"وتخلى" - Traduction Arabe en Turc

• terk
• bıraktı

Karısının parası, güç ve özgürlüğüyle, seni terk etmişti.
مع كل أموال زوجتة وكل تلك الحرية والسلطة وتخلى عنكِ , يا للعار

Geçen haftaya dek babamın, sizin büyük kahramanınızın beni terk eden ezik bir insan olduğunu sanıyordum.
حتى الأسبوع الماضي خلت أن والدي وبطلكم العظيم كان بشرياً فاشل وتخلى عني

Demek istediğim, bıçak kemiğe dayandığında durum aleyhimizeyken ve pilotlar binayı terk etmişken...
المقصدُ هو أنه عندما اشتدت المحنه ولم تكُن الاحتمالاتُ في صالحنا وتخلى عنا الطيارون

İmparator Chandragupta Mauya Jainizm dinini benimseyerek... tahttan çekildi, hükümdarlığından vazgeçti... krallığını ve halkını bıraktı.
الإمبراطور شاندراغوبتا ماوريا اعتنق اليانية.. ومن أجلها فقد تنازل، وتخلى عن عرشه.. ومملكته وشعبه.

Ancak ne yazık ki, menajerim verdiğim arayı hoş karşılamayıp beni bıraktı.
واهاً، مدير أعمالي لم يعجبه الحال وتخلى عني

Kaptanlarımız emirlerimi çiğneyip karakollarını terk eder ve aptalca görevlerde adamlarımı feda ederse tutamayız.
ليس ان رفض قائدنا اوامري وتخلى عن مواقعه ، وضحى برجاله بمهمات حمقاء

Bu duvarın arkasına saklanan ve tahtını ve oğlunu kurtarmak için bizi terk eden adamı.
الذي اختبأ كالجبان خلف السور وتخلى عنا لينقذ عرشه وابنه

Beni kullandı, benden çaldı, beni oğlumla bırakıp terk etti.
أستغلنى وسرقنى وتخلى عنى وعن طفله

O benim kardeşimdi, ve beni terk etti.
كان أخي، وتخلى عني.

Üst üste aptalca seçimler yaptı, özür dilerim ve kendisini bıraktı...
إتخذ مجموعة قرارات غبية -عذراً- وتخلى عن نفسه

Bacaklarımı hareket ettiremedim ve herkes beni arkasında bıraktı.
لم أستطيع تحريك قدماي وتخلى عني الجميع

Kardeşlerini sattı, seni de yüzüstü bıraktı.
انقلب على عصابته وتخلى عنك

Birden korktu ve beni bıraktı.
ثم خاف وتخلى عني

Dövüşü bıraktı.
وتخلى عن القتال.