"وجدناه على" - Traduction Arabe en Turc

    • bulduğumuz
        
    Ama neyse ki kurbanın üzerinde bulduğumuz tahta- tavşancığı özel bir tür tahta-tavşancığıymış. Open Subtitles في كل الشاطئ الشرقي لكن من حسن حظنا الأرنب الذي وجدناه على الضحية
    bulduğumuz parmak izlerinin bir kısmı 13 cinayetin parmak izleriyle uyuşuyor. Open Subtitles البصمات التي وجدتموها تطابق جزءً قد وجدناه .على الموقع لـ13 جريمة
    Merdiven korkuluğunda bulduğumuz kan tam buraya kadar devam eden biz iz oluşturmuştu. Open Subtitles .. والدم الذي وجدناه على السلم بدا فعليا وكأنه مسار جاء من هنا
    Araçta bulduğumuz salya ile eşleşti. Open Subtitles تطابق اللعاب الذي وجدناه على صندوق سيارتك
    Olay şu ki şapkanda bulduğumuz bitki özü ay çiçeği denen şey, sadece geceleri açan bir bitkiden gelmiş. Open Subtitles أن الرحيق الذي وجدناه على قبعتك من زهرة القمر التي تتفتح مساءً فقط
    Kafeste bulduğumuz saçla kanı açıklayabilir bu. Open Subtitles ربما يفسر هذا الدم والشعر الذي وجدناه على قفص السيارة
    Arabada bulduğumuz onca kanı nasıl açıklayacaksın? Open Subtitles إذاً كيف تفسر كل ذلك الدم الذي وجدناه على السيارة ؟
    DNA'sını ikinci katın pervazında bulduğumuz kan izleriyle eşleştirdik. Open Subtitles وطابقها الحمض النووي بالدم الذي وجدناه على الطابق الثاني
    Ama bu, taksinin zemininde bulduğumuz köpük. Open Subtitles لكن هذا هو الزغب الذي وجدناه على أرضية سيارة الأجرة،
    Çünkü maket uçakta bulduğumuz verici ile kitabındaki aynı şifrelenmiş frekansa programlanmış. Open Subtitles لأن كتابك مبرمج على نفس التردد المشفّر الذي لدى جهاز الإرسال الذي وجدناه على الطائرة الآلية.
    Şimdi, bu kemiklerde bulduğumuz hızlandırıcının profili. Open Subtitles الآن هذا هو التحليل لعامل الإشتعال الذي وجدناه على العظام
    sen bize el yazından bir örnek vereceksin, eğer senin karalaman bulduğumuz mektupla eşleşirse... Open Subtitles ولو أن خطك تطابق مع الذي وجدناه على الرسالة
    Arabanızın sürücü tarafındaki paspasta bulduğumuz kan. Open Subtitles الدم الذي وجدناه على جانب حصيرة مقعد السائق بسيّارتك.
    Bu onun cesedinde bulduğumuz evlilik akdinin bir parçası. Open Subtitles هذا جزء صغير من عقد الزواج وجدناه على جثته.
    Ve tek bulduğumuz kağıdın üzerinde tuhaf şekilde parlayan alanlar. Open Subtitles والشي الوحيد الذي وجدناه على الورقة نفسها هي بعض المناطق اللمّاعة الغريبة.
    Üzerinde bulduğumuz, kurbanın başına ait olduğunu söylediğin kılı hatırladın mı? Open Subtitles أتذكّر هذا الشعر الذي وجدناه على جسمك الذي يعود إلى الضحية الذي قُلت أنه كان من رأس الضحية؟
    Kurbanın saçında bulduğumuz kumun aynısı. Open Subtitles هذا يُطابق الوسخ الذي وجدناه على شعر الضحيّة
    Komiser Muavini Korsak, kurbanın üzerinde bulduğumuz meni DNA'sıyla bir tane eşleşme var. Open Subtitles ايها الرقيب كورساك لو وجدنا تطابق ب النسبة للسائل المنوي الي وجدناه على الضحية
    Kotunda bulduğumuz saç teliyle uyumlu biri bulundu. Open Subtitles تطابق ايجابى للشعر الذى وجدناه على الجينز
    Suç laboratuarı sonuçları geldi hani şu sunaktaki kâsenin içinde bulduğumuz kanın. Open Subtitles عادت نتائج المعمل الخاصة بوعاء الدم الذي وجدناه على المذبح

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus