"وزنه" - Traduction Arabe en Turc

• kilo
• ağırlığı
• ağırlığında
• kilosu
• ağırlığını
• ağırlığının
• ağır
• ağırlığınca
• kiloluk
• kiloydu
• ağırlıkta
• ağırlık
• ağırlığıyla
• kiloda
• kilolu

Bu koyda beş kilo kadar çeken... bir alabalık yaşıyor.
هنالك سمك السلمون في هذه المنطقة وزنه تقريباً 10 باوندات

Yani, birisi senin içtiğin şişeden içerse kilo mu kaybediyor.
يشرب احدهم من نفس الزجاجه التي شربت منها فيفقد وزنه

O boyuttaki bir beyin kendi ağırlığı tarafından ezilirdi ve bu imkansız beyin 89 tonluk bir vücut tarafından taşınabilirdi.
دماغ بهذه الضخامة سوف يتم سحقه بوزنه، و هذا الدماغ المستحيل سوف يوجد في جسم وزنه 89 طن.

35 kg ağırlığında ve bir yerden diğerine taşınması gerekiyor.
وزنه حوالى 75 رطلاً ويحتاج أن ينقل من مكان لأخر

Ayrıca, kilosu hakkında yalan söylerken kızardı.
لا يبدو الأمر منطقياً بالإضافة إلى ذلك فقد إحمر خجلاً حين كذب بشأن وزنه

....boşluk bırak ...bazen boşluklar o kadar büyük olur ki çatı kendi ağırlığını taşıyamaz ve çöker.
و تترك مساحة ، بعض احيان المساحة تكون كبيرة و بذلك لا يتحمل السقف وزنه ، فينهار

Eskiden güreş için kilo vermek için tütün çiğnediğini söylüyor.
يقول أنّه كان يمضغ التبغ كي ينقص وزنه في المصارعة

Stanley orta yaşlarını çoktan geçti özellikle de boy kilo oranına dikkat edersen.
لقد مرّ بمنتصف العمر منذ زمن بعيد، خصوصا باعتبار طوله بالنسبة إلى وزنه.

22 yaşında erkek hasta, 2.00 metre ve 140 kilo.
ذكر يبلغ 22 عاماً طوله 6.7 بوصة، وزنه 310 باونداً

EKG'si normal birine amiloid tedavisi uygulamak yok yere kalp ameliyatı yapmak gibidir çünkü adamın 4.5 kilo fazlası var.
ان نعالجه للداء النشواني بناء على تخطيط قلب طبيعي يماثل ان نقوم بجراحة قلبية لرجل لأن وزنه اكثر بعشر باوندات

Tori ve arkadaşları kendi elleriyle inşa ettiler, ağırlığı ise 817 kilo civarıydı.
توري و أصدقاؤها بنوه بأيديهم، وكان وزنه حوالي 1800 باوند.

Bu sistemin ana avantajı ağırlığı ve karmaşıklığıdır.
يتميز هذا الجهازُ بميزة أساسية وهي وزنه ومدى تعقيده.

Bu görüntü için bir kamera uçurdular, altında SLR'la beş kilo ağırlığında bir cihaz.
فبالنسبة لهذه الصورة، قاموا بالتحليق بالكاميرا، جهاز وزنه خمسة كيلوجرام مع كاميرا عاكسة مفردة العدسة تحته.

Sen kilosu hakkında endişeleniyorsun diye yemek yemeyi bile bıraktı.
حتى أنه حاول التوقف عن الأكل لئلا تقلق من موضوع وزنه

ağırlık. ağırlığını bile hissedemiyorum. Sanki hiç yokmuş gibi!
وزنه , لا يوجد وزن لا اشعر , لست موجوداً

Yaz sona eriyor. Ve erkek ayı, vücut ağırlığının yarısını kaybetmiş durumda.
بنهاية الصيف ، فإن الدب قد فقد نصف وزنه.

O kadar güçlü bir avcı ki kendinden on kat ağır bir avı alt edebilir.
صيّاد قويّ جداً بحيث يمكنه اسقاط فريسة عشر مرّات وزنه.

Onlara ağırlığınca yaban kedisini nasıl alt edeceğinden bahset Davy.
قل له يا دافى كيف سيتحمل وزنه فى البرارى

Boksörümün 3 bin dolara 350 kiloluk bir öküzle dövüşeceğinde anlaşmıştık.
لقد اتفقنا على أن ملاكمي سيقاتل ثوراً صغيراً وزنه 360 كيلوغراماً.

Apartmanı ilk aldığımız zaman, sadece 192 kiloydu.
عندما أشترى هذا المسكن، كان وزنه تقريبا 422 رطل

Bu kez makas yok ama rayların yanında tramvayı raydan çıkaracak ağırlıkta olduğunu hesapladığın obez bir adam duruyor.
..هذه المرة لا يوجد لكي تقوم بالتحويل ولكن هناك رجل سمين يقف قريباً من السكة و قد حسبت أن وزنه كافي لكي يقلب العربة

Kölelerin iskelede kırbaçlanması için kolları bir kancaya bağlanır ve ayaklarına da 25 kiloluk ağırlık bağlanır.
عندما يجلد الرقيق على أرصفة الميناء أيديهم مربوطة بخطاف على رافعة وثقل وزنه 25 كجم

12 metre boyu ve 3,5 ton ağırlığıyla bu küçük yırtıcıyı, yanında cüce gibi bırakıyor.
فـطوله 12 متراً، و وزنه 3،5 طناً، فـيبدو هؤلاء المفترسين أقزاماً في منتهى الصغر

10-13 yaşlarında, 1.60 boylarında, 50 kiloda, koyu renk saçlı.
عمره بين الـ10 و الـ13 وزنه 100 باوند بني الشعر

Başrol oyuncumuz aşırı kilolu, bütçeyi çoktan aştık, ve inşa ettiğimiz Çekirgeraptor görünüşe göre kendiliğinden şeytani bir akıl geliştirdi.
النجم وزنه ازداد ، وميزانيتنا تعدت المسموح والوحش الذي صنعناه يبدو أنه طوّر عقل شرير خاص به