"وديع" - Traduction Arabe en Turc

• uysal
• Sevimli
• Mütevazı bir
• Wadi
• bücürü
• uysalca

Bir keresinde bir köpek ölümün kenarından dönmüş, sonra da uysal bir köleye dönüşmüş.
عندما يكون الكلب متضايق إلى حد الموت، يصبح عبد وديع

Bir keresinde bir köpek ölümün kenarından dönmüş, sonra da uysal bir köleye dönüşmüş.
عندما يكون الكلب قريبآ من الموت يصبح عبدآ وديع

Çocukken Sevimli ve tombul görünürdüm.
حين كنت صغيراً كنت حمل وديع ولطيف

Sevimli değil mi?
شئ وديع اليس كذلك ؟

# Bir katilin zekâsı # # Mütevazı bir yürek #
♪ و ولدت بعقلِ قاتلٍ و ولدت بروح رجلٍ وديع ♪

Wadi Haddad'ın mekanındaydın.
كنت خارج من عند (وديع حداد)

Nesin sen, ailenin bücürü mü?
من أنت ؟ وديع العائلة ؟

uysalca önüne sürülen kurallara boyun eğmez demek istiyorum.
مغزايَ هو, إنه لن يستسلم بشكل وديع للقوانين

Gerçek hayatta gücünü eşitce paylaşan uysal işçi arısın.
أنت في واقع الأمر مجرد طائرات بدون طيار الشقيقة، قليلا، وديع يساوي التي يتم تقاسم السلطة.

- Bir yavru kedi kadar uysal. - Yavru kedi kadar uysal mı?
أنه وديع كالقطه وديع كالقطه ؟

Bir koyun kadar uysal. Geri çekilin!
إنه وديع كالحمل

Sevimli değil mi?
وديع اليس كذلك ؟

Cidden Sevimli değil mi?
وديع حقا اليس كذلك ؟

- Sevimli bir köpek, değil mi?
-إنه كلب وديع

# Bir katilin benliğine sahip # # Mütevazı bir adam #
♪ وبعقّلِ قاتلاً وبروح رجلٍ وديع ♪

# Bir katilin benliğine sahip # # Mütevazı bir adam #
♪ وبعقل قاتل وبروح رجل وديع ♪

# Bir katilin benliğine sahip # # Mütevazı bir adam #
♪وبعقّلِ قاتل وبروحِ رجل وديع

Orada bir kız gibi uysalca oturdun.
كنت جالسا هناك, وديع كالفتاة,

Ne kadar da uysalca.
يالك من وديع