"وجبات خفيفة" - Traduction Arabe en Turc

    • atıştırmalık
        
    • abur cubur
        
    • atıştırmalıklar
        
    • çerez
        
    • abur cuburları
        
    • atıştırmalıkları
        
    Bu evde atıştırmalık hiçbir şey yok. Open Subtitles لا توجد وجبات خفيفة جيدة في هذا المنزل ماذايعنيذلك؟
    Kore, Çin, Japon, Batı mutfağı ve gece için atıştırmalık bir şeyler. Open Subtitles أطباق كورية , صينية , يابانية , على الطريقة الغربية وجبات خفيفة ليلا
    Orası yiyecek içermiyor. Bu yüzden, açsanız, lütfen yanınızda atıştırmalık getirin. Open Subtitles هذا المكان لا يتضمن الغداء، لذا أحضروا وجبات خفيفة إذا كنتم تشعرون بالجوع
    Şaşı olan hariç. O, abur cubur makinesini zavallı sanıyor. Open Subtitles ماعدا ذلك الرجل يراني فاشلا وآلة وجبات خفيفة
    Şimdi benimle konuşmak istemezsen anlarım ama gerçek şu ki abur cubur getirdim ve kanepeye kıvrılıp ESPN seyredelim diyecektim. Open Subtitles وأنا افهم اذا كنت لاتريد الحديث معي الان لكن الحقيقة هي أتيت ومعي وجبات خفيفة
    atıştırmalıklar ve incecik kesilmiş salatalıklı sandviçler var. Open Subtitles وجبات خفيفة من الكوكتيل والخيار والسندويشات الرقيقة
    Yol için bize soğanlı çerez bile aldım. Open Subtitles حتى أني ابتعت لنا وجبات خفيفة بنكهة البصل للطريق
    atıştırmalık hafif bir şeylerle sıkıcı görev yapma aşkını da yanında getir. Open Subtitles لذلك أحضري وجبات خفيفة و حبّكِ للمهمّات المُمِلة
    Aklında bulunsun, meyve ve kuru meyve atıştırmalık değildir. Open Subtitles للتذكير الفواكه، والفواكه المجفّفة ليست وجبات خفيفة
    - Partilerde en azından atıştırmalık olur. Open Subtitles اي طرف في منتصف الطريق لحفلة لديه وجبات خفيفة
    Ben hiç atıştırmalık getirmedim, o yüzden... Open Subtitles لم أجلب أي وجبات خفيفة علي الإطلاق , لذا 000
    Pistte bekledik, atıştırmalık da yoktu. Open Subtitles لاحظت ذلك جلسنا على المدرج لا وجبات خفيفة
    Sadece film sırasında atıştırmalık bir şeyler ister misin diye sorayım dedim. Open Subtitles - فقط أردنا أن نعلم إذا أردتي أي وجبات خفيفة خلال الفيلم
    Bir saattir buradasın ama hala bir abur cubur istemedin. Open Subtitles أنت بالمنزل منذ ساعة ولم تزعجني من أجل أي وجبات خفيفة
    Gezin için markete abur cubur almaya gidiyorum! Hani o sevdiğin küçük kutulu meyveli gevrekten de alayım mı? Open Subtitles أنا ذاهبة للسوبرماركت لشراء وجبات خفيفة لرحلتك
    - Bir tür macera olmalı, çünkü P.K. çıkmadan önce çantasına abur cubur doldurmuştu. Open Subtitles لابد و أنها مغامرة ما لأن بي. كيه، حمل حفنة وجبات خفيفة في حقيبته قبل مغادرته
    Ve abur cubur rafları boş görünüyor. Open Subtitles والممر وجبات خفيفة وتتطلع لحمي.
    Bol bol abur cubur var. Open Subtitles لدينا وجبات خفيفة
    Oyunun heyecanı var, insanlar atıştırmalıklar getiriyor. Open Subtitles أوه، هذه مدمّرة هناك ستكون لعبة ملتهبة، الناس ستحضر وجبات خفيفة معهم
    Acıkırsanız, otobüste atıştırmalıklar var. Open Subtitles إن جعتوا هناك وجبات خفيفة في الحافلة
    Çoğu insan kafayı bulunca çerez yer. Open Subtitles أغلب الناس حين ينتشون يأكلون وجبات خفيفة
    Evet, nasıl gidileceğini öğrendim, abur cuburları aldım. Open Subtitles نعم ، حصلت على الاتجاهين ، حصل على وجبات خفيفة.
    Arabaya geri döndüğümde ...atıştırmalıkları almış ve bu olayı çözmüş olacaktım. Open Subtitles قلتُ أنّني عندما أعود للسيارة، سيكون معي وجبات خفيفة وسأحل هذه القضية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus