Üç yaşındaki küçücük çocukları kurtardım, ve 40 yaşındaki yaşlı kadınları da. | TED | لقد أنقذت أطفال بعمر الثلاث سنوات وأنقذت نساء بعمر الأربعين سنة |
Savaşı kazandım ve krallığı kurtardım. Kendime bir at da bulabilirim. | Open Subtitles | كلا, كلا، لقد ربحت المعركة وأنقذت المملكة، باستطاعتي أن أجد لنفسي حصاناً |
Arkasında, ortası delik bir duvar vardı ben de o duvarı droidlerin üstüne düşürüp General'i kurtardım. | Open Subtitles | كان يوجد حائط خلفهم وبه فتحة في الوسط فقمت بسحب الحائط من الوسط و أوقعته على الآليين ودمرتهم وأنقذت الجنرال |
Hapishaneler sekreteri senin Tonto'n olmak istiyor ve yüzlerce hayat kurtardın. | Open Subtitles | أمين السجون يرغب في أن يكون مساعدك وأنقذت حياة المئات.. |
Çok şey başardın. Çok insanın hayatını kurtardın. | Open Subtitles | إنّك فعلت الكثير، وأنقذت حيوات الكثير من الناس |
Çünkü Gelth adı verilen yaratıklar, bu yarığı geçit olarak kullanıyorlardı. Bu kız, yarığı kapattı ve Dünya'yı kurtardı. | Open Subtitles | وكانوا سيستخدمون الشق كبوابةٍ . للعبور، لكنها أغلقته وأنقذت العالم |
Çünkü Gelth adı verilen yaratıklar, bu yarığı geçit olarak kullanıyorlardı. Bu kız, yarığı kapattı ve Dünya'yı kurtardı. | Open Subtitles | وكانوا سيستخدمون الشق كبوابةٍ . للعبور، لكنها أغلقته وأنقذت العالم |
Cevap vermeden önce, Uluslararası Af Örgütü'ne... sürekli olarak bağışta bulunuyorum... ve otoyolda ismi Sparky olan bir köpeği ezilmekten kurtardım... ya da sallamayayım ismini bilmiyorum. | Open Subtitles | قبل أن تجيبي على هذا لقد قمت للتو بكفالة سجين سياسي لمنظمة العفو الدولية وأنقذت كلباً من الطريق السريع |
Sizi hiçliğe geri gönderdim! Bütün gerçekliği sizden kurtardım. | Open Subtitles | أنا أرسلتك إلى فراغك وأنقذت العالم بأسره منك |
Biliyorum, ama, Ben, bugün birisinin hayatını kurtardım. | Open Subtitles | أنا أعلم، ولكن، بن، وأنقذت حياة شخص ما اليوم. |
Saf enerjiden bir yarış pisti oluşturdum ve yüzlerce insanı kurtardım ama sen hayal kırıklığına uğruyorsun. | Open Subtitles | جسمت مضمار سباق من طاقة نقية، وأنقذت مئات الناس، وأنت خائب الأمل؟ |
Saf enerjiden bir yarış pisti oluşturdum ve yüzlerce insanı kurtardım ama sen hayal kırıklığına uğruyorsun. | Open Subtitles | جسمت مضمار سباق من طاقة نقية، وأنقذت مئات الناس، وأنت خائب الأمل؟ |
Üzerimi batırdım ve ve aynı anda bir sincabın hayatını kurtardım. | Open Subtitles | لقد خربت قميصي وأنقذت حياة سنجاب بنفس الحركة. |
Bizi orada terk edebilirdin ama etmedin. Geri döndün ve hayatımı kurtardın. | Open Subtitles | ما كان أسهل أن تتركينا هناك، لكنك عدت، وأنقذت حياتي. |
Mutantlar'la konuşarak anne ve babamızı kurtardın. | Open Subtitles | أنت كلمت الشخصيات وأنقذت أمي وأبي |
Sana saatte 100 kilometreyle çarptım sonra sen arabanın tavanını yırtarak beni çıkardın, ve hayatımı kurtardın. | Open Subtitles | أعتقد أني صدمتك بسرعة 60 ميل في الساعة... فانتزعت أنت سقف سيارتي بقوة... ، وأخرجتني وأنقذت حياتي |
Bak, sen doğru seçimi yaptın. Çocuğu kurtardın. | Open Subtitles | أنظر,لقد فعلت الصواب وأنقذت الطفل |
Buradaki adamın hayatını kurtardın. | Open Subtitles | لديك طفل هنا لا تعرفه حتى وأنقذت حياته |
İmparatorluk için kan akıttı ve hayatımı kurtardı. | Open Subtitles | وهي نزفت الدم من أجل الإمبراطورية وأنقذت حياتي. |
Saldırganı yakaladı ve kim bilir kaç kişinin hayatını kurtardı. | Open Subtitles | قامت بالقبض على مهاجمي وأنقذت العديد من الأرواح |
Olduğu yerde kaldı ve sayısız insanı korkunç kaderlerinden kurtardı. | Open Subtitles | بدلاً من ذلك، بقيت حيث كانت وأنقذت الكثير من الناس من أقدار فظيعة، |
Nicks, botla kıyıya çıkıp hayatını kurtardığımda... | Open Subtitles | ياصاح، عندما حطّمت القارب على الشاطيء وأنقذت حياتك... |