söz veremesem de, size olumlu bir cevap vereceğimi ümit ediyorum. | Open Subtitles | ودون أن أعطيك أي وعود أنا متوقع أن أعطيك رداً مقبولاً. |
Bu yüzden, bütün sözler ve bütün heyecan sadece söz ve heyecan olarak kaldı. | TED | وبسبب ذلك، كل الوعود وكل الإثارة بقيت كما هي: مجرد وعود وإثارة. |
Herhangi bir söz vermiyorum ama olur da elimden gelmezse hayrete düşerim. | Open Subtitles | لا يمكنني قطع أي وعود, و لكنني سأتفاجىء إذا نجحت في تدبير الأمر |
Bunu daha önce de duydum! Sürekli tutamayacağın sözler verip duruyorsun! | Open Subtitles | لقد سمعتها من قبل أنت تقطع وعود لا تستطيع الوفاء بها |
Hiçbir söz, yasak ya da taahhüt koymuyorum. | Open Subtitles | أنا لا أقطع أى وعود ولا أبرم اى التزامات |
Haydi yapma. Tanrı'ya tutamayacağımız bunun gibi daha kaç söz verdik. | Open Subtitles | لقد وعدنا الرب بعدة وعود لن نستطيع الوفاء بها |
Onlara söz verme. | Open Subtitles | لا تعطيهن أي وعود لا وعود يا بيف لا وعود من أي نوع |
Üstünde çalışıyor. Neler olacak göreceğiz. Ortada bir söz yok. | Open Subtitles | إنه يتطلع لذلك وسنرى ما سيحدث لكن لا وعود |
Üstünde çalışıyor. Neler olacak göreceğiz. Ortada bir söz yok. | Open Subtitles | إنه يتطلع لذلك وسنرى ما سيحدث لكن لا وعود |
Böyle bir söz veremem ve bu konuda daha fazla ısrar etmemenizi rica etmek durumundayım. | Open Subtitles | لن اقوم باي وعود من هذا النوع، وارجوك بألا تدخليني في هذا الموضوع مره اخرى |
Aşk beyanlarımız ve verdiğimiz sözler sadece hayal mahsulüydü, gerçek değil. | Open Subtitles | ، نذور حبنا ، وعود طفولتنا كانت في عالم وهمي ليست واقعاً |
Hayat, bir dizi intiharlar, boşanmalar tutulmayan sözler, içine edilmiş çocuklar ve bir sürü şeyden ibaret. | Open Subtitles | نعم, الحياة عبارة عن سلسلة من الانتحارات, والطلاقات وعود كاذبة وأطفال مكسورين. |
İşime devam edeceğim ama artık benim için güzel sözler ve vaatler bitti. | Open Subtitles | سَأَستمرُّ به لكن ليا المرة دة لا كلمات معسولة اخري ولا وعود جميلة تاني |
Her şeyin sözünü verebilirdi ama sonuçta bir suçluydu, hâlâ suçlu gerçi. | Open Subtitles | ،بوسعه أن يقطع ما شاء من وعود .لكنه مجرم، وما يزال مجرمًا |
Kaynağının gizli olması ya da ona verdiğin vaatler beni ilgilendirmiyor. | Open Subtitles | لا يهمني إذا كان مصدرك سري أو أي وعود أعطيته إياه |
Bitap düşmüş halkına mükafat değil ağır sanayi için daha fazla çalışma, daha fazla 5 yıllık plan Vaat etti. | Open Subtitles | لم يقدم وعود لشعبه المنهك بالإنجازات ولكن فقط ببذل مزيد من الجهد وإعداد خطط خمسية أكثر للصناعات الثقيلة |
Pahalı vaatlerde bulunuyoruz. Yardım başka şey, petrol başka. | Open Subtitles | وعود باهضة الكلفة المساعدة شيء والبترول شيء اخر |
Ağaçlar sevimli karanlık ve uzun ama sözlerimi hep tuttum ve uyumadan gidilecek yollar var unutma Nikulin, uyumadan gidilecek yollar var. | Open Subtitles | الغابة رائعة، مظلمة وعميقة لكني لدي وعود يجب أن أفي بها وأميال أقطعها قبل النوم تذكر,نيكولين وأميال أقطعها قبل أن أنام |
Bu yalan dünyada insanlar tutamayacakları sözleri sık sık verirler. | Open Subtitles | عزيزتي, في هذا العالم, غالباً ما يقوم الناس بقطع وعود لا ينوون الالتزام بها |
Güç, para ve siyasi kayırma vaatleri. | Open Subtitles | مقابل وعود بالنفوذ، ثروات مصالح سياسية تصوّر ما شئت |
#Yatağımızı paylaştığımız kadının sözlerine inanırız.# | Open Subtitles | نصدق وعود المرأة التي نتشارك الفراش معها |
Size şunu soracağım elinizde ki kanıtları vermeyi kabul ederken hiç Vaat aldınız mı ya da cezadan bağışıklık ya da mahkeme ya da polisin elinde özel muamele sözü verildi mi size acaba? | Open Subtitles | سوف اسألك هذا بموافقتك على تقديم أدلتك... هل تأثرت بأي وعود حصانة من الملاحقة القضائية |
Geçen seferde pek çok vaatte bulunmuştun! | Open Subtitles | أنت قد قمت بعمل وعود كبيرة في المرة الأخيرة أيضاً. |
Sürekli sözler! Pekala sözlerini yerine getir bakalım. | Open Subtitles | الوعود، وعود دعني أرى ما أنت يمكن أن تعمل |
Tüm anlaşma vaatlerine, ikramlarına, küresel dayanışma laflarına kanarak onları şehirlerimize davet ediyor. | Open Subtitles | مصدقة كلّ وعود اتفاقاتهم والتعاون الدولي، وتدعوهم إلى مدننا |
Boş vaatlere ihtiyacınız yok. | Open Subtitles | أنت لست بحاجة إلى حملة وعود كاذبة |