Ama Benim işim katili bulmak ve bunu yapmak zorundayım. | Open Subtitles | لكن وظيفتى هى ايجاد المجرم و هذا ما نويت فعله |
Ama Benim işim Amerikalıların hayatlarını her tehdide karşı korumak bu yüzden en kötüsünü düşünmek zorundayım. | Open Subtitles | ولكن وظيفتى هى حماية امريكا من اى تهديد لذا انا ملزم بإفتراض سوء النية |
Benim işim seni tüm bu maliyetlerden korumak. | Open Subtitles | لهو إقتراح خطير وظيفتى هى حمايتُك من كل ذلك بأىّ ثمن |
Benim işim bu tesisin güvenliğini denetlemek. | Open Subtitles | وظيفتى هى التفتيش عن مدى أمان تلك المحطة |
Adamlarınıza güvenmenizi anlıyorum ama Benim işim istihbarata güvenmek ve istihbarat savaşa hazırlanmamızı söylüyor. | Open Subtitles | الآن أنا أقدر الثقة التى وضعتها فى موظفينك لكن وظيفتى هى أن أثق بموظفينا وأجهزتنا التى تقول بأنه علينا الإستعداد للقتال |
Ama Benim işim senin moralini düzeltmek. | Open Subtitles | ولكن وظيفتى هى ان احاول منع هذا |
Onu kilitli tutmak Benim işim ama hep unutuyorum. | Open Subtitles | وظيفتى هى غلق الباب لكننى انسى دائما |
Benim işim, Noah'ın serbest kalması için görüşmek. | Open Subtitles | وظيفتى هى التفاوض لاطلاق سراح نواه |
Fakat Benim işim şirket hesaplarını denetlemek. | Open Subtitles | ولكن وظيفتى هى مراجعه حسابات الشركه |
Benim işim karım, yalnızlık metresim, çaresizlik de yatak arkadaşım. | Open Subtitles | وظيفتى هى عملى، الوحدة : عشيقتى! |
Benim işim onu mükemmel olarak korumak - beşinci sınıfa kadar tenis takımına ve yedinci sınıfta Yale'e girdiğinden emin olmak.' İşimiz bu değil. | TED | وظيفتى هى الحفاظ عليها مثالية كاملة -- نتأكد أنها تنضم لفريق التنس وهى فى السنة الخامسة الإبتدائى وأن تفكر فى التفوق بالسنة السابعة . " ذلك ليس وظيفتنا . |