناك المزيد من الضغوط من القواعد اكثر مما تعتقدون، إذا بدأنا بالتنظيم. |
Bu dünyadan ayrıldığında, daha fazla Siberler olacağı konusunda bizi uyarmıştın. | Open Subtitles | عندما غادرت هذا العالم حذرتنا أنه سيكون هناك المزيد من السيبرانيين |
Biliyorum ve eminim o taşlı noktada bundan çok daha fazlası var. | Open Subtitles | إن أنفي يخبرني بأن هناك المزيد من الأشياء الجيدة في تلك الصخور |
Kane'e de ki; vaktimi boşa harcamayı keserse geldiği yerde daha çok var | Open Subtitles | وأخبر كين بأن هناك المزيد من هذا ولكن فقط إذا توقف عن إهدار وقتي |
Daha başka güvenlik ihlali olmamalı. | Open Subtitles | لا يجب أن يكون هناك المزيد من الإختراقات الأمنيه |
Keşfedilmeyi bekleyen milyonlarca gezegen daha var. | Open Subtitles | أنا متأكدة بأن هناك المزيد من العوالم لإستكشافها |
Ama gerçeği söylemek gerekirse, bir tarafın diğerinden daha fazla askeri var. | Open Subtitles | أيجب قول الحقيقة؟ سيكون هناك المزيد من الجنود في جهة وليس بالأخرى |
Ne dersin Jared, sence orada daha fazla hazine var mı? | Open Subtitles | ما رأيك، جاريد؟ كنت تعتقد هناك المزيد من كنز أسفل هناك؟ |
Bu dünyadan ayrıldığında, daha fazla Siberler olacağı konusunda bizi uyarmıştın. | Open Subtitles | عندما غادرت هذا العالم حذرتنا أنه سيكون هناك المزيد من السيبرانيين |
Biz, kanıtları işleme tutarız. İşlenecek daha fazla kanıt yok elimizde. | Open Subtitles | لقد عملنا على الأدلة ليس هناك المزيد من الأدلة لنعمل عليها |
Belli ki aptalca değilmiş, çünkü müdahele toplantısı hakkındaki müdahele toplantısında daha fazla aptalca müdahele toplantısı yapmamak hakkında anlaşmıştık. | Open Subtitles | حسنا، من الواضح بأنه لم يكن كذلك، لأننا اتفقنا على ألا تكون هناك المزيد من التدخلات الغبية على تدخلات تدخلاتنا |
daha fazla saklanmak yok. Emrindeki tüm Lycanların senin kadar güçlü olduğunu düşün. | Open Subtitles | لن يكون هناك المزيد من الإختباء، كل مُستذئب في مكانتك سيكون قوي مثلك. |
daha fazla adam var! daha fazla adam var, Enjolras! | Open Subtitles | هناك المزيد من الرجال هناك المزيد من الرجال ، انجولراس |
Bu şirkette artık daha fazla kavga olmayacak. daha fazla iç kavga olmayacak. | Open Subtitles | لا هناك المزيد من المُشاجرات في هذه الشّركة ولا مزيد من الصّراعات الدّاخلية |
Bir şeylerden biraz daha fazla olabilir diye düşünüyorum sadece. | Open Subtitles | أعتقد فقط أنه قد يكون هناك المزيد من كل شئ |
Kodu sen yükledin. Artık senin gibi daha fazlası var. | Open Subtitles | لقد حملت الشيفرة هناك المزيد من أمثالك الآن |
Bodrumdaki kasada gazlı önlemden daha fazlası var. | Open Subtitles | هناك المزيد من الغاز حراسة قبو الطابق السفلي. |
Durum böyleyse, sanırım bu resimlerden daha çok var. -Bul o zaman. | Open Subtitles | إذا كان هذا هو الحال، أنا أراهن هناك المزيد من أين جاء هؤلاء من. |
Geldiği yerde daha çok var! Ah, oğlumun o fahişe otelinde ders çalışamaması... benim suçum oldu öyle mi? | Open Subtitles | هناك المزيد من المكان الذي يأتي منه ذلك إذاً الآن هو خطئي |
Daha başka müze ya da dükkan yok, sadece evler ve insanlar. | Open Subtitles | ليس هناك المزيد من المتاحف ولا المخازن، فقط منازل، وشعب |