Kabalık etmem istemem ama pilot kabini içi ya da dışı, en iyi nişancı benim. | Open Subtitles | مع كل الاحترام العميق , انا افضل قناصة داخل وخارج السفينة |
Ve bu sezon, saha içinde ve dışında en iyi şekilde odaklanmanızı istiyorum. | Open Subtitles | ولهذا السبب فيجب ان تركزوا في داخل وخارج الملعب |
Son on beş yıldır psikiyatrik hastanelere girip çıkan bir veteriner. | Open Subtitles | انه جندي حرب الذي كان داخل وخارج.. المستشفيات النفسية لل 15 عام الاخيرة. |
Kütüphanenin dışına zihni besleyebilecek bir mekan tasarlamak istedim. | TED | وخارج المكتبة أردت أن أقيم مكانًا لإثارة العقول |
Bir el lambasıyla, yapıyı inceleyebilir ve göz sinirinden bir içeri bir dışarı sıçrayarak, retinayı onarmak için görevlendirilen hücre büyüklüğündeki binlerce çalışkan robotu keşfedebilirler. | TED | مع المصباح اليدوي، يمكنهم استكشاف المجسم، واكتشاف آلاف الروبوتات بحجم الخلايا جاهدين في عملهم، يقفزون داخل وخارج العصب البصري، ويتم نشرهم إلى شبكية العين لترميمها. |
Her birimiz yurtdışında okumaya ve Afrika dışındaki okullara gittik. | TED | واحد من كل منا ذهب إلى المدرسة في الخارج وخارج إفريقيا. |
"Krallık içinde ya da dışında var olan güçlerimiz hazırsa..." | Open Subtitles | إن كانت قواتنا على إستعداد " داخل وخارج المملكة " |
hem OLED hem de Star Trek hikâyeleri aslında çığır açan hikâyeler için ortam hazırlıyor, bilim olsun veya olmasın. | TED | لذلك القصة هنا لكل من قصتا OLED وStar Trek هي بالفعل العمود الأساسي للكثير من القصص الخرقاء، داخل وخارج العلم. |
Binanın bütün giriş ve çıkışlarını tuttuk ve adamlarımız her katı oda oda araştırıyorlar. | Open Subtitles | ,لقد قمنا بتغطية كل مكان داخل وخارج المبنى .ولدينا رجال في كل طابق يفتشون غرفة غرفة |
Antrenörlerden biri olduğunu ve bunun tamamen kural dışı olduğunu söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل ذكرت بأنه أحد المدربين وخارج الحدود تماماً؟ |
Sessiz, kayıt dışı, buz gibi bir yabancı casus değişimi için mükemmel bir yer | Open Subtitles | تسعين ميلاَ حيث يحط الغراب شمال شرق العاصمة بيونيس آيرس مثالي لأجل الهدوء وخارج التسجيلات تبادل بارد دقيق لعملاء أجانب |
Anında kâra geçeceğiz ve kayıt dışı olacak. | Open Subtitles | الأرباح ستكون لحظية تقريبا وخارج الدفاتر |
Ülke içinde ve dışında bağlantıları var. | Open Subtitles | لديه ارتباطات من داخل وخارج الولايات المتحدة |
Ben Tanrı'nın çocuğuyum ve beyzbol sahasının içinde ve dışında beni seven bir babam var. | Open Subtitles | أنا تابع لله ولدي أباً يحبني داخل وخارج ملعب البيسبول |
Saha için de ve dışında saldırı geçmişi olan bir futbolcu. | Open Subtitles | كان لاعب كرة قدمٍ مع تاريخ بالإعتداءات داخل وخارج الملاعب. |
Beni eğiten ajan olayların içine fark edilmeden girip çıkabildiğim söylemişti. | Open Subtitles | وكيل تدريبي كان يخبرني أنا كنت جيّد في الدخول وخارج الحالات بدون أن يلاحظ. |
Sonraki iki sene sürekli hapse girip çıktım. | Open Subtitles | قضيت السنوات القليلة الماضية داخل وخارج الحجر |
Renkli borular, bakteri ve deniz suyunun cihazın içine ve dışına aktığı kısım. | TED | الأنابيب الملونة هي حيث تطفو البكتيريا وماء البحر داخل وخارج الجهاز. |
Yukarı, aşağı, içeri ve dışarı. Ayakkabı bağlamanın tamamı bu. | Open Subtitles | فوق تحت داخل وخارج وهكذا تقوم بربط الحذاء |
Yalnızca, ölü ve suyun dışındaki iri cüssesi beyaz köpekbalığını olduğundan farklı gösterir. | Open Subtitles | فقط عندما يكون ميتا وخارج الماء لدعم كتلتها الهائلة هل يبدو منظر القرش بشعا جدا |
- Bakın, bu şaka değil. Diyor ki, "Havuzun içinde ya da dışında soytarılık yapmak yasaktır. " | Open Subtitles | انها تقول ممنوع التهريج داخل وخارج حمام السباحة |
hem bankada, hem de banka dışında çok cömert. | Open Subtitles | لقد كانت سخيّة معى بشكل لا يُصدق فى داخل وخارج المصرف. |
Büyükelçiliğin ağından giren ve çıkan internet trafiğine bakıyorum | Open Subtitles | سأتفحص الانترنت في داخل وخارج شبكة السفارة. |
Bölgenin tüm giriş çıkışlarını görüntüle. | Open Subtitles | اسحبى كل بيانات الطرق داخل وخارج المنطقة |