"والبصمات" - Traduction Arabe en Turc

    • ve parmak
        
    • parmak izi
        
    • kıl ve
        
    • parmak izleri
        
    İki tane koli bantı, her ikisinden de DNA ve parmak izi için örnekler alındı. Open Subtitles قطعتين من الملصق كلها مسحت من الحمض النووي والبصمات
    Bunlar bize DNA ve parmak izi verebilir. Open Subtitles الزجاج الفارغ يعطينا الحمض النووي والبصمات
    Tabii. DNA ve parmak izlerini almamız gerek. Open Subtitles صحيح ، سنحتاج لأختبار الحمض النووي والبصمات
    parmak izi, ayak izi, DNA sonuçları, sutyen numaraları, bu kamyonun kime ait olduğu. Open Subtitles أعطيني تحاليل للصور والبصمات وللحمض النووي ومقاسات الملابس الداخلية سأتحقق من صاحب هذه الشاحنة هيا ، هيا
    Saç ve kumaş, gizli parmak izi ve belge uzmanları lazım. Open Subtitles سنحتاج إلى معدات الكشف عن الشعر والبصمات المتقادمة والوثائق
    O hâlde Olay Yeri gelip kıl ve iz araması yapsın. Open Subtitles حسناً ، دعونا نحضر وحدة مسرح الجريمة إلى هنا للبحث عن الألياف والبصمات
    Ayrıca parmak izleri de çalıntı bisiklettekilerle uyumluydu. Open Subtitles والبصمات تطابق كذلك تلك الموجودة على الدراجة المسروقة
    Cesedi gözlerimle gördüm. Adli tabip yaşını ve parmak izlerini doğruladı. Open Subtitles ‫رأيت الجثة بنفسي ‫أكّدت الطبيبة الشرعية العمر والبصمات
    Lindsay, seninle kan ve parmak izlerini araştırıyoruz. Open Subtitles ليندزي " أنا وأنت سنعمل " على الدم والبصمات
    DNA ve parmak izi için. Open Subtitles الحمض النووي والبصمات
    Ama kesin olan şu ki bıçaktaki kan Lucy'nin ve parmak izleri de Eddie'nin. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}لكن ما هُو قاطع هو أنّ الدّماء على السكّين هي دماؤها والبصمات لـ(إيدي).
    Evet Jackson, bütün DNA ve parmak izleriyle. Open Subtitles أجل (جاكسون) مع الحمض النووي والبصمات سليمة
    Şöminenin yanından alınan silah sarmaşıkların arasına gizlenmiş eldiven, odasından alınmış olan koli bandındaki parmak izi. Open Subtitles سلاح الجريمة تم اخذه من مقبض دفايتها, والقفازات تم اخفاؤها فى اللبلاب والبصمات على الشريط اللاصق الذى أُخذ من غرفتها.
    Hayır, suç mahalini aynen bulduğu gibi bırakıyor. Kalan tek parmak izi benim üzerimdekiler. Open Subtitles كلا، إنها تدع مسرح الجريمة كما وجدته تمامًا والبصمات تكون عليّ
    O derece yüksek bir sıcaklık parmak izi ve DNA'yı da bozmuştur. Open Subtitles وقوة هذه الحرارة محت كل الحمض النوي والبصمات.
    DNA, diş, parmak izi, hastalık... Ne varsa tespit edin! Open Subtitles الحمض النووي والأسنان، والبصمات والأمراض، كلّ شيء بوسعكم تبيّنه.
    Perlmutter cesedi çıkardıktan sonra Olay Yeri gelip, kıl ve iz taraması yapsın. Open Subtitles فإنّي أريد أن تأتي وحدة الجرائم وتُمشّط المكان بحثاً عن الألياف والبصمات. -أجل. أجل .
    Elbette var. Sen varsın, arabadaki ve karavandaki parmak izleri var. Open Subtitles بالطبع ما بين شهادتك والبصمات في السيارة والمقطورة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus