"هناك علامة" - Traduction Arabe en Turc

    • izi var
        
    • bir işaret
        
    • bir iz
        
    • işaret var
        
    • işareti var
        
    • işaret vardı
        
    • iz yok
        
    • iz vardı
        
    Bu ağıcın arka tarafında da yanık izi var. Open Subtitles هناك علامة احتراق في خلفية هذه الشجرة,أيضا
    Doğum izi var. Sıra sıra altılar. Open Subtitles هناك علامة ولادة , سلسلة ستات العلامة التي أخبرنا عنها الكتاب المقدس
    Eğer evlenmemiz gerekseydi bize net bir işaret gönderirdi. Open Subtitles لو كان المفروض ان نتزوج, لكانت هناك علامة.
    Keşke Tanrı, seninle Peter Donahue'nun birlikte... olmanız gerektiğini belirten bir işaret gönderseydi. Open Subtitles اتمنى لو كانت هناك علامة من اله تخبرنا انه انت وبيتر دوناهيو يجب ان تكونا معاً
    Ve hala ne şehirden ne de halkından bir iz bile yok. Open Subtitles المرأة المعجزة: ولا يزال هناك علامة على المدينة أو سكانها.
    İstediğiniz resimleri çekiyordum ki bir baktım orda bir işaret var ve yerde de numaralar, ve düşündüm ki"Neden rastgelemsi türetilmiş fonksiyon bazlı bir paradigma olsun ki?" Open Subtitles كنت في الخارج ألتقط الصور التي طلبتها و كان يوجد هناك علامة و أعداداً على الأرض لمَ لا نفترض دالة مولدة عشوائية ظاهرية صيغة جذرية موجه ظرفياً؟
    Bir de üzerinde bu kocaman soru işareti var. Tasarımını seviyorum, tam da TED وكان هناك علامة استفهام ضخمة. أنا أحب التصميم ، علي أي حال ،
    Ben sürerken bir restoranın üzerinde işaret vardı. Open Subtitles هناك علامة على مطعم لقد سبق لي القيادة لهناك
    Battery and Clay'deyiz, ama iblisten hiçbir iz yok. Open Subtitles نحن في البطارية والطين، ولكن ليس هناك علامة على أي الشياطين.
    Görüyorsunuz ya, cesette tam anlayamadığımız bir iz vardı. Open Subtitles هناك علامة على الجثة لم نفهمها
    Cinsel saldırı izi var mı? Open Subtitles هل هناك علامة على الإعتداء الجنسي؟
    Onda da bir iz var mıydı? Neden bir dağlama izi var? Open Subtitles إذن كان هناك علامة علامة ماذا؟
    Koltukta yanık izi var mı? Open Subtitles هل هناك علامة محروقة؟
    Zorla girildiğine dair bir işaret yok. Open Subtitles ليس هناك علامة على الدخول عنوة وبالنظر إليها
    Eğer oğlu için yaptığı çaresiz aramalar onu umutsuzluğa ittiyse şimdi onun çaresizliğini paylaşıyorum bu dolapların arasındaki bir işaret, bir ümit ışığı beni buraya getiren yolculuk için küçük bir teyit nafile olmayacaktı. Open Subtitles إذا كان بحثه اليائس عن علاجٍِ لإبنه قد أوهمه, فأنا أشاركه الآن هذا اليأس.. أنه من بين هذه الجوارير هناك علامة, بصيص ضوء,
    Oldukça hasar görmüştü, ama kendisinden bir iz yoktu. Open Subtitles لقد سُحقت بطريقة سيئة ولكن لم يكن هناك علامة لوجوده
    Artık sırtımda bir işaret var. Open Subtitles اصبحت هناك علامة على ظهرى الآن
    Baba, bak. Önünde tarihi eser işareti var. Open Subtitles أبي، هناك علامة تاريخية أمامنا دعنا نتوقف ونراها
    Onun arkasındaki duvarda bir işaret vardı. Open Subtitles كانت هناك علامة على الحائط من خلفه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus