Ne dersem hoşgörülü bir alay ile karşılanacak, o yüzden bir şey demeyeceğim. | Open Subtitles | أولادي الأعزاء، مهما قلت فستجمع آرائي بين التسامح والسخرية لذا فأنا أفضل إلتزام الصمت |
Ne dersem hoşgörülü bir alay ile karşılanacak, o yüzden birşey demeyeceğim. | Open Subtitles | أولادي الأعزاء، مهما قلت فستجمع آرائي بين التسامح والسخرية لذا فأنا أفضل إلتزام الصمت |
Bu suçlama alay ve iftira çılgınlığı içerisinde hepimiz bir yumak haline geldik. | Open Subtitles | فضيحة الاتهام والتشهير والسخرية تضمنت الجميع |
Eminim ki şimdiye kadar Brakebills'in bize büyüye daha farklı ve ironik bakmamızı öğrettiğini fark etmişsinizdir. | Open Subtitles | أنا متأكد انكم بحلول الوقت الراهن قد أدركتم بأن براكيبيلس تعلمنا الرفرفة والسخرية بخصوص السحر |
Acınası bir durum. İronik de sayılabilir. | Open Subtitles | انها امر مثيرة للشفقة,والسخرية. |
Ama bir samuray ekstradan bir kaç gün süre isteyip utanç ve alay konusu olma riskini alıyorsa mutlaka iyi bir sebebi olmalı. | Open Subtitles | إن خاطر الساموراى بجلب العار والسخرية ليتوسل من آجل مهلة يوم أو يومان لابد أن لديه سبب وجيه |
Buraya çıkıp gün batımıyla alay etmeyi seviyorum. | Open Subtitles | أحب المجيء إلى هنا والسخرية من غروب الشمس |
Ben de bilerek onu kızdırıp, alay edip, dalga geçiriyorum böylece rahatlamasını sağlıyorum. | Open Subtitles | ومن ذلك الحين ، أنا أتعمد مشاجرته ، والسخرية منه ، ومضايقته على الأقل كان يشعر بالغضب في ذلك الوقت |
Siz bizi susturmaya, kötülemeye, bizimle alay etmeye çalıştıkça biz bir şeyleri değiştirmek için daha kararlı oluyoruz. | Open Subtitles | كلما حاولتم إسكاتنا والسخرية منا وتشويه سمعتنا كلما أصبحنا مصممين أكثر على تغيير الأمور. |
Şeffaflığın bedeli sosyal baskı ile yüzleşmek ve alay edilmek. HIV olmayan biri gibi kabul edilebilecekken neden mağdur olayım ? | TED | مواجهة الأمن الإجتماعي والسخرية هو الثمن الذى ندفعه مقابل الشفافية، ولماذا تصبح شهيداً في حين أنه يمكنك المرور بنجاح مثل أي شخص غير مصاب بالايدز؟ |
Kardeşim benim için çok önemlidir, onu alay ve dedikodu konusu yapmanıza asla izin vermem. | Open Subtitles | أخي وأبوس]؛ المهم جدا بالنسبة لي. أنا لن يكون له تعرض للتدقيق والسخرية. |
Diğer taraftan ben sizi küçümseyecek ve alay edeceğim. | Open Subtitles | لتر، من ناحية أخرى... ... ببساطة سوف تجعلك موضوع من الازدراء والسخرية. |
Bana da yozlaşmaktan ve alay konusu edilmekten başka şans tanınmadı. | Open Subtitles | وأنا لا أصلح لشيء سوى التدهور والسخرية |
Onunla alay etmek. | TED | والسخرية منها، |
- Hep nefret etmek zorunda mısın? alay etmek? | Open Subtitles | -أيجب عليك الكراهية والسخرية دائماً؟ |
Bir de benimle alay ediyorlar. | Open Subtitles | حسنا، والسخرية مني. |
alay edeceği ve güleceği. | Open Subtitles | والسخرية.. والضحك... |
Şimdi bunları söylemenin ne kadar ironik old-- Ted'i ara. Eve gitmek istiyorum. | Open Subtitles | ..ـ والسخرية اننا الآن .ـ فقط هاتفي (تِد) اريد العودة للمنزل |
Göründüğü kadar ironik, Debbie, kendimi ikinci bir şans için önceden hazırlamamı söylerdi, bende bu şansın çoğunu planlamıştım. | Open Subtitles | (والسخرية كما قد تبدو، أن (ديبي قدمت لي الفرصة الثانية |