öğrenciler yöneticiler ile konuşmak istediler ve polisler mermilerle karşılık verdiler. | TED | والطلاب يريدون التحدث إلى الحكومة، والشرطة تجيبهم بالرصاص. |
Hepimiz hayatlarımızı tehlikeye attığımızı biliyorduk- öğretmenler, öğrenciler ve anne babalarımız. | TED | كلنا كنا نعلم أننا نخاطر بحياتنا المعلمين والطلاب وكذلك آبائنا |
Öğretmenler ve öğrenciler arasında adeta yüzlerce yıllık bir gizli anlaşma, kalbin çalışmasını göstermenin mümkün olmadığını kabul etmektedir. | TED | يبدو الأمر كأنه هناك مؤامرة منذ قرون بين الأساتذة والطلاب على قبول كون عمل القلب غير قابل للشرح. |
O etraftayken öğretmenler ve öğrenciler baş ağrısı çekiyor ve kendilerini halsiz hissediyorlardı. | Open Subtitles | المدرسين والطلاب كانوا يصابون بالصداع والأغماء عندما يكون موجود |
öğrenciler de bunu istiyorlar! | Open Subtitles | وبناء نادي جديد هي حاجة تاريخية والطلاب ايضا يريدون هذا |
Aylardır ameliyathanede huzursuzluk çıkarıyorsun personel ve öğrenciler önünde bana karşı düşmanca ve isyankâr bir tutum içindesin. | Open Subtitles | منذ أشهر، أشهر، كنتِ تربكين غرفة العمليات، كنتِ عدائية وعنيدة معي أمام طاقم العاملين والطلاب. |
Fakültemizin bayanlar ve bayları, öğrenciler, sessizlik, lütfen. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي, أعضاء هيئة التدريس والطلاب, إهدأوا رجاءً |
Pek çok hoca ve büyük öğrenciler askere alındı. | Open Subtitles | العديد من المعلمين والطلاب الأكبر سناً تم تجنيدهم. |
Katılım ne kadar çok olursa o kadar iyi. Kadınlar ve öğrenciler arasında popüleriz. | Open Subtitles | كلما ارتفع عدد المقترعين أصبح الوضع أفضل نحن لدينا شعبية بين النساء والطلاب |
Piyano çalışıyorum ve öğrenciler dansı müziğimin eşliğinde öğreniyorlar. | Open Subtitles | ألعب البيانو هناك، والطلاب هناك تعلم رقصهم على موسيقاي. |
öğrenciler yalnızca okul harçlarının artmasına karşı çıkmıyor, Şile'den Kanada'ya, Birleşik Krallık'a, öğrenciler ücretsiz eğitim ve borçların silinmesini talep ediyor. | TED | والطلاب لا يعارضون الزيادة في الرسوم الدراسية فقط، ولكنهم من تشيلي حتى كندا والمملكة المتحدة، ينادون بالتعليم المجاني وإلغاء الديون. |
İnsan hakları savunucuları, topluluk organizatörleri, akademisyenler, medya, filantropistler, öğrenciler, şarkıcılar, şairler ve tabii ki sistemden darbe almış kişilerin görüş ve emekleri. | TED | سيحتاج مدّعي الحقوق المدنية، ومنظمي المجتمع والأكاديميين ووسائل الإعلام والمتبرعين، والطلاب والمغنين والشعراء، وبالطبع أصوات هؤلاء المتضررين من هذا النظام. |
Şimdi, öğrenciler de ben de dersten keyif aldık, ama bana öyle geldi ki derste işlenen konular ilerleyip modernleşmesine rağmen, öğretme teknolojileri gelişmiyordu. | TED | والآن فإنني والطلاب مستمتعون بالفصل ولكن ظهر لي أنه وبالرغم من ان موضوع الدرس متقدماَ وحديثاً إلا أن تقنية التدريس ليست كذلك |
Birkaç yıl önce, kurucu ortağım ve ben üniversitelilere ders veriyorduk, aynı bunlar gibi, sadece bizim ders verdiğimiz öğrenciler daha çok böyle görünüyordu. | TED | وحتى بضع سنوات سابقة، معلميني و أنا كنا ندّرس طلاب الحامعة هكذا، والطلاب الذي كنا ندرسهم كانوا يبدو بطريقة ما هكذا . |
Blue School'da öğretmenler, veliler ve öğrenciler eşit düzeyde işbirliği içinde, sürekli güvenli bir ortam oluşturarak öğrenmeye dair hayat boyu zevkli bir tutum geliştiriyorlar. | TED | في مدرسة بلو، المعلمين والآباء والطلاب متعاونون متساوون في الجدول عن عمد لخلق مساحة آمنة يمكنهم أن يطوروا فيها شغف للتعلم بسعادة مدى الحياة |
Tüm erkekler, öğrenciler veya yaşlı tüysüz erkekler aynıdır. | Open Subtitles | {\3cHFFFFFF\bord2}{\1cH900000\3cHFFFFFF\b1\}كل الرجال والطلاب والكبار كلهم متماثلون |
öğrenciler Özgürlüğü Korumak İçin ayaklandı! | Open Subtitles | والطلاب يعتصمون دفاعًا عن الحرية |
Biraz karışık bir durum ve önceliğim de öğrenciler. | Open Subtitles | الحالة معقدة والطلاب هم اولوياتنا |
İyi akşamlar, sevgili öğretmenler ve öğrenciler... | Open Subtitles | مساءُ الخير، ايها المعلمون والطلاب |
Öğretmenler ve öğrenciler. | Open Subtitles | نرجو الانتباه من الأساتذة والطلاب. |