Ve biliyorsun böyle bir şey adamın konsantrasyonunun içine edebilir. | Open Subtitles | وشيء من هذا النوع من شأنه ان ينسف قدرة المرء على التركيز |
Normalin dışında bir şey dikkatini çekti mi, herhangi farklı bir şey? | Open Subtitles | وكنت قد لاحظت شيئا غير عادية , وشيء من عادية؟ |
Ve böyle bir şey bir daha asla olmayacak. Tamam. | Open Subtitles | وشيء من هذا القبيل لن يحدث أبداً مرّة أخرى |
Pekâlâ sence bu bir çeşit terör saldırısı ya da onun gibi bir şey mi? | Open Subtitles | لذا هجوم إرهابي وشيء من هذا القبيل, تظن ذلك؟ |
Daha zevkli bir şey olacak, mesela... seninkiler gibi. | Open Subtitles | أود أن أحصل على شيء لذيذ، وشيء من هذا القبيل... لك. |
Portakal, greyfurt, öyle bir şey. | Open Subtitles | برتقال وليمون هندي وشيء من هذا القبيل |
Birlikte mastürbasyon yaptık, ya da o çeşit bir şey. | Open Subtitles | كنا نستمنى معا, وشيء من هذا القبيل |
Çünkü bu bayağı havalı bir şey, serseriyiz kavga falan ediyoruz. | Open Subtitles | نحن رائعون فحسب لأننا أقوياء ونقاتل وشيء من هذا القبيل... |
Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktı. | Open Subtitles | ... وشيء من أي وقت مضى تكون هي نفسها مرة أخرى " |
Bozuk bir şey kokuyor. | Open Subtitles | وشيء من الروائح العفنة. |
Peki ya böyle bir şey? | Open Subtitles | وشيء من هذا النّوع؟ |
Şirketten bir şey var. | Open Subtitles | وشيء من شركة كوربورات |
Ve çocuktan herhangi bir şey. | Open Subtitles | وشيء من الطفل |