ortasında fıskiye benzeri bir şey var, o ne için? | Open Subtitles | هناك شئ ما كالنافورة في وسطه. لمَ يستخدم ذلك ؟ |
Eğer öyleyse, bu durum şuan tam da ortasında olduğumuz şeyin bir geçiş olduğunu gösterir. | TED | إذا كان هذا صحيحاً، فهذا يعني أن ما نحن في وسطه الآن هو مرحلة انتقالية. |
Her biri, tam ortasında yerleştirilmiş bir mavi enerji reaktörüne sahip. | Open Subtitles | سيكون لكلّ واحدٍ مفاعلٌ للطاقة الزرقاء في وسطه. |
Yumurtalı kiş ve Brie peyniri. ortasında füme jambon var. | Open Subtitles | مخيض البيض مع الجبن و لحم مدخن في وسطه. |
Ne bileyim, belki ortasında "Tanrım, bu sersemi gerçekten seviyorum" dersin diye düşündüm. | Open Subtitles | أنت تعلمين، وفي وسطه يمكن أن تقولي: "يا إلهي أنا أحب هذا الأحمق حقيقةً" |
ortasında yüzme havuzu olan bir ev. | Open Subtitles | منزل في وسطه حمام سباحة |
Ve eğer will'i tanıyorsam, tüm bu olanların tam ortasında olmalı. | Open Subtitles | ومِنْ معرفتي بـ(ويل) أتوقّع أنّه في وسطه |
...ve tam ortasında da "biz". | Open Subtitles | و الذي في وسطه "نحن". |
- Evet, ve maalesef ki... - ...siz de bu olanların tam ortasında kaldınız. | Open Subtitles | -أجل، وللأسف، أنتم علقتم في وسطه . |