"وثائقية" - Traduction Arabe en Turc

    • belgesel
        
    • belgeseller
        
    • belgeselci
        
    Ben bir belgesel yapımcısı olarak gerçirdiğim kızgınlık dönemi ve televizyon ve radyoya bağırma tepkilerimin ardından bir sonraki tepkim film çekmek oldu. TED الآن أنا صانعة أفلام وثائقية بعد أن مرَّت فترة الغضب والصياح على شاشة التلفاز وجهتني غرائزي إلى أن أصنع فيلماً
    1998'de Manhattan, Bovery'deki düşkünler oteli ile ilgili bir belgesel yaptım. TED و في سنة 1998 أجريت حلقة وثائقية عن الفنادق الرديئة في شارع بوري بمنهاتن.
    Günlük yaşamı olduğu gibi ele almıyorum ve alışılmış şekilde bir belgesel fotoğrafçısı değilim. TED لا أتعامل مع الحياة اليومية كما هو معتاد ولستُ مصورة وثائقية في العُرف العام.
    Kimsenin izlemeyeceği belgeseller yapmaktan iyidir. TED إنها أفضل من صناعة أفلام وثائقية لا أحد يراها أبداً.
    Eğitim programları, her türlü belgeseller her insan izlemez onları, ama yine de televizyondalar. Open Subtitles يوجد برامج تثقيفية وشرائط وثائقية متنوّعة لا يشاهدها الكثيرون لكنها تعرض
    Marx'ın kameramanı, Eileen Michaels. Profesyonel belgeselci. Open Subtitles مصوّرة ماركس، آيلين مايكل وثائقية محترفة
    Adriana Rodriguez ile beş yıl önce tanıştım Kolombiya hükümeti için bir belgesel yapımcısı olarak çalışıyordum. TED لقد قابلت أدريانا رودرجيز منذ حوالى خمس سنوات خلال فترة عملي في الحكومة الكولومبية كصانع أفلام وثائقية.
    Sayısız belgesel, roman ve operaya konu olup ayrıca 200'lük Meksika pesosunun yüzü olmuştur. TED إنها مادة لا تحصى لأفلام وثائقية وروايات وأوبرا، وتظهر في الورقة النقدية المكسيكية الـ 200 بيزو.
    Bunlar, güçlü ve ölümcül savaşın ne kadar insafsız ve ne kadar soğuk olduğunu gösteren doğrudan belgesel fotoğraflardı. Open Subtitles كانت صور وثائقية واضحة ادانة صريحة للحرب بقسوتها وظلمها
    belgesel yapıyorum. Open Subtitles حسنا هذا ما افعله اني اصنع افلاما وثائقية
    - belgesel yapımcısının saygı duyacağını sanmıyorum. Open Subtitles لست متأكدة من أن صانعة أفلام وثائقية تفعل ذلك
    - Tamam. yeraltında yaşayan ve belgesel yapımcısını bir delige atmış olabilen insanlarla nasıl konuşacagımı bilmiyorum. Open Subtitles لا اعرف كيف أتحدث مع اناس يعيشون تحت الأرض و يمكن انهم رموا بصانعة افلام وثائقية في حفرة
    Bay Mirtahmasb, belgesel filmleri yapıyor. Open Subtitles إنه السيد ميرتهماسب الذي يخرج أفلاما وثائقية
    Bana belgesel yapımcısı olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد أخبرتني بأنك كنت مخرج أفلام وثائقية.
    Bir yıl önce muhabirlik görevinden kovulmuş şimdilerde belgesel çekmekle uğraşıyor. Open Subtitles تبيّـنَ أنّها كانت مراسلة عُلّـِق عملها العام الماضي. و تعمل الآن كمنتجة أفلام وثائقية.
    Biliyor musun, eskiden maden işçileri, göçmen işçiler gibi önemli şeyler hakkında belgeseller çekerdim. Open Subtitles أتعرف؟ كنت أصنع أفلام وثائقية عن عمال المناجم والمهاجرين ، أمور تهم الناس
    Yani diğer çocuklar dizi ve çizgifilm izlerken ben kadınlar hakkında ve tarafından yapılmış konuya özgü belgeseller izliyordum. TED فبينما كان الأطفال الآخرون حينها يشاهدون افلام الكرتون كنت انا اشاهد افلام وثائقية سرية اعدت من قبل النساء .. وعن النساء
    Ben belgeseller yaparım, teğmen. Senaryo kullanmam. Open Subtitles انا لا اكتب ،انا اعمل افلام وثائقية
    Doğru dürüst bir belgeselci olmak istediğini söylemiştin. Open Subtitles قلتَ أنكَ تريد أن تكون صانع أفلام وثائقية محترف
    Adaletsizlik altında yaşayan insanlar için bir etki yaratmak istedim. Böylece belgeselci gazeteci oldum ve Kuzey Kore'de 140 gün mahkum olarak tutulmama sebep olan da bu, yani benim işim. TED أردت أن يكون لي تأثيري الخاص لأجل الذين يعيشون تحت وطأة الظلم؛ ولهذا السبب أصبحت صحفية وثائقية. ولهذا السبب أصبحت أسيرة في كوريا الشمالية لمدة 140 يومًا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus