"والسكر" - Traduction Arabe en Turc

    • şeker
        
    • şekeri
        
    • şekerli mi
        
    Bütün o duygusallık seni yok eder. Ve şeker enerji sağlar. Open Subtitles فجميع المشاعر التي تختلجكِ، سوف تقضي عليكِ والسكر مفيد لإمدادكِ الطاقة
    Hepinize tavsiye ederim. Biraz oyun hamuru alın biraz tuz ve biraz da şeker. Oynamaya başlayın. TED وانا احثكم على ان تحضروا بعضاً من الصلصال .. وقليلاً من الملح والسكر .. وتبدأوا باللعب
    Karbonhidratların üç çeşidi vardır: nişasta, şeker ve lif. TED إن الكربوهيدرات تأتي في ثلاثة أشكال: النشا والسكر والألياف.
    Her zamanki sanıklar, yani doymuş yağlar ve şeker, nikotin, afyon, kokain, alkolün fazlası ve kronik stres. TED المتهمون عادة، مثل الدهون المشبعة والسكر النيكوتين والأفيون والكوكايين والإفراط في الكحول باللإضافة للضغوط المزمنة
    Amatör roket klübüne yolladım ve dedim ki potasyum perklorit ile şekeri asla karıştırmayın. TED يخصصونها لمطلقي الصواريخ الهواة، و وكان مكتوبا هناك ألا تفرط في تسخين خليط فوق كلورات البوتاسيوم والسكر.
    Yüksek fruktozlu mısır şurubu, meyve suyu, ham şeker ve bal da öyle. TED كذلك حال شراب الذرة عالي الفركتوز وعصير الفواكه والسكر الخام والعسل.
    İki tarafında da otlak ve büyükbaş hayvanlar için, aynı zamanda soya ve şeker üretimi için, yolun temizlendiğini görüyoruz. TED وعلى جانبيه ترون أراض أخليت لأجل المراعي والماشية، وأيضًا لإنتاج الصويا والسكر.
    Yağsız sütle yulaf ezmesi, muz, kara şeker. Open Subtitles الشوفان مع حليب مقشود والموز والسكر البني
    Hayatınızda ki boşluğu un, şeker, yumurta ve vanilyayla mı dolduruyorsunuz? Open Subtitles محاولة ملء الفراغ الذي بحياتكم بالطحين والسكر والبيض والفانيلا؟
    Karıncaların kendilerine süt ve şeker üreten hayvan sürüleri olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles هل تعلمون أن النمل لديه قطعان من الماشية التي تمنحة اللبن والسكر ؟
    Kafein ve şeker dolu, sana enerji verir. Open Subtitles انها مليئة بالكافيين والسكر وتجعلك تشعرين بالجنون
    Örneğin pirinç unu ve şeker yeniden toplanan bir aile gibi birbirlerine tutunurlar. Open Subtitles علي سبيل المثال ، طحين الأزر والسكر يبقون معا كالعائلة عند اعادة لم الشمل
    Yumurta, şeker ve tuzu ayrı kâselerde karıştır. Open Subtitles امزجي البيض والسكر والملح في إناء مختلف.
    Sabun, kurabiye ve şeker. Elektrik ve gaz da. Open Subtitles الصابون والبسكوت والسكر, الكهرباء والغاز أيضا
    İki bardak kahve sipariş etti ve benim için süt ve şeker koydu. Open Subtitles وطلب فنجانين من القهوة ووضع الحليب والسكر في فنجاني
    şeker ve asit karışımı bir karışımın bileşenleri gibi görünüyor. Open Subtitles ألا يبدو رهيباً؟ مزيج من الحامض والسكر تقترح مكونات
    Plastik bir torbanın içine şeker ve tuz dolduruyordu. Open Subtitles وضع حبّاتٍ من الملح والسكر داخل حقيبة بلاستيكية
    Bryn'in tırnaklarındaki tozun sonuçları yulaf kepeği, şeker ve butazolidin şey olarakta bilinir... Open Subtitles نتائج المسحوق تحت اظافر براين اثار من نخالة الشوفان والسكر وبيوتازون , ايضا معروف ب ..
    İhtiyacınız olan tek şey mısır şekeri ve onu kaynatacağın bir kap. Open Subtitles كل ما تحتاج هو الذرة والسكر وزجاجة تضعها
    Maske için gereken malzemeler; yumurta taze kaymak, pudra şekeri ve vanilya. Open Subtitles إنه يتألف من بياض البيض والقشدة الطازجة والسكر الناعم والفانيلا وقليل من الشبّة
    -Sütlü ve şekerli mi? Open Subtitles -مع الحليب والسكر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus