Hıçkırarak ağladı ve bana, şimdi annesinin sınır dışı edilip edilmeyeceğini sordu. | TED | وسألتني وهي تتشنج إذا ما كان سيتم ترحيل والدتها الآن |
Müşteri hizmetleri temsilcisi bana ABD'de doğup doğmadığımı sordu. | TED | وسألتني موظفة خدمة العملاء لو ولدت في الولايات المتحدة. |
Ne yaparsam yapayım lafıma inanmadı. Tekrar sordu. | TED | مهما حاولت جاهدةً، لم تصدقني. وسألتني مرة أخرى. |
Olduğumuz şeyden mutluydum ve sonra sen gittin ve bana bir soru sordun normal 16 yaşındaki birinin cevap vermek zorunda olmadığı bir soru. | Open Subtitles | لقد كنت سعيده بوضعنا وبعدها اتيت وسألتني سؤال ليس على فتاة عاديه في السادسه عشره ان تجيب عليه |
Ben bir şey yapmadım. Bana dosyaları sordun. | Open Subtitles | لم أفعل شيئاً خاطئاً سبق وسألتني عن تلك الملفات |
Hikayeyi anlattı, ne yapayım diye sordu. | Open Subtitles | وقد حدثتني بكامل القصة وسألتني ماذا تفعل |
Bana döndü ve bu yaptığımızın kirli bir iş olup olmadığını sordu. | Open Subtitles | استدارت إليّ وسألتني هل اعتقتد ان ما فعلناه مشين |
Beni içeri aldı ve bir şey içer miyim diye sordu. | Open Subtitles | واسمحوا لي في أنها، وسألتني إذا كنت أريد شيئا للشرب، |
Otel odama geldi, tekila içmişti ve ve bana programı beraber sunmanın nasıl olacağını görmek isteyip istemediğimi sordu. | Open Subtitles | ظهرت لي في غرفت الفندق وهي غارقة في التكيلا وسألتني إذا أردت أن أراها تقوم بهذه الخدعة معها |
Dahiliden beni aradı. Kim olduğumu ve ayın kaçı olduğunu sordu. | Open Subtitles | لقد حدثتني عبر الهاتف الداخلي وسألتني من أكون وفي أي يوم نكون. |
Sonra bana gelip, onun menajerliğini yapmak ister miyim diye sordu. | Open Subtitles | لذا قدمت إلي وسألتني إن كان من الممكن أن أكون مدير أعمالها |
Geçen gün bir bayan gelip benzer sorular sordu. | Open Subtitles | جاءت سيدة إلى هنا قبل عدة ايام وسألتني أسئلة متنوعة |
Ve bana daha önce önyargılı davranıp davranmadığımı sordu. | Open Subtitles | وسألتني هل حكم عليك أحد من قبل أن يعرفك؟ |
Yeni bir apartman arıyor ve bana onun yanına taşınmak ister miyim diye sordu, bu konuyu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنها تبحث عن شقة جديدة ، وسألتني إذا كنت أريد الأنتقال للعيش معها ، و أنا أفكر بالأمر |
Tuvaletten çıkarken kaloriferci misin diye sordu. | Open Subtitles | كنت خارجًا من الحماما وسألتني إن كنت رجل التدفئة |
Banyodan çıkmıştım, bana tesisatçı adam olup olmadığımı sordu. | Open Subtitles | كنت خارجًا من الحماما وسألتني إن كنت رجل التدفئة |
Hükûmet elleri cüzdanlarında kapımı çaldı, süper asker yaratıp yaratamayacağımı sordu. | Open Subtitles | طرقت الحكومي باب بيتي وقدمت لي مالا وسألتني ان كنت أستطيع أن أبني جنوداً خوارق من هذا المال |
Ve işte bana geldi ve partiden sonra ne yapacağımı sordu. | Open Subtitles | وتعلم, أتت إلي, وسألتني ماذا سأفعل لاحقاً |
Evet, gözlerini kapattın. Bana ne renk olduğunu bilip bilmediğimi sordun. | Open Subtitles | أغمضت عينيك وسألتني عن لونهما. |
Pekala, yemek yedik ve tüm sorularını sordun. | Open Subtitles | حسناَ قضينا عشاء وسألتني كل الاسئلة |
Hiç, biriyle çıkıp çıkmadığımı sordun mu? | Open Subtitles | هل سبق وسألتني إن كنت أواعد أحد ما؟ |