Dışarıda hayatını bir kutuda geçirmeyecek kadar çok fırsat var. | Open Subtitles | هناك فرص كثيرة في الخارج عوضاً .عن قضاء حياتك في علبة |
Bak, burada çok daha önemli bir fırsat var. | Open Subtitles | أسمعي، هناك فرص أكبر أهمية ليكون هنا |
Yardım etmek için çok fazla fırsat var. | Open Subtitles | هناك فرص كثيرة لتقديم المساعدة |
Pekala başka fırsatlar da olacak. | Open Subtitles | فشلت عملية الاغتيال,لا بأس ستكون هناك فرص اخري ولن ينجو هذة المرة |
Sen bir hayal kırıklığı değilsin. Karşına başka fırsatlar da çıkacak, sen sadece... - Bokumu çıkacak! | Open Subtitles | عزيزتي، أرجوكِ لا تبكين أنتِ لستِ بفاشلة ستكون هناك فرص أخرى |
Üzerine yoğunlaşmam gereken başka olanaklar var. | Open Subtitles | هناك فرص أخرى أحتاج أن أركز عليها |
Büyük olanaklar var, tıbbi marihuana dispanserlerinin yöntemlerinden öğrenilecek çok şey var daha çok eğitim sağlayan doktorun çok fazla zaman harcaması, hiç zaman harcaması gerekmeden hangi ilaçları neden kullandığımızla ilgili bir şeyler öğrenme olanağı hastalığın seyri ve izleyeceği yolu ve en önemlisi, hastaların birbirlerinden bir şeyler öğrenme olanağı. | TED | هناك فرص هائلة لتعلم بعض المهارات التي تستخدمها مستوصفات الماريجوانا الطبية لتوفر المزيد من التعليم الذي لا يتطلب بالضرورة الكثير من وقت الطبيب أو أي وقت طبيب لكن هناك الفرص للتعلّم حول العقاقير التي تستخدم ولماذا تستخدم والتكهنات ومسارات المرض والأهم من ذلك إتاحة الفرص للمرضى للتعلم من بعضهم البعض. |
Hâlâ pek çok fırsat var. | Open Subtitles | مازالت هناك فرص عديدة. |
Başka fırsatlar da olacaktır. | Open Subtitles | ستكون هناك فرص أخرى |
Başka fırsatlar da olacaktır. Onda gözün... | Open Subtitles | ستكون هناك فرص أخرى أعلم إنها ستكون... |