Oh, Rocky, bana söz vermiştin, artık dövüşmeyecektin. | Open Subtitles | أوه، روكى، لقد وعدتنى بانك لن تقاتل ثانية |
Bugün böyle şeyler söylememeye söz vermiştin. | Open Subtitles | لقد وعدتنى أن لا تقول مثل هذه الأشياء اليوم. |
söz vermiştin, benim için yapabileceğin bir şey olduğunda... | Open Subtitles | وكنت وعدتنى إذا كان هناك أى شئ يمكنك القيام به |
Unutma, kadınlara bakmamaya söz verdin. | Open Subtitles | تذكر , انت وعدتنى بالا تكون هناك اعمال فاحشه |
Bana kız arkadaşının ödül törenine bilet sözü verdi. | Open Subtitles | لقد وعدتنى بتذاكر لحفل توزيع جوائز صديقته |
İş tamamlandığında, halkımı özgür bırakacağınıza söz vermiştiniz. | Open Subtitles | لقد وعدتنى بمجرد الآنتهاء من العمل سوف تطلق سراح قومى. |
Tatlım, insanların arasında memeyi çıkartmayacağına söz vermiştin | Open Subtitles | عزيزى, لقد وعدتنى. انك لن تخرج هذه بوجود صحبة ما. |
Tatlım, insanların arasında memeyi çıkartmayacağına söz vermiştin | Open Subtitles | عزيزى, لقد وعدتنى. انك لن تخرج هذه بوجود صحبة ما. |
Baba yukarıda kalacağına söz vermiştin. | Open Subtitles | أبى، لقد وعدتنى أنك سوف تظل فى الدور العلوى. |
Frank, söz vermiştin kimsenin canımı acıtmayacağına söz vermiştin! | Open Subtitles | فرانك لقد وعدتنى أنك لن تدع أحداً يؤذينى |
Frank, söz vermiştin kimsenin canımı acıtmayacağına söz vermiştin! | Open Subtitles | فرانك لقد وعدتنى أنك لن تدع أحداً يؤذينى |
Hükümet soruşturmasının ardından tüm bunların biteceğine dair bana söz vermiştin. | Open Subtitles | لقد وعدتنى أن كل هذا سينتهى بعد المحاكمة الحكومية |
Hadi, uçurmayı öğreteceğine söz vermiştin hani? | Open Subtitles | هيا,لقد وعدتنى ان تعلمنى كيف اجعلها تطير أتتذكر ذلك؟ |
Tabi, geçen ay bana yardım edeceğine söz vermiştin. | Open Subtitles | بلى، وعدتنى الشهر المُنصرم أنك ستساعدنى فى هذا |
Megan, uslu olacağına dair bana söz vermiştin. | Open Subtitles | مايجن، وعدتنى أنك ستحسنى التصرف |
Çünkü, bu sene yüzmeye... gideceğimize söz verdin. | Open Subtitles | انت وعدتنى قبل الامتحان انك سوف تأخذنى الى السباحه بواسطه السياره |
Bana ateş etmesini öğreteceğine söz verdin. | Open Subtitles | وعدتنى بأن تعلمني كيف أستخدم المسدس |
Hükümet bana 100bin rupi sözü verdi. | Open Subtitles | لقد وعدتنى الحكومة أن تعطينى 1000000 روبية |
Hani izin yapacağıma söz vermiştiniz. Başka birini bulsanıza! | Open Subtitles | انتَ وعدتنى بأجازه, دع اى احد اخر يقِم بالمُهَمَه |
Sonunda annemle Amerika'ya geldiğimizde bundan sonra her yıl bir Noel ağacımız olacak diye bana bir söz verdi. | Open Subtitles | كان ينكسر قلبى , عندما أمى أخيراً إنتقلت من هناك وعدتنى أننا سوف نحظى بشجرة عيد الميلاد كل عيد ميلاد |
Ona söylemeyeceğine söz verirsen, ben de sana onun kadar para veririm. | Open Subtitles | اسمع , اذا انت وعدتنى انك لن تخبره سأدفع لك بقدر ما كان سيدفع هو |
Bana eğlence sözü vermiştin, ama bu kadarını beklemiyordum. | Open Subtitles | ... وعدتنى بالترفيه ولكننى لم اتمنى هذا ابداً |