"وبقيّة" - Traduction Arabe en Turc

• ve diğer
• geri kalanı
• geri kalanının

Annen hizmetçi ve diğer şeylerle bütün gün ne yapıyordu?
ماذا كانت تفعل أمّك طوال اليوم, مع الخادمة وبقيّة الأشياء؟

O ve diğer çakallar bu şehirden yılarca beslendiler, ama onlara dokunamazdınız, çünkü herkesi satın aldılar.
هو وبقيّة أؤلئكَ المتواطئين يتغذوّن على هذه المدينة منذ عقود إلا أنّكَ لم تستطع الإقتراب منهم لأنّهم قد إشتروا الجميع

Bu yüzden kameraları sokabilirsek Dünya'nın geri kalanı olup biteni görür.
لذا نَحْصلُ على آلاتِ التصوير هنا وبقيّة العالمِ يَرى الذي يَحْدثُ.

Senin için ne kadar önemli olduklarını biliyorum ve dünyanın geri kalanı için de.
الأمـر فقط بأنني أعلم كم همـا مهمـان باالنسبة لك وبقيّة العالم.

Frannie ve evin geri kalanının kızılderili oyunu oynamak için gitmiş olması, kızları etkilemem için büyük bir fırsat.
مع فراني وبقيّة من بـ المنزل بعيداً عن لعبة إنديانا، هي الفرصة المثالية باالنسبة لي لإثارة إعجاب الفتيات.

Sizin ve bu seçkin ülkenin geri kalanının güvende olup olmadığına emin olan adam günün her saniyesinde.
أنا الرّجل الذي سيقوم بالتّاكيد بأنّك ... وبقيّة بلادنا الرّائِعة بِأمان في كلّ ثانية وفي كلّ يوم

Kan Şövalyeleri ve diğer ön safdakilerin gelişmesine çok yardımcı oldum.
لقد قضيتُ وقتًا طويلًا في تطوير فرسان الحلف الدمويّ وبقيّة لاعبي الصفوف الأماميّة

Eminim öylesindir sen ve diğer Yahudi FBI'cılar.
متأكّد، أنت... أنت وبقيّة يهوديك إف. بي.

Bana bir fırsat verecek olursanız, size ve diğer mahallelilere yardım edebilecek konumda olurum.
وإن أعطيتني الفرصة سأكون قادرا علىفعلشيئامالـ... لمساعدتك ، وبقيّة الناس في هذا الحي

Ben ve diğer internler, bizce...
‫أنا وبقيّة الطلاب نعتقد أن...

Bakın, Dr. Sheehan'in ve diğer personelin dosyaları lazım.
(أصغِ , سنحتاج لملفات (شيهان وبقيّة الموظفين أيضاً

- Chibs Packer ve diğer başkanlarla konuşup, Jury hakkında gerçeği anlatacağım.
(تشيبس) سأذهب لمناقشة (باكر) وبقيّة الرؤوساء .. وسأخبرهم بحقيقة مقتل (جوري)

Ekibin geri kalanı işi bitirdi.
لقد واتتك فرصتك. وبقيّة الفريق أنهوا الأمر.

Yarın ise Amerika ve dünyanın geri kalanı için savaşımız başlayacak.
غداً، القتال من أجل أمريكا وبقيّة العالم يبدأ

Pekâlâ, patlamanın büyüklüğü burasıyla mürettebatın geri kalanı arasında kalan bölümleri su basmasına yeter gibiydi.
حسناً، حجم الإنفجار كان كافياً على الأرجح لغمر الأقسام في ما بين هُنا وبقيّة أفراد الطاقم.

Erkek dişinin üstüne binecek... ve dişi onun kafasını ısırıp koparacak... erkeğin vücudunun geri kalanı çiftleşmeye devam edecek.
بقتربالذكرخلسةًمنالأنثى... وهيتقضمرأسه... وبقيّة جسمه يواصل التزاوج

Alice Lok Cahana, onun ablası Edith ve ailenin geri kalanı gitmeye hazırdılar.
"أليس لوك كاهانا" "وأختها الكبرى "إيديث وبقيّة عائلتهم جاهزين للمُغادرة

Yukarı kattaki odadaydık ve dünyanın geri kalanının olanlardan zerre haberi yoktu.
بيننا أنا و (تشارلز) و (روبرت) في تلك الغرفة الصغيرة بالأعلى. وبقيّة العالم لم يعلموا عن ما كان يجري.

Marko'ya vereceğini vaad ettiği prim takımın geri kalanının primleri, maaşları, sigortaları, hepsi gitti.
أقصد، لقد ضمنّا تقريباً أنّ مُكافأة (ماركو) وبقيّة مُكافأة الفريق، الراتب والتأمين... قد تلاشى.