"وحيده" - Traduction Arabe en Turc

    • yalnız
        
    • yalnızım
        
    • tek başına
        
    • yalnızsın
        
    • yalnızdı
        
    • yapayalnız
        
    • Sadece bir
        
    • tek başıma
        
    • yalnızdın
        
    • yalnızdım
        
    • Yalnızca bir
        
    • tek başınasın
        
    Yukarıda insanlar eğlendiğinde insan buradan onları dinlerken, kendini çok yalnız hisseder herhalde. Open Subtitles تبدين وحيده هنا إذا كنتِ تسمعين لكل شخص يحظى بوقت طيب بالطابق العلوي
    Yıllarca bu evde yalnız yaşadı ... bu eski evde. Open Subtitles اوه عمتي المسكينه. عاشت طوال السنين وحيده في هذا المنزل
    Bekle bir saniye, Lucy yalnız kalmasın falan filan diyordun? Open Subtitles لحظة واحده ماذا عن لوسي بإنها وحيده وكل هذه الأشياء
    Uzun zamandır yalnızım ve çocuklarımın disipline ihtiyacı var. Open Subtitles لقد عشت وحيده لكثير من الوقت وبالأضافه لذلك,اطفالى يحتجون ليد قويه وأب أيضا
    Ben önüme ne çıkarsa kendimi ona bırakıyorum çünkü yalnız kalmayı gerçekten istemiyorum. Open Subtitles في اي شيء يأتي بسبب انني لا اريد ان ابقى وحيده لما لا؟
    yalnız kalmaktan rahatsız olmadığımı söylediğimde, yalandı. Open Subtitles أتعرف .. عندما أخبرتك اننى لا أهتم ان أكون وحيده .. انا كذبت
    Ama bu normal, o hayatının kalanını yalnız geçirmek istemiyor. Open Subtitles لكنه في العادة، لن تقضي بقية حياتها وحيده.
    Ve bu evde yalnız olmanın ve hayatımın sensiz olmasının nasıl bir şey olduğunu anladım. Open Subtitles وعلمت ماهو شعور أن أكون وحيده في المنزل أن لا أجدك في حياتي
    Üst katta herkesin alabildiğine eğlendiğini duyduğun zaman... herhalde kendini yalnız hissediyorsundur. Open Subtitles تبدين وحيده هنا إذا كنتِ تسمعين لكل شخص يحظى بوقت طيب بالطابق العلوي
    yalnız olmadığını bilmek yardım eder. Open Subtitles كلا حقاً.ربما سيساعدك لو عرفتي أنك لستي وحيده
    Bakire kız, kedisiyle evde yalnız, bense onu Dawson"a götürüyorum. Open Subtitles العذراء وحيده مع قطتها وأنا آخذها لترى داوسون.
    Ölmek umrumda değil. yalnız olmaktan nefret ediyorum. Open Subtitles لا أمانع فى الموت ولكنى أكره أن أكون وحيده
    Bir gün, çiçeklerle ve yalnız geldi; bizden bir iyilik istedi. Open Subtitles في أحد الايام أتت الفتاه وحيده وفي يدها ورد
    Bir gün, çiçeklerle ve yalnız geldi; bizden bir iyilik istedi. Open Subtitles في أحد الايام أتت الفتاه وحيده وفي يدها ورد
    Yeni bir şehirde yalnız hissedebilirsin. Open Subtitles لقد فكرت انكى نوعا ما وحيده عندما تنتقلين الى مدينه جديده
    Los Angeles'li polisle yalnız. O nereye gideceğini bilir değil mi? Open Subtitles تركت وحيده مع شرطى من لوس أنجيلوس من يدرى إلى أين يمكن أن نذهب؟
    Burası kesinlikle tenha bir yer. Çoğunlukla yalnızım. Open Subtitles طبعا هذا مكان موحش حتى انا وحيده
    Bina görevlisi kimliğine bürünmüş... ve dairelerinde tek başına yaşayan kadınları avlamıştı. Open Subtitles لعب دور رجل الاصلاحات في المبني وقصد أمرأه وحيده في المبني المجاور
    Öğle yemeğine kadar yalnızsın. Merak etme. Zaten kimse gelmez. Open Subtitles انت وحيده حتى موعد العشاء لا مشكلة لن يكون هناك زبائن
    Annem yalnızdı ben de yanında olmak iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles امي كانت وحيده اذا اعتقدت سيكون من الجيد ان اكون قريبه.
    O odada yapayalnız olduğunu söylüyor. Canının acıdığını söylüyor. Open Subtitles انها وحيده في هذه الغرفه وتقول انها متألمه
    "Sadece bir Gece"nin ülke çapında dağıtımını sağlayacak. Open Subtitles توزيعات نيشان وايد من نسخه اغنيتنا ليله وحيده
    Bir hayvan gibi tek başıma ölmek çok zalimce. Open Subtitles انه شئ قاسى جداً أن اموت مثل الحيوان.. وحيده.
    Orada tamamen yalnızdın. Böcekler saçına geliyordu, göl içinde ceset var gibi kokuyordu. Open Subtitles تقفين وحيده هناك, الحشرات تصل لشعرك ورائحة البحيرة تبدو وكأن أحدهم مات فيها
    Çok yalnızdım ve Bragg şey, Ring beni kardeşi gibi korudu. Open Subtitles أنا كنت وحيده وبراغ حسناً، رنج وفر لي الحماية وكذلك شقيقه
    Bir gece, Yalnızca bir gece Open Subtitles ليس عندي سوي ليله وحيده ليله وحيده
    O yüzden öğlene kadar tek başınasın. - Endişelenme. Zaten hiç müşteri gelmiyor. Open Subtitles انت وحيده حتى موعد العشاء لا مشكلة لن يكون هناك زبائن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus