İskele güvertesinden bir tazı gibi karısının kamarasına koştu. | Open Subtitles | وركض مثل الأرنب وحيدا على سطح السفينة ثم دخل مقصورة زوجته |
Ağaçların arasından birisi fırlayıp, üstüme doğru koştu... ben de panikledim. | Open Subtitles | قفز علي أحد من الأشجار وركض باتجاهي فلذا أصابني الهلع |
Sonra nişanı attı ve denizkızına doğru koştu fakat su köpüklerini fark edince köpüklü çamaşır makinesi icat edip zengin oldu. | Open Subtitles | وفسخ خطوبته وركض نحو الحورية الصغيرة ولكنها لاحظت فقاعات الماء التي تطورت لفقاعات الهواء تغسل الآلات واصبحت ثرية |
"Goldilocks yataktan atladığı gibi evden kaçtı." | Open Subtitles | الشقراء قفزت خارج السرير قصه للاطفال بعنوان : الشقراء والدببة الثلاثة وركض خارج المنزل |
Koridorda dolanıyordu, yanıma geldi, oturdu ve boş boş arkama baktı, bir süre hiçbir şey yapmadı, hızlıca başını 180 derece döndürdü ve sonra kaçtı. | TED | كان يتدحرج في الرواق، اقترب مني، وجلس هناك، وحدق ببصره إلى ما خلفي دون أي تعبير، لم يفعل أي شيء لفترة، ثم أدار رأسه حوالي 180 درجة بسرعة، وركض بعيدًا. |
Evlenmiş olduğum çocuk, birden beni pistin ortasında bırakıp koşarak gazinodan çıktı. | Open Subtitles | وفجأةً وسط أرضية المرقص إنفصل عني زوجي الفتى وركض خارج الملهى |
Dört şüpheli inşa hâlindeki bir apartmana girdi. | Open Subtitles | وركض 4 مشتبه بهم نحو الشقق. |
Okuldan eve geliyordu, herif yola fırladı. | Open Subtitles | وكان عائدا من المدرسة إلى البيت وركض. |
Cenazeden geldik bulunduğum arabaya doğru koştu ve dikiz aynasına vurarak kapattı. | Open Subtitles | عدنا من الجنازة وركض قرب سيارتي وخلع المراة |
"Sonra küçük tay nallarını aldı karanlık ormandan uzaklaşana kadar koştu." | Open Subtitles | وركض كثيراً إلى أن خرج من الغابات المظلمة، |
Her babanın da yapacağı gibi hemen onların peşinden koştu. | Open Subtitles | لقد فعل ما يفعله أي أب وركض مسرعاً لملاحقة |
Saldırdıklarında ibriği fırlatıp arıları korumak için yukarı koştu. | Open Subtitles | وعندما هاجموه أسقط علبة الساقية وركض بإتجاه النحل محاولًا حمايتها |
İzlemek için alt kata koştu ve kafasını alçak tavana çarptı. | Open Subtitles | واصبح متحمساً جداً , وركض الى الطابق السفلي ليشاهده وسقط على رأسه الى اسفل الدرج |
Jae Myung, annemle beni terk edip kaçtı. | Open Subtitles | وجاي ميونغ هجرني أنا و أمي وركض بعيدا |
Sonra kapıyı açtı ve bizimle birlikte ormana doğru kaçtı. | Open Subtitles | وفتح الباب وركض الى الغابة... وقد وقع على عقبية. |
Ona çarptığım zaman adam arabadan çıktı ve kaçtı. | Open Subtitles | عندما صدمتها خرج وركض |
Bu bizim hatamız, onu yakaladık, o kaçtı buralarda dolaştı ve o bir sıçandı. | Open Subtitles | وركض في الأرجاء، وقد كان أبوسوم. حسناً، (إيبرل) .. اهربِ! |
Evlenmiş olduğum çocuk, birden beni pistin ortasında bırakıp koşarak gazinodan çıktı. | Open Subtitles | وفجأةً وسط أرضية المرقص إنفصل عني زوجي الفتى وركض خارج الملهى |
Savurgan oğlan geri döndüğünde babası onu görüp acıdı ve koşarak kucakladı. | Open Subtitles | , عندما الأبن الضال يعود , ابوه رأه ولديه شفقة , وركض وعانقه |
Dört şüpheli inşa hâlindeki bir apartmana girdi. | Open Subtitles | وركض 4 مشتبه بهم نحو الشقق. |
Bir anlığına başını çevirdin, ve o yola fırladı. | Open Subtitles | وبدوت بعيدًا وركض نحو الشارع |