"وأحسن" - Traduction Arabe en Turc

    • iyi
        
    • ve
        
    Ben de öyle. Yapabileceğim en iyi şey Jamaikalı olmak. Open Subtitles وكذلك أنا, وأحسن ما أكون عليه هو أن أكون جامايكي
    Şimdi söyleyeceğim şeyin sana katılmak olarak yanlış anlaşılmasını istemiyorum ama bu durumun daha çok farkına varıp daha iyi olmaya çalışacağım. Open Subtitles لا أريد ما أوشك على قوله أن يساء فهمه على أنه موافقة لكِ، لكن سأحاول أن أكون مدركًا أكثر لذلك وأحسن العمل.
    Ama yine de oğlumun en iyisi olduğunu söylemem gerekir. Sizin çocuklarından daha iyi. TED رغم أنه يجب أن أقول أن ابني هو الأفضل وأحسن من طفلكم.
    İnsan hayatını bilişsel sağlık hizmeti ile nasıl genişletebilir ve geliştirebilirim? TED كيف يمكنني أن أوسع وأحسن حياة الإنسان من خلال العناية الإدراكية؟
    ve inanıyorum ki bugün şehirlerimizin ciddi kusurları var ve farklı, daha iyi olanlar inşa edilebilir. TED و أؤمن أن مدننا اليوم لها عيوب كثيرة، وأنه يمكن بناء أخرى، مختلفة وأحسن.
    Ustalık, gerçekten anlamlı olan bir şeyde gittikçe daha iyi seviyeye gelmek. TED البراعة، الرغبة في أن نصبح أحسن وأحسن في شيء مهم.
    A öğrencileri en sert müfredatı ve en iyi hocayı alıyor vs vs... TED فيحصل طلاب الألف بأصعب منهج وأحسن معلمين
    Neden dersen, dünyadaki en iyi ve en sadık erkek arkadaşa sahibim de ondan. Open Subtitles أنا بخير أنا رائعة ، أوَ تعلم لماذا ؟ لأن لدي أفضل وأحسن صديق مخلص في العالم كله
    "Kötü çocuk olup, eve gidince de tekrar iyi çocuk olmayı seviyorum." diyorsun? Open Subtitles أحب أن أسيء التصرف بعد ذلك أعود إلى البيت وأحسن التصرف
    Eski aile gibi değil tabii, yeni, daha iyi bir aile. Open Subtitles ليست مثل العائلة الأولى لكن عائلة جديدة وأحسن
    En iyi yaklaşım oraya bir öğrenci göndermek. Open Subtitles وأحسن إتصال سيكون بإرسال طالبة من عندنا.
    Hey, tekrar çıkmış. Hatta biraz daha bile iyi. Uzun ve gür. Open Subtitles لقد نمى مجددا وأحسن قليلا حتّى ناعم جدا وبراق
    Polisliği bıraktı ve onun menajeri oldu ve onun için iyi işler yaptı. Open Subtitles تقاعد من عمله في الشرطة، وأصبح مدير أعمالها. وأحسن الإدارة.
    Sonuçta oğlu işin başına geçti, sel basana kadar da çok iyi iş çıkardı. Open Subtitles وأخيراً تولى ابنه العمل وأحسن الصنيع حتى جاء الفيضان
    Şimdi, en iyi teknolojileri ve çocukların teşhisi için en iyi yöntemleri geliştirebiliriz, ama onların toplum içindeki gerçekliklerine bir tesiri yoksa bütün bunlar boşunadır. TED الآن, بإمكاننا خلق أحسن التكنولوجيا وأحسن الأساليب لتمييز الأطفال المصابين, لكن كل هذا سيكون بلا قيمة إن لم يكن لدينا تأثير فيما سيحدث في واقعهم في المجتمع.
    Onu anlamaya çalış ve ona iyi davran, tatlım. Open Subtitles حاول أن تفهمها، وأحسن معاملتها يا عزيزي
    Onu anlamaya çalış ve ona iyi davran, tatlım. Open Subtitles حاول أن تفهمها، وأحسن معاملتها يا عزيزي
    Bir hayali gerçeğe dönüştürdüğünüzde, daha büyük hayalleri gerçekleştirebilecek durumdasınızdır ve dostum, iste bu yaratım sürecidir. Open Subtitles وعندما تـَقــلـُبُ ذلك التخيّل إلى واقع يَـكونُ باستطاعتك بناء أمنيات أكبر وأحسن وهذه يا صديقي هي عملية الصنع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus